• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (9.00)
eshtebak - mohamed diab
kahire, 2013 yazı. mısır devriminin üstünden 2 yıl geçmiş ama durulan hiçbir şey yok bu coğrafyada. müslüman kardeşler örgütünün lideri başkan mursi’nin devrilmesiyle ülke yeniden kaynama noktasına gelmiş, farklı bir çok kimlikten ve duruştan insan tekrar sokaklara dökülmüş, omuz omuza yaptıkları tekrar onları vurunca omuz omuza duranlar da karşı karşıya gelmişlerdir. polis, yaşlı, kadın, çocuk, genç demeden herkesi gözaltı otobüslerinden birine tıkmış ve yalvarmalara aldırış etmeden onları burada alıkoymuştur. bu otobüste kim kimin düşmanıdır? fikirler bile susar bir yerden sonra. yumruklar, küfürler konuşur. sonra onlar da sustuğunda her biri saramadıkları yaralarıyla yüzleşir. tüm farklılıklarına rağmen herkes aynı otobüsün ve tutsaklığın içinde içtikleri bir yudum suyu bile paylaşmak zorundadırlar. bu küçücük yerde bir ömür gibi geçen tek bir günün sonunda belki de farklılıklarını unutarak insan olmanın ortak paydasında buluştuklarını hatırlayacaklardır.


  1. Eshtebak/Clash (çatışma) filmini tek cümleyle anlatmak gerekirse: "İnsan kalma mücadelesinin" bir günü ve gecesini anlatıyor. 20 yıldan sonra Cannes Film Festivali Belirli Bir Bakış bölümü açılış filmi olmayı başaran ilk Arap filmi. soluksuz bırakan, başkaldırı, bölünmüşlük ve kurtuluşu arayış hikayesinde, her biri birbirinden farklı ama kaderleri ortak bir grup insanın, insan olma paydasında buluşma çabası anlatılıyor. Mohamed Diab, tamamı kapalı bir mekanda (polis gözaltı aracı) geçen, her anlamda zorlu bir işin altından başarıyla kalkarken, karakterlerini yargılamaktan da kaçınıyor ve herkese eşit mesafeyle yaklaşmaya çalışarak hümanist bir mesaj vermiş.

    2016 Valladolid Uluslararası Film Festivalinde En İyi Yönetmen, En iyi Görüntü Yönetmeni ödülü almış.

    2011'de tahrir meydanında (özgürlük meydanı) milyonlar diktatörü devirmek için omuz omuza olağanüstü şeyler başarmıştı. ancak sonuç hayal ettikleri gibi olmadı ne yazık ki. bir diktatör (hüsnü mübarek) devrildi yerine başka bir diktatör (mursi) üstelik seçimle geldi. müslüman kardeşler'in 2 yıllık feci ve hiç de kitelelerin hayal ettikleri gibi özgürlükçü olmayan yönetimi askerlere darbenin yolunu açtı ve süreç mursi'nin askeri darbeyle devrilip general sisi'nin yönetime el koymasıyla sonuçlandı. işte film de 2013'te yaşanan bir günü ve bir geceyi anlatıyor. 2011'de omuz omuza diktatörlüğü devirmek için mücadele edenlerin birbirlerine nasıl düşman olduklarını görmek gerçekten çok can yakıcı. hele bu kadar birbirinden nefret eden ve kutuplaşmış türkiye gibi bir ülkede yaşıyorsanız, ülkenin geleceğinden endişeleriniz varsa film bu endişeleri biraz daha artırıyor ama her şeye rağmen insanlık paydasında buluşabilme umudunu da artırıyor. son dönemde izlediğim en etkili ve sarsıcı film olan clash aynı zamanda mısır'ın oscar adayı.

    yönetmenle yapılan kısa bir söyleşiyi de buraya bırakıyorum: Diktatörler er geç devrilir