1. homeofis tabiriyle aynısı değil. orada işin sahibi olma durumu var, ofisin evimde tarzında şahıs şirketi. evden çalışmak maaşlı bir durum. teknolojinin geldiği noktayı sindirmekle başlıyor her şey. tabi en önce patronların buna alışması gerek.

    benim hikayemde biraz zorlama kısmı var. uzun bir süre hayalini kurduğum şey evde çalışıp, az çalışıp, çok gezip hatta spora müziğe kitap okumaya bolca vakit ayırmaktı. tabi yedirirler mi? hiç kolay değil.

    önce işten ayrılmak gerek, öylece istifa etmek yer mi? yemez tabi ki. önce altyapıyı kurmak gerek. sermayenin karşısına çıkınca arka sağlam olmalı ki rest çekilebilsin.

    "çağımızın vebası" kalıbının tam karşılığı bana göre bireysel ihtiyaç kredisidir. araba kredisi de bununla yarışır. mesela ihtiyaç kredisi çektiyseniz patronun ya da müdürün karşısında iki büklüm olmaya devam edersiniz. alt yapı çalışmasına bu vebadan kurtularak başlamak gerekiyor. bireysel kredinin birinci ayağı kredi kartları. onları bı hafifletmek lazım. sonra kredisiz yaşamayı öğrenmek lazım.

    ben mesela öyle bir kurbağayım ki kazandan çıkardılar bi daha attılar hala kaynadığımı fark etmedim. ufak ufak kıpraşmalar sonrasında noluyor yahu diyebildim. yaş 32.

    işten ayrıldığımda boşta kalan zamanımın değerini anladım. bağımsız (özgür'le aynı kelime değil) olduğumda bağlanma şartları iyileşmeye başladı. üç saatlik asimetrik bir iş yaptım. değeri 5 bin tl idi. google'dan bir yazıyı kaldırma mücadelesi. bir şekilde başardım. bu başarı yanında 8-10 saatlik bir işi ve 2 bin tl'yi getirdi. o da başka iki bini.

    aslında böyle giderdi ama o işler öyle değil, öyle kolay değil yani. evlilik sürecine girdim. genel beklenti en basit anlamda, ev, eşya, sigorta maaş şeklinde. bunları sağlamalı ve standart birisi olmalıydım. simetrik işlere devam kararı aldım. başladım çalışmaya sabah 9 akşam 9. 6 ayda oldukça yükseldim. karizma para her neyse toplumcuk ne istiyorsa veriverdim. bir ailem oldu (alt yapı çalışmasında arkayı taşlama durumu) bir müddet daha devam ettim ve reste rest anı geldi. kurbağa uyandı, çok heyecanlıydım aslında. söylemek istediğim içimde kalan bir iki cümle vardı. sermayenin karşısına çıktığımda en çok söylemek istediğim lafı söyledim. " ödeme maaşları?"

    böyle bir rahatlama yok, herkese tavsiye ederim. maaşa rest çekmek dünyanın en süper duygusu, hem de çalışırken. sermayenin yüzündeki o ifade kayda değerdi.

    asimetrik düzen hayalim-planım o an işlemeye başladı. ne olur ki kovulursam -ki istifa ettim- eşimin yanına gider yemişim bunların düzenini gitmiyorum derdim, bı çaresine bakardık. öyle de oldu.

    saat iki gibi eve geldim, bıraktım dedim. akşamına telefon trafiği yaşandı nihayet uzaktan erişimle çalışma teklifi de geldi. parçayı kurtarmak öyle kolay değil. peki dedim evden çalışırım.

    evden çalışmak iki haftadır deneyim ettiğim bi olay. maaşlı çalışmanın yanı sıra 6 tane iş aldım evden yapabileceğim tarzda web sitesi şu bu. daha çok zaman daha çok para daha çok rahatlık umuyorum bu düzenden. bakalım görelim ne kadar sürecek, test etmezsem içimde kalacaktı.
    abi

mesaj gönder