• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (8.40)
amour - michael haneke
80'lerinde emekli ve eğitimli iki müzik öğretmeni olan georges ve anne, ilerlemiş yaşlarına rağmen geride kalan ömürlerini huzur ve mutluluk içerisinde geçiren bir çifttir. ayrıca kendileri gibi müzisyen olan kızları eva avrupa'da onlarda uzakta ailesiyle yaşamaktadır.
yaşlı çiftin sakin hayatı bir gün anne'nin kriz geçirip, boyundan aşağısının felç olması ile altüst olur. georges sevgili karısına elinden geldiğince iyi bakar ama onun da yapabilecekleri sınırlıdır. üstelik anne'nin durumu git gide kötüleşmektedir. georges çareyi en sonunda iki ayrı hemşire tutmakta bulur. şimdi onca yıla yayılmış olan evlilikleri, bir kez daha bağlılık sınavı verecektir.
usta yönetmen michael haneke'nin son filmi olan yarı otobiyografik yapımın başrollerini jean-louis trintignant ve emmanuelle riva paylaşıyor. 2012 cannes film festivali'nden altın palmiye ile dönen film baş yapıtlar arasında gösteriliyor.


  1. 2012 cannes film festivali'nden altın palmiye ile dönen film...
    haneke tokatlarından bolca nasibimizi aldığımız, aşk, vefa, pişmanlık gibi duyguların bu kadar derin ve gerçekçi işlenmesi , koşullar değişince aşktan geriye kalanlar…
  2. çok sade, açık ve tam anlamıyla gerçek bu haneke filmi, haneke maratonu bağlamında izlediğim ilk film oldu. az önce bitirdim ve sanırım ciddi anlamda acı çekiyorum.

    !---- spoiler ----!

    malum sahne zaten beni darmadağın etti ve üstüne yazacak çok şey var ama bana hissettirdiklerini bir türlü yazıya dökemiyorum. asıl bahsetmek istediğim tokat sahnesi. georges tokadı attığında sanki o tokadı hem ben yedim, hem ben attım. öyle canım yandı ve istemsizce "ah!" diye haykırdım, ilginç şekilde ağladığım tek sahne bu oldu.

    !---- spoiler ----!
  3. iki gune yayarak izleyebildiğim yaşlılık üzerine, hastalık üzerine, ölüm üzerine, aile üzerine, ikili ilişkiler hatta yalnızlık üzerine mükemmel bir film
    gidip sentenced - no one there dinleyeceğim