• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (7.00)
iyi adamın on günü - mehmet eroğlu
ilk romanı issızlığın ortası‘nda ile ilk ödülünü almasının kırkıncı yılında mehmet eroğlu’dan polisiye bir roman geldi. iletişim yayınları’ndan çıkan iyi adamın on günü, yalanlar, hazlar ve esrarengiz cinayetlerle örülü şaşırtıcı bir okuma vaadi sunuyor…

dört kadın ve bir adam… kadınlardan en alımlısı ona ihanet etti, en zengini ondan çetrefil bir bilmece çözmesini istedi, en kurnazı labirentten çıkışı gösterdi, en seveceniyse hayatını hiç olmadığı kadar güzelleştirdi…

on günde olup biten bir muamma… kayıp bir meleğin peşine düşen herkes tarafından “iyi bir adam” olarak bilinen eski avukat sadık’ın hafiyelik ve hayatındaki kadınlarla yüzleşme hikâyesi…

iyi adamın on günü için, mehmet eroğlu’nun bugüne kadar yazdıkları arasında farklı bir noktada duruyor diyebiliriz ama çok katmanlı kurgusu diğerleriyle aynı.

yalanlarla, hazlarla ve esrarengiz cinayetlerle örülü şaşırtıcı bir polisiye iyi adamın on günü…


  1. mehmet eroğlu gözlemlediğim kadarıyla çok popüler olmayan, ancak seveninin, anlayanının da asla bırakmak istemediği, bir şekilde tanışmış olanların mutlaka devamını getirdiği, çok kıymetli bir yazar.

    ilk romanı ıssızlığın ortası ile 1979'da aldığı ilk ödülün (ödül orhan pamuk'un cevdet bey ve oğulları kitabı ile paylaşılmış) üzerinden tam kırk yıl geçmiş ve mehmet eroğlu bu defa bir polisiye ile karşımıza çıkmış. elbette sadık bir okuyucusu olarak korktum! iyi polisiyenin iyi bir edebiyat olduğunu bilsem de, polisiyenin tür olarak yazarını popülerleştirme tehlikesi, okuyucusunu ise alt metni aramama kolaycılığına itebilme riski nedeniyle korktum. popüler her zaman kötü olmak zorunda değildir diyenler olacaktır, tartışmayalım.

    merakım korkumu yendi elbette, çok geçmeden aldım, okumaktayım. adını görmeseydim de mehmet eroğlu kitabı der miydim? evet. diğer romanlarındaki tadı bulabildim mi? kısmen buna da evet. ancak bu evetler biraz da mehmet eroğlu'nu iyi tanımaktan geliyor. mehmet eroğlu benim için simgelerle örülü, karakterlerin tüm gizlerini hissettiren, bazen tek bir cümle ile düzene, hayata, iyiye ya da kötüye dair bildiklerinizi alt üst eden mantık yapısı ile çok kıymetlidir. bu yüzden ilk okunacak mehmet eroğlu kitabı olarak bu romanı öneremem ancak mehmet eroğlu ile mutlaka tanışmanızı öneririm.
    mesut