1. ütopyanın karamsar olanı. normalde ütopik toplum iyimser, herkes için en iyisi havası taşırken distopya da karamsar bir hava hakimdir. distopyaya bir kaç kitapla önrek verecek olursak;

    (bkz: cesur yeni dünya - aldous huxley)
    (bkz: fahrenheit 451 - ray bradbury)
    (bkz: demir ökçe - jack london)
    (bkz: hayvanlar çiftliği - george orwell)
    (bkz: bin dokuz yüz seksen dört - george orwell)

    benim için çelişki barındıran bir türdür aynı zamanda. normalde distopya okumasını beceremem. boğulurum, pes ederim, karamsar havaya fazla dayanamam ancak buna rağmen demir ökçe en sevdiğim kitaplardan biridir.
  2. non utopia, dark utopia da bu kategoriye dahildir
    hatta ve hatta scientific fantasy ve fiction ın alt grubudur
    zamanında bunla ilgili bir ders aldım
    şahane bir okuma listemiz vardı
    itiraf ediyorum kıskançlıktan kimseciklerle paylaşmıyorum
  3. karşı ütopya olarak geçer.
  4. aşırı otoriter ve totaliter bir devlet modeli ya da benzer bir başka baskıcı sistem altında karakterize edilen siyasal ve toplumsal yapı tasarıları, karamsar gelecek öngörüleri, anti-ütopya, olumsuz ütopya tezleridir. ayrıca (bkz: ütopya)

    insan özgürlüklerinin, demokratik hakların kurulacak veya ortaya çıkacak bir despotik siyaset sistemi tarafından yok edildiği, insanın duygu ve düşüncelerinin baskı altına alındığı, erdemlerin, kültürel değerlerin ve eşitlikçi sistemin tamamen yozlaştığı karamsar gelecek öngörülerini yahut toplumları gelecekte bekleyen siyasal tehlikeleri yansıtan zihinsel ve düşsel kurgulardır.

    not: kelimenin kökeni yunancadır.
  5. ütopya'nın yani pembe, aşırı renkli hayallerin tersidir.
    mesela matrix bir distopyadır ve ben bunu fahrenheit 451, biz (gerçi bu ütopya idi ama bence korkunçluğu gereği distopyadır), 1984, cesur yeni dünya gibi eserleri okuyunca anladım. hatta 1984'ü hafiften yaşıyormuşuz gibi hissetmem hiç de anormal değil diye düşünüyorum...