barış



  1. zeytin dalının temsil ettiği ve insanlığın muhtaç olduğu bir gereklilik. kendisinden bahsediliyor ve her zaman kudsi bir değer olarak ele alınıyorsa, o halde savaş daha bir istikrarlı ve bizler tarafından seviliyor demek ki! çocukların masumiyeti, kırışmış nasırlı ellerin hatırı ve güvercinleri cıvıltısıdır.
  2. iki savaş zamanı arasında görebileceğiniz bir çeşit illüzyon.
  3. insanları öldürerek sağlanmayacak şey.
    bozuk
  4. ekmek gibi su gibi muhtacız bu aralar
  5. barışın olduğu günleri görebilen, göreceğine inanan varsa bize de haber versin.
  6. clausewitz: "barış istiyorsanız, savaşa hazır olmalısınız."
  7. insanın dışında değildir; bu sebeple ortada muhtaçlık yoktur.
    insanlık tarihinin bugüne taşıdığı realiteler dolayısı ile maalesef sihirli değnek ile değil kolektif bir çabayla yaratılabilir. fakat bırakın temelli bir barış halini, savaşsızlık halini sürdürebilmek için bile yaratıcı unsur olan kollektivizmin, taraf olma handikapını yıkması, dolayısıyla kendi kendini yıkması gerekmektedir. peki bu mümkün müdür? ne salt, maddeci sınıf-kimlik indirgemeciliği ne de spritual paradigmalar kendini yıkma aşamasına ulaşamaz. doğasına ters bir eylemdir bu. haliyle savaş halini meşrulaştırmak için sürekli argümanlar üretip durur.

    bunun gerçekleşmesi için üst insan olmaya ve ya üst insan aramaya gerek yoktur. evriminin en önemli halkasını, kendini korumak ve yaşamak için zayıflığını kabul ederek atlatan insanlığın öncelikle kodlanmış duygulanışlardan sıyrılması gerekmektedir.

    herkesin barış istediği ve herkesin öldürüldüğü bir dünya da soru 'nasıl?' değildir.
    insanın vurgulanması gereken özelliği bir şeyleri yıkarak yenisini yaratabilmesi becerisi değildir.
    kendi yarattığı fikri ve fiziki değerleri yıkabilme erdemidir.

    (bkz: homo sentimentalis)
  8. insanları bombalayarak sağlanmadığı gibi insanları ötekileştirerek de sağlanmayacaktır.
  9. ne kadar önemli olduğu, fetihlerden,işgallerden,iktidar hırsından ve tüm ideolojilerden daha mühim olanın daimi barış olduğu 90 sene önce söylenmişti. (bkz: yurtta sulh cihanda sulh)
  10. insanlığın savaşa karşı yeğlemediği seçenek.

    sonra da diyorlar ki barış neden bu kadar zor.zor değil kardeşim,siz istemiyorsunuz ! sonra da "başka çare yoktu" diyorsunuz.

    vahşisiniz,kabul edin işte! kan istiyorsunuz hepiniz,akan kanlar,hayaller....