aldatmak



  1. özgüven eksikliğinden, sevgisiz ve ilgisiz bir çocukluk geçirmiş olmaktan kaynaklanan toplumsal davranış bozukluğu. bu kişiler ailesini, arkadaşlarını ve elbette partnerlerini aldatmaktan kaçınmaz hatta farkında olmadan yaparlar. egolarını şişirmek onlar için nefes almaktan önemlidir. kınamamak gerek ciddi bir psikolojik rahatsızlıktır.
  2. kendini aldatmaktır. aldatmaya ihtiyaç duyan birey, aldatırken geçici süreli bir mutluluk yaşar ve var olan memnun olmadığı ilişkisine devam eder. bu durumda kişi kendini geçici mutluluklar yaşadığı temelli bir mutsuzluğa hapseder ki işte kendine yaptığı en büyük kötülük budur.bu kişiler aslında kendilerini kandırmakta, kendilerini aldatmaktadırlar.
  3. bir ilişki yaşarken başka bir insanla duygusal bağ kurmaktır. erkekler için duygusal bağ olmadan tek gecelik ilişkilerin masturbasyondan farkı yoktur. ancak kadınlar çocuk büyütüp sağlıklı nesiller yetiştirmek adına tek gecelik ilişkiye uygun değildir.

    öpüşmeyi bile aldatmaktan sayan insanların olduğu ülkede cinsellikle bağdaştırılan olay. duygusal bağ yoksa teferruattır.
  4. he he özgüven eksikliğinden hep he. mesela brad pitt de öz güveni olmadığı için angelina jolie ile aldattı eşini.

    her yaşta, her toplumda, her cinsiyette, her kültürde var olan ve üstelik de yanlış olduğu neredeyse genel geçer kabul edilen bir olayı ''basitlik'' olarak tanımlamaktır asıl basitlik ve asıl öz güven eksikliği de aldatılınca aldatan için ''öz güveni eksik işte ondan yaptı'' diyerek kendini rahatlatmaya çalışmaktır.

    aldatmak yanlış mıdır? sonuna kadar yanlıştır. ama insan aldatıyor. bazen sırf dakikalık zevk uğruna libidosuna yenik düştüğünden, bazen ilişkisinde yeterli değeri görmediğini düşündüğünden, bazen karşısındakini kendince cezalandırmak istediğinden vs. vs. vs. adı konan ya da konamayan sayısız nedenle insan aldatıyor.

    aldatmak nedir hala tam bilmiyorum, emin olamıyorum. birini kesmek, birini öpmek, birini hayal edip boşalmak, birini görmek istemek vs. vs.

    üzerine bu kadar filmler çekilen, bu kadar kitaplar yazılan ve dünya var oldukça da muhtemelen varlığını sürdürecek olay bu karmaşık olay sadece ama sadece ''basitlik ve öz güven eksikliği''dir arkadaşlar. ama hayat böyle düşünenlere güzel tabii. iki boyutlu bir dünyada yaşayıp her şeyi yerli yerine oturtabilmek falan güzel yani.

    burada, ne aldatmaktır, ne değildir tartışmasına, ispatına girişmeyeceğim, zaten aldatmak ya da aldatılmak öncesinden çok sonrasına ilişkin konuşulup tartışılabilecek konulardır bana göre. ben sadece artık bu olayın ''basitlik'' ''öz güven eksikliği'' gibi ezber tanımlarından çok sıkıldığım için yazdım bunları.
  6. sanılmasın ki sadece sevgili aldatır. herkes bu potansiyele sahiptir, arkadaş da aldatır mesela. siz öyle sanıyorken o çok başkadır.samimiyetinizi hiçe sayar, karalar ve bir daha asla eskisi gibi bakamayacağınız bir yola girersiniz. ne diyorduk; insanlar efendim aldatır. kodlanmışsa yanlış bir yerlere çok olasıdır.
  7. erkek de kadın da neslinin devamını sağlamak için kodlanmış. erkek neslini devam ettirmek için elinden geldiğince çok döl bırakmalı çünkü hangisinin sağlıklı olacağını, hangisinin kendi çocuğu olduğunu bilemez garanti olsun diye bol bol sperm dağıtır çok eşli olur. kadınsa hangisinin kendi çocuğu olduğundan emindir ama sağlıklı bir nesil için gerekli güce sahip değil hem çocuğuna bakıp hem yiyecek temin edemez.çocuğuna bakabilmesi için tek eşli olup erkeğinin kendisini ve çocuğunu yabani hayvanlardan korumasını, beslemesini beklemek zorunda. tabi bu yüz yıllar değil bin yıllar önceki belimizi yeni yeni doğrulttuğumuz yıllar için geçerli.

