1. turgut uyar'ın bende anısı olan bir şiiri. zamanında şiirde geçen bir dizeyi hoşlandığım bir kız arkadaşıma yollamıştım burun kıvırmıştı o yüzden unutamam bu şiiri. zaten sonra da hiç hoşlanmamaya başladım o kızdan.

    ''lüle taşından gerdanlığa gücüm yetmemiş,
    sana sapanca’dan bir sepet elma almışım.''

    eğer şiiri beğense idi ilk gördüğümde bir sepet elma hediye etmeyi planlıyordum olmadı. sanırım lüle taşından gerdanlığa daha çok önem veriyordu. sağlık olsun.

    bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,
    uykudan uyandırsam seni:
    ki, sisler daha kalkmamıştır haliç ten.
    vapur düdükleri ötmektedir.
    etraf alacakaranlık,
    köprü açıktır henüz.
    bir gün sabah sabah kapıyı çalsam...
    yolculuğum uzun sürmüş oldukça
    gece demir köprülerden geçmiştir tren.
    dağ başında beş-on haneli köyler,
    telgraf direkleri yollar boyunca
    koşuşup durmuş bizle beraber.
    şarkılar söylemişim pencereden.
    uyanıp uyanıp yine dalmışım.
    biletim üçüncü mevki,
    fakirlik hali.
    lüle taşından gerdanlığa gücüm yetmemiş,
    sana sapanca’dan bir sepet elma almışım.
    ver elini haydarpaşa demişiz,
    vapur rıhtımdadır pırıl pırıl,
    hava hafiften soğuk,
    deniz katran ve balık kokulu.
    köprüden kayıkla geçmişim karşıya,
    bir nefeste çıkmışım bizim yokuşu...
    bir gün sabah sabah kapıyı vursam,
    -kim o dersin uykulu sesinle içeriden.
    saçların dağınıktır, mahmursundur.
    kim bilir ne güzel görünürsün sevgilim,
    bir sabah vakti kapıyı çalsam,
    uykudan uyandırsam seni,
    ki, daha sisler kalkmamıştır haliç ten.
    fabrika düdükleri ötmektedir