-
bugün gördüm de facebookta paylaştığı haberlerin kaynağı sondakika.com, haberiyakala.com hadi en fazla radikal.com 'ken 1 haftalık ingiltere tatili sonrası birden bbc news falan oluyor ya ona çok tebessüm ediyorum ben.
bir de yorum olarak "allah evlerine ateşler salsın, hain köpekler " vb yorumlar " this status very terrible for human. i'm so sorry..." e evriliyor.
cnm çk tatlsn. -
yurt dışına gidip, koca otobüsün dönmek için bisikletli bir kadının geçmesini beklediğini görünce ne olacak sanki? yaşadığın hayattan, şartlardan, aynı havayı soluduğun insanlardan nefret edeceksin. sokaklarda hiç çöp görmediğinde, kimsenin kimseye dönüp bakmadan kendi halinde eğlendiğini fark ettiğinde daha da mutsuz yaşamaya başlayacaksın. ülkene dönünce de çok zor olacağını, uzaktan göründüğü kadar kolay olmadığını bildiğin halde nasıl yaparım da oralarda yaşarım diye araştırmaya başlayacaksın... bence hiç gerek yok, gitme, görme. ben gittim, gördüm. sen gitme. yurtdışı görmüş insan olma. kendine yazık etme... -
basitligin vucut bulmus hali ise gittigi gezdigi gordugu onca yeri kirk saat anlatsa bitiremez ancak gercek yalnizligi tattiysa eger he he diyip gecmesini iyi bilir ve icsel yolculugunun o gordugu gezdigi yerlerden bin kat daha degerli oldugunu bildiginden karsi tarafin duymak istedigi cevaplari verir ve ozunu kendine saklar.
edit: atarsa 10000 km canlar -
boşu boşuna gitmeyip yaşam şartlarını, günlük hayatı vs... inceleyip, bunun yanında da geçirdiği zamanı istediği gibi değerlendirirse kendine çok şey katan insandır.
kinamayin dostlarım.imkânınız varsa siz de yapın. -
(bkz: akp'nin danimarka'da %50 oy oranı alması) -
yurtiçini gördün de ne oldu. yurtdışını görsen, daha da fena. bu sefer avunamayacaksın da. orayı da burayı da gördüm dersin çünkü bu sefer. dahi anlamındaki de'ler de kurtaramaz o zaman beni.
şöyle de bir şey var, komiğime gidiyor, belli bir açıdan düşününce; yapmamayı tercih ederim, mevzusunun vadedilmiş toprakların verimliliğini andırırcasına anlatılıyor olması, merakımı okşuyor haliyle. sanki bir mit, anasını satayım. bilinçsizce de olsa, yapmamayı tercih ettiğim, gitmemeyi tercih ettiğim, bir şey sonuç olarak, yurtdışına çıkmak. öyle ya da böyle. sebeplerine girmeyeceğim, müsaadenizle.
(bkz: içimde bir uktedir yaşamak) -
yerinde sayıklamanın anlamsız geldiği insandır.
insanı tamamen değiştiriyor, biraz akıllıysa tabi. yurtdışını bol bol resim çekmekten doğru düzgün gezmeyen insana bişey ifade etmiyor, ama culture dediğimiz şeyi dibine kadar yaşayan insan için yerinde sayıklamak çok anlamsız.
memur bir insan olarak her ayın 15 inde alışverişin dibine vuran ve ay sonunu zor çıkaran bir birey olarak, yahu ne kadar anlamsızmış. çula çaputa bir aylık emeğini verip hiç yaşamamak. şuan avm gibi yerlerde gezmek tozmak, alışveriş yapmak, saçma sapan yerlerde saatler geçirmek benim için imkansız.
çünkü its not about where you go, its about going
19 mayıstada kaçacağım bir yerlere vallahi duramıyorum. hiç zevk almıyorum yaşamaktan yeni yerler görmedikçe/gezmedikçe/bilmedikçe.
not: para birimi düşük yerlerden başlamak en iyisi. daha çok bağımlı yapıyor bu being on the road olma durumu:) -
yurtdışı şehir dışı fark etmez görmüş olmak bile insanı acayip geliştirir bakışına renk katar.
abartıyorlar diyordum ama vasat bir ülkeye gitmiş olmama rağmen inanılmaz güzel orijinal bir tecrübedir. -
bakmakla görmek arasındaki farkı gözetirsek tatilciler bu klasmana girmez. ama erasmusçular girer. -
üzerinden belli bir zaman geçince çıkmamış insanla arasında bir fark kalmayan insandır
ya da benim gerçeklik algımın ayarları bozuk