1. bilinenin aksine çok çalışıp çok kazanan grup.
    çünkü imam olup da sadece imamlık yapanına özellikle şehir merkezi dışındaki yerlerde sıkça rastlanılmaz, meslekten arta kalan boş zamanları çok olduğu için ya arıcılık, ya hayvancılık ya da çiftçilik yaparlar.
    diyanet işleri başkanlığı'nın devasa bütçesine rağmen nedense(!) yetişemediği durumlarda -ki bu genelde her cumadır- vaazda gerek kuran kursundaki talebeler için gerekse caminin elektrik giderleri için para isterler.

    son 10 senedir kendim yaptığım gibi yakın çevremdekilere sadaka ve zekat yardımlarında camileri es geçip fakir fukarayı gözetme yoluna gitmelerini rica ediyorum.

    belki bu sayede zırhlı mercedes'e binme görgüsüzlüğü yerine audi'ye düşmek zorunda kalırlar ki audi'ye binemedim diye ağlayan belediye başkanlarının olduğu ülkede bu da lükstür.
  2. sadece beş vakit namaz, bayram namazı, teravih ve diğer müslümana farz olan konularda görev yaparsa işini layığıyla yerine getirmiş sayılmıyor benim nazarımda özellikle küçük yerleşim yerlerinde insanları iyiye, güzele sevk etmesi kutsal kitabı iyi açıklaması vb. islam dini hakkında diğer insanlardan daha fazla bilgiye sahip olması gerekir ki zamanı geldiğinde insanların sorularına cevap verebilsin. yalnız bakıyorum da şu anki durumda imamların bu kadar etkin faaliyetleri yürütebildiğini zannetmiyorum.
  3. laik olduğu iddia edilen bir ülkede kamu personeli olması ile statüsü sorgulanması gereken din adamıdır.