• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (7.67)
yöntem üzerine konuşma - rene descartes
yöntem üzerine konuşma bir cogito ergo sum (düşünüyorum öyleyse varım) manifestosudur. descartes düşünmenin açık ve seçik ilkelerini aşama aşama saptamaya çalışırken yöntemsel bir kuşkuyla yola çıkar. bu kuşku var olmak için zorunlu bir neden sayılmalıdır. tıpkı ben'in tanrı karşısında, bedenin ise ruhlar âleminde konumlanması gibi var olmak için de var olmanın çelişkisini bütünüyle anlamalıyız. kuşku duymuyorsam zaten hiçbir şey üzerinde düşünmüyorum demektir. eğer tüm düşünce kendinde ilkeleri bir araya getirmiş ise sonuçta varlığı yadsınamayacak bir düşünen özne ortaya çıkacaktır. böylelikle modern düşüncenin kendine sıklıkla referans aldığı bir yöntem ve bilimlerin doğuşuna eşlik eden bir felsefe skolastik bir dünyadan yolunu tamamen ayıracaktır: ilk kural, kesin olarak doğru olduğunu bilmediğim hiçbir şeyi doğru kabul etmemektir; yani aceleci davranmaktan ve önyargılardan özenle kaçınmak, yalnızca zihnimin açık ve seçik olarak gördüğü ve bir daha şüphe duymayacağım şeyleri kendi yargılarıma dâhil etmek. ikinci kural, ele aldığım her bir zorluğu mümkün olduğu kadar veya onu daha iyi anlamam için gerektiği kadar küçük parçalara ayırmaktır. üçüncü kural, en basit ve bilinmesi en kolay şeylerden başlayarak, en karmaşık şeylere kadar kademeli olarak ilerleyerek, düşüncelerimi belli bir düzen içinde yönetmek; birbirini doğal olarak izlemeyen veya öncelemeyen şeyleri belli bir sıraya göre incelemek. son ve dördüncü kural, her aşamada bütünlüklü hesaplamalar ve genel denetlemeler yapmak ve böylece herhangi bir şeyi unutmadığından emin olmak.(tanıtım bülteninden) (kitap bilgileri idefix'den alınmıştır.)


  1. descartes 15 yıl gezip dolaşıp insanları inceledikten sonra her yerin düşünüş ve yaşayış biçiminin farklı olduğunu ve bu nedenle duyusal anlamda felsefe yaparak bir bütünlük sağlanamayacağını düşünür. felsefe de kesinlik içermelidir tıpkı matematik gibi olmalıdır der, kendi yöntemlerini sıralar. çok bilindiği gibi işe şüphe ile başlar. fakat bu şüpheyi septik şüphe ve metodik şüphe olarak ikiye ayırıp metodik şüpheden devam eder. (septik şüphe şüpheyi amaç edinirken, metodik şüphe araç olarak kullanır) bu şüphelerden şu 4 altın kuralı sıralar;

    1-açık seçik ve belirgin fikirler dışında hiçbir şeyi kabul etmemek.
    2-her problemi çözümü için gerektirdiği kadar parçalara ayırmak.
    3-düşünceleri basit olandan karmaşık olana doğru sıralamak.
    4-gözden kaçan bir şey olup olmadığını devamlı kontrol etmek.

    kitabın bir bölümünde kalbin çalışma prensibini detaylı bir şekilde anlatıyor, insanın içi kalkıyor kapakçık atardamar toplardamar vs. burada teması devinimdir. ve bu devinimi daha sonralarda tanrıya ve doğaya atfeder.

    kitabın birçok yerinde eserlerini yayınlamayacağını ifade etmiş ve belli ki bu konuya baya kafayı takmış. çünkü kendisi 32 yaşında iken galileo idama mahkum edilmiş, görmedim duymadım bilmiyorum diyerek kurtulabilmiş, kitapları yasaklanmış vs. hatta bir arkadaşına yazdığı mektupta şöyle demiş, " dünya dönmüyorsa benim felsefe toptan yanlış demektir"

    kurallar ve meditasyonlara giriş kitabı denilebilir. burada filozof neyi neden ve nasıl yaptığını okuyucusuyla paylaşmış. hangi yollardan hangi yöntemlerle geçtiğini ve ne yapmaya çalıştığını izah etmiş. hızlıca okunup esas kitaplara geçilebilir
    abi