1. ilişkide tecrübe arayan adaylar için yapılabilecek evlilik türü.
  2. dalga geçilmemesi gerektiğini düşündüğüm eylem.
    her ne kadar siyasal açıdan liberalizmi yere göğe sığdıramasam da sosyal hatta daha ziyade kültürel açıdan muhafazakar kafalı bir insanım. eskiden kadınların gidecek başka yerleri olmadığı için bu şekilde bir hayata devam ettiğini düşünürdüm. eski bir genelev patronunun yazdığı bir kitapta çok ciddi iyiniyetim yıkıldı bu gruba karşı.

    ama ama ama ama,

    bu demek değildir ki aralarında bu işi bırakmak için çok da şey istemeyen kadınlar olmasın. günümüz dünyası çok aldatıcı. herkes hayatı en güzel şekilde yaşama peşinde.bu açıdan bakıldığı zaman zaten dibi görmüş bir insanın kolay kolay kendi düzenimi değiştirmek istemeyeceği düşünülebilir. ama belki hala kendisine açılan mütevazi bir hayatı yaşadığı hayata tercih edecek hayat kadınları vardır. belki feminist kaygılardan uzak, sade ve daha az çaba isteyen bir hayat hala daha makbuldür onun için. şimdi bu kadınla evlenen adamın, ama geçmişine aldırmadan ve hor hakir görmeden, ayaklarının altı öpülmez mi?

    tek yol tabiki bu değil. ama madem bu tarz yaşam bir batak, insanları oradan kurtarmak için her yolu denemek lazım değil mi?
  3. bakire kız arayacak ya da hayatındaki ilk erkek ben olmalıyım diyecek kadar sığ düşünceli bir yobaz değilim ama bu da biraz gavatlık gibi geliyor o kadar da modern değilim ..
    bir porno filminin, videosunun olması bir de bu kırmızı çizgim
    wtf
  4. ilk yüzüğü günahsız olanın atması gereken evlilik.
    sevdiğin kadını hatırla nasralı. onu nasıl çekip aldığını.
    geçmişle değil, gelecekle evlenen insandır.
  5. yanlis anlamaya neden olacak bir şey söylemek istemiyorum ama yıllar önce bir söyleşi ya da goy goy programında feminist aplalar kendi ifadeleriyle delikanlılık olarak tanımladıkları kerhaden, genelevden kadın alma işini yapan erkek kalmamasını erkeklerin ve erkekliğin bozulduğu mihvalinde uzun uzun konusmuslardi. özellikle içlerinden biri "artık o delikanlilikta adam kalmadı, erkek kalmadi" vs gibi laflarla hararetle sesini yukseltiyordu.

    bunu kötü yola düşmüş bir kadına sahip çıkıp, korumak, kollamak ve buradan hareketle delikanlılık ve mertlik olarak tanımlamış ve hatta bunun sevabindan dem vurmuslardi ki ben oralarda bir yerlerde koptum.

    ekleme: hayat kadınıyla evlenen bir erkeği eleştirmiyorum. mert ya da delikanlı değildir ve yaptığı iş sevap değildir de demiyorum. büyük bir ihtimalle ateist ya da deist olan bir feminist erkeklik, delikanlılık ve sevap kavramları üzerinden yakınıyor ve hatta insanlara bu kavramlar üzerinden tavsiyelerde bulunup, don biçiyor. bu saf ironidir.
  6. olası ihtimaldir. kimse bakire ölmez.
    "kimse bakire ölmez çünkü hayat herkesi becerir" - kurt cobain
  7. olmasını dilediğim durum. hayat kadını varoş bir tabir, biz şuna eskort diyelim.
    bukowski'ydi sanırım orospu ve çingeneleri seven. biri namuslu numarası yapmaz öbürü milliyetçi ayağına yatmaz falan felan.
    ayrıca tecrübesiz kadınlarla birlikte olmak bir zaman sonra can sıkmaya başlıyor. beni mi sikiyosunuz lan hepinizin ilk erkek arkadaşıyım?
  8. sonunda yaptığımdır. şu an ikimiz de çok mutluyuz. çocuğumuzun zenci olması benim genlerimle alakalıymış canım eşim öyle söyledi. zaten dedem de esmerdi benim o yüzden mantıklı geldi bana da.
  9. taraflar ister, anlaşırsa neden olmasın dediğim bir eylem. büyütülecek bir şey yok. evet, ortalama insan için göz korkutan eksileri varmış gibi gelebilir, fakat karşınızdaki kişi hayat kadını olmadan da aynı şiddette eksiler içeren bir evlilik edinebilirsiniz. -aynı tür demiyorum, onu bile geçtim, aynı şiddet diyorum fakat örneklendirmemeyi yeğlerim-

    sanki her evlenen gerçekten çok onayladığı insanla evleniyor da bunu diğerlerinden çok ayrıymış gibi tutuyoruz. evlilik kavramı %98 üstüne yeterince düşünülmemiş bir eylemdir, üstüne yeterince düşünürseniz evlilik veya eşinizden önce kendinizden tiksinirsiniz.