1. Marina Abramović (Sırp Kiril: Марина Абрамовић, 30 Kasım 1946, Belgrad), Sırp performans sanatçısıdır.

    Marina Abramović, 1960'larda ortaya çıkan vücut sanatı akımının (body art) önemli bir temsilcisidir. Abramović performanslarıyla fiziksel ve zihinsel potansiyelin sınırlarını zorlayan ve araştıran bir sanatçıdır. Bir vücut sanatçısı olarak, kendini parçalara ayırmış, kırbaçlamış, buz kütleleri üzerinde vücudunu dondurmuş, psikoaktif ürünler ve hafıza kaybına uğramasına yol açan kas kontrol ürünleri almıştır. Performanslarının birinde alev alan bir perdenin altında boğularak ölme tehlikesi atlatmıştır.

    Bu eserler, deneyimlerin ve sınırların yeni bir tanımını (vücudunu kontrol edebilme, sanat ve bunun uzantısı olarak toplumu belirleyen kodları) kimliklendirme serileridir. O halde onun sanatsal projesinin temelinde insanları özgürleştirmek adına hırslı ve derin bir niyet beslediğini görebiliriz.

    ‘’Tehlikenin tanımını zorlayan ve kurcalayan sanat benim ilgimi çekiyor. Ve dahası, izleyenin gözlemi burada ve şimdi olmalı. Dikkatini tehlikede toplamak, şimdiki zamanın, şu anın merkezine kurulmaktır.’’ demiştir.

    Abramović'in Belgrad’a sürüldükten sonraki ilk eserlerinde, aldığı katı eğitim ve Yugoslavya’nın savaş sonrası dönemi baskıcı kültürüne karşı asi tutumunu görmek mümkündü. Her çalışmasında olduğu gibi, eserleri bir bakıma kendi özgürlüğü adına tasarlanmış temizlenme ritüelleriydi.

    1975’te sanatçı özel hayatını ve hareketli sanat hayatını paylaşacağı Ulay (Frank Uwe Laysiepen) ile tanıştı. Birlikte oldukları yirmi sene boyunca beraber yaşadılar ve çalıştılar. Eserler ürettiler ve seyahat ettiler. Eserlerinde güç ve bağımlılık ilişkilerini izleyici ile üçlü bir iletişim kurarak incelediler. 1977’de ürettikleri bir işte, dudakları birbirlerine yapışıkken, boğazlarının yan tarafına yara bandıyla yapıştırılmış mikrofonlar Abramović ve Ulay’ın sırayla birbirlerinin ciğerlerindeki havayı içlerine çekişlerini kaydediyordu. Bu eylem iki taraf da susuz karbondan başka bir şey çekemeyinceye, bu da nefes darlığına varıncaya kadar sürdü. 1980’de gerçekleştirilen bir başka işte ise, Abramović’in göğsüne yöneltilmiş yaya gerili okun gerilimini taşıyan sadece vücutlarıydı. Mikrofonlar kalp atışlarının hızla yükselişini kaydediyordu.

    1981-1987 yılları arasında, Abramović ve Ulay Nightsea Crossing adını verdikleri bir aksiyon serisini tüm dünyada gerçekleştirdi. Müzelerde canlı birer tabloymuşçasına kendilerini yerleştirdiler. Beraber yaptıkları son çalışma -Büyük Duvar Gezintisi (1988)- her birinin Çin Seddi üzerinde 2000 km. yürümesini gerektirdi. Her biri bir uçtan yürümeye başlayarak ortada buluştular.
    (wikipedia’dan)

    Performanslarından bazıları:

    https://www.youtube.com/watch?v=HEQUC0-AlUo&feature=related

    https://www.youtube.com/watch?v=3Tz-K4EC8hw&feature=related

    https://www.youtube.com/watch?v=OS0Tg0IjCp4

    http://listelist.com/marina-ulay/

    http://onedio.com/haber/marina-abramovic-in-10-unutulmaz-performansi-340300
  2. 1946 doğumlu marina abramovic insan vücudunun tüm sınırlarını zorlayan sırp bir performans sanatçısı. marina bütün inanılmaz performansları zihnin sınırlarını zorlayarak gerçekleştiriyor aslında. tüm bunların sonunda insanın ne kadar dayanıklı, sınırsız, eşsiz bir varlık olduğunu gösteriyor bizlere. asıl sanat eseri insanın kendisi sonucunu bile çıkarabiliriz. acı gibi dayanılması zor duygular da beynimizin içinde. orada çözüp, süzdüğümüz herşeyi yaşatıyoruz kendimize. sanırım marina abramovic tam bu sözlerin karşılığı olabilecek bir çok inanılmaz performans gerçekleştirdi. bu kadar yaşıyor olmak duygusu, özgürlük duygusu nasıl bir şeydir acaba diye sordurtuyor insana.

