1. tanıtım bültenindeki ifadeleri spoiler içine alarak başlayayım ki kendi izlenimlerimle kolay ayrılsın ;)
    !---- spoiler ----!

    kalaslarından dekor, heveslerinden oyun yapmak üzere yola çıkmış iki cüretkar oyuncu, kendilerine kurban olarak shakespeare'in başyapıtı hamlet'i seçmişlerdir. can siperane bir cesaretle seyircinin önünde buna yeltenirler ama kısa sürede temsil can havline dönüşür. 

    biri, oyunculuk için istediği ortamı bulamadığı anlaşılan shakespeare uzmanı gibi davranan yarım porsiyon aktör; diğeri de şarkı söyleme hevesiyle sürekli müzikallerden dem vuran bir şaşkın...

    eli yüzü düzgün, başı sonu belli, dört başı mamur, babalar gibi bir hamlet düşlerlerken, ortaya çıkan kepazelik "bir baba hamlet"e dönüşür.

    sebastian seidel'in komik olanın tadını çıkaran özgün metni, yücel erten'in usta işi çevirisi ve baba sahne'nin babacan yorumuyla bu toprakların tiyatro geleneğine de göz kırpan "bir baba hamlet", tiyatro yapma aşkının başdöndürücü güzelliği ile aptallaştırıcı büyüsüne ayna tutuyor.

    "ha unutmadan,

    çürümüş bir şeyler var danimarka krallığı'nda!"

    !---- spoiler ----!

    oyunu eğlenceli, dekoru çok işlevsel buldum. şevket çoruh aşina olduğumuz tavırlarında, murat akkoyunlu çok sevimliydi(*:o pembe peruktan istiyorum :p) oyunun sonunda bile iki dakika sabit durmadılar, o kadar hareketli iki perdeydi :)

    danimarka krallığı eleştirileri de yerindeydi, normalde de o kadar yapıyorlar mı yoksa odtü'deler diye mi coştular bilmiyorum :)