    bugün durum ne? çocuk yapmak için dahi erkeğe ihtiyacımız yok. sperm bankasından o işi halledebiliyoruz. erkekler için kuluçka makinesi benzeri bir şey yok bildiğim kadarıyla ama o da olur yakında. 21. yy'da kadınların tek eşliliğe ihtiyacı yok çocuğunu babasıyla büyütmek isterse dna testini yapıp ispatlar baba istese de istemese de o sorumluluğu alır. kondomuydu, spiraliydi, hapıydı, iğnesiydi derken kadın istediği gibi korunur çocuk sahibi olmaz erkekse eğer biyolojik bir problemi yoksa korunduğundan emin olamaz-bildiğim kadarıyla- malum kadın dediğimiz varlık şeytana doğru evriliyor öyle şeyler duyuyorum ki erkek cinsine üzülüyorum.

    kadının tek eşli olmak için sebebi kalmadı çocuğu tek başına büyütmek zor değil mağarayı korumamız gereken mamutlar öleli çok uzun zaman oldu. erkekler artık tek eşli olmalı kadınlar hiç tekin değil ayağınızı denk alın. evrimin bizi getirdiği nokta budur. duyguları katmadan evrimsel olarak düşününce tabi duyguları dahil edince işler çok karışıyor.
  8. bazen seversin ama aşık değilsindir sinirlerini bozan birşeyler vardır ama aynı zamanda bağlısındır alışkanlıkların vardır ilişkiye ilişkide olduğun kişiye dair ama aldatırsın aldatmak için sevmek engel değil aldatmak için sıkıntı olmasına da gerek yok aldatmak zevklidir bütün mesele bu çok zevklidir hem de kimse aldattığı için pişman değildir yakalandığı için pişmandır
  9. zaman, sevgi, ilgi vb. üzerine, aynı kefeye konan en az iki kişiyle kesişim kümesi yaratmaktır, paylaştıkça çoğalmayandır.
  10. kadın-erkek ilişkileri üzerine aldatmaktan bahsediyorsak eğer toplumsal ve kişisel mantık ve değer yargılarına göre varlığı oluşan eylemdir.
    şöyle ki; bir yanda 4 çocuğu olan bir aile, 25 yıllık bir evlilik. adam veya kadın hem duygusal hem cinsel anlamda tüm evliliği boyunca çeşitli periyotlarla bir çok kişiyle birliktelik yaşamış.
    diğer yanda 1 haftalık bir ilişki ve erkeğin sokakta yalnız başına yürürken önünden geçen kadının poposuna cinsel dürtülerle bakması.
    bana göre teorik olarak ikisi de aldatma örnekleridir. işte burada en başta dediğimiz mantıksal ve toplumsal değer yargıları devreye girer.
    göz görmeyince gönül katlanır mı? erkektir, yapar mı? bir anlık heves mi?
    bu konudaki bir girişimin ve eylemin "aldatma" kategorisine girmesi için hangi seviyede olması gerekir?
    bence bu konuda iki taraf da karşı tarafa çok açık olmalı. örneğin; kadın, flört aşamasında erkeğe aldatmanın kendisi için ne demek olduğunu anlatması veya erkek tarafının kadına ne tip durumlarda erkeklerin aldatma dürtüsüne kapıldığını açık açık dile getirmesi gerekir.

    sonuca da bağladığıma göre artık kimse kimseyi aldatmaz, değil mi? :)