1. kronik sığlaşmaya yüz tutan kalabalıkların, sığlıktan kurtulabilmesi adına zaruri faktörlerden biridir. zümre olarak ne kadar etkin ve güçlü olursa, en küçük topluluktan en büyük topluluğa kadar yüksek derecede aydınlanma etkisi yaratabilir. bir nevi; sosyolojik evrimi hızlandırma aracıdır.
  2. tdk: sf. 1. bilim, teknik ve kültürün değişik dallarında özel öğrenim görmüş (kimse), aydın, münevver. 2. fikir sorunlarıyla ilgili: entelektüel bir çalışma.
  3. türk argosunda hakaret
  4. evet, tek 'l' ile!
  5. gunumuzde atki takarak olunmaya calisilan kavram sanirim. fular miydi lan yoksa. elde kitap tasiyip okumamak da farzlarindandir bu atkili entellektuel arkadaslarin
    bragi
  6. kimsenin dümen suyuna girmeyendir, gerçeğe ulaşmak ve ulaştığı gerçeği her ne olursa olsun söylemekten kaçınmayandır. aydın/entelektüel sözünü kolayca kullanıyoruz ama bu sıfatı taşıyan pek az kişi tanıyorum kendi adıma

    (bkz: ismail beşikçi)
    (bkz: fikret başkaya)
  7. bulut
  8. hayatım boyunca hep bu entelektüel insanlarla muhattap olmak/ konuşmak istedim.
    bilmiyorum bizim ülkeye mi ait, bu en çağdaş modern görünen entelektüel aslında içten içe en ataerkil.

    kadını yaftalamada, riyakarlıkta üstlerine yok. ben hep bambaşka hayal ederdim bu kesimi. gözümde onlar hep aşmış insanlardı. yalan. külliyen yalan. hatta ben ataerkillikten arındım diyen hiçbir erkek, arınmış değil bundan. yine hiçbiri eşini/sevgilisini yalnız tatile yollamayacak, yine özgürlük nedir tanımayacak insanlar. bunların yanında özellikle kadınlar çok dikkatli olmalı kanımca, o 'hanfendiliği' üstlerinden atmamalı. zira 'her erkek'le 'birlikte' olan kadını 'entelektüel' bile olsa bir insan 'sevmezmiş'. 'toplum' denen şeyi sevmeyip onlar kadar toplumu takanı da görmedim açıkçası. toplum nedir ya? bişey dese kaç yazar? bende bile en ufak endişesi yokken, bu insanlar imajları açısından çok takar. atın gitsin çöpe hepsini
  9. murat bardakçı ısrarla iki 'l' ile yazıldığını söyler.