    sıkı ve kurallı geçmiş bir çocukluğun izlerine inat yaşamış marina. küçükken hayatına ve zihnine konulan bütün sınırları teker teker kaldırmış. çocukken yaşadığı dayanıklılık gerektiren sınırları sanatsal deneyimlerine aktararak vücudunun sınırlarını zorlamış, insan beyninin varabileceği noktaları göstermiştir.

    1974 yılında gerçekleştirdiği rhythm 0 performansında insanların özgürce kullanabileceği içinde makas, gül, kuş tüyü, jilet ve hatta tabanca gibi 72 tane objenin olduğu bir masanın ve “sanatçıya istediğinizi yapabilirsiniz” yazısının ardında saatlerce hareketsiz bir şekilde durarak insanların kendilerini dışa vurmalarını sağlamıştır. ilk evvela tedirgin yaklaşan insanlar marina’nın hiç hareket etmediğini görünce onu fiziksel olarak hırpalamaya başlamış, aslında bir nevi kendi içlerini dışa vurmuşlardır. pasif kalan birine karşı insanların ileri gitme sınırına bakarsak günümüzdeki bir çok şiddet olayıyla da örtüştürebiliriz aslında. marina olayı kendi ağzından şöyle anlatmaktadır:

    “şunu anladım ki… işi izleyiciye bırakırsan, seni öldürebilirler… taciz edilmiş hissettim, elbiselerimi kestiler, karnıma gülün dikenlerini batırdılar, bir diğeri engel oldu. çok agresif bir durum ortaya çıktı. altı saat sonra, planladığım gibi ayağa kalktım ve izleyiciye doğru yürümeye başladım. herkes kaçmaya başladı, gerçek bir yüzleşmeden kaçıyorlardı.”

    performans birinin tabancayı marina’ya doğrultması ile son bulur.

    belgrad güzel sanatlar akademisi mezunu abramovic 1976’da amsterdam’da sanat adı ulay olan frank uwe laysiepen ile tanıştığında yolculuklarına 20 yıl kadar birlikte devam ettiler. aşk ve sanat birliktelikleri boyunca güç, bağlılık kavramlarını izleyici ile iletişim kurarak göz önünde sorguladılar.

    nitekim 1977 yılında gerçekleştirdikleri breathing ın/breathing out performansı buna güçlü bir örnek sayılabilir. dışarıdan hiç hava almadan birbirlerinin ciğerlerindeki havayı soluyarak bireyin başka bir bireyin hayatını absorbe etme, değiştirme ve yok etme düşüncesinin aktarıldığı performans 17 dakika sonra susuz karbondan başka bir şey soluyamadıkları için nefes darlığının ardından bayılmaları ile son buldu.

    bir karavanda yaşayarak avrupa’yı baştan başa geçip, değişik deneyimlere yol alan bu ikili aşk ve sanat birliktelikleri boyunca bir sürü performansa imza atarak duygu ve zihnin uyumunu sergilediler ta ki ulay’ın hayatına başka bir kadın girene kadar. marina abramovic aldatıldığını ve diğer kadının hamile olduğunu öğrendiğinde bu ilişkiyi bitirmek için bir yolculuğa çıktı ama bunu yine eski hayat arkadaşı ulay ile yaptı. 1988 yılında her ikisi de çin seddi’nin diğer ucundan yürümeye başladılar. 90 gün süren bu ruhani yolculuk sonunda tam ortada buluştular. birbirlerine son kez dokunup, son kez baktılar. insanın bilerek ve isteyerek ayrılığına bu kadar kararlı, olgun bir tavırla gidiyor olması akıllara durgunluk verici sanırım. marina orda o noktada sevdiği adamı başka bir kadına uğurladı. ayrılıkları dudak uçuklatan bir performans haline gelen bu ikili çin seddi’nin ortasında müthiş bir olgunlukla “hoşçakal” dediler birbirlerine ve ulay diğer kadın ile evlendi.

    bu ayrılığın ardından sarsılan marina sanat yolculuğuna tek başına devam etti. etkileyici başka performanslara imza atan bu güçlü kadın, yine bir performası sırasında ulay ile göz göze geldi. tam 21 yıl sonra …

    2010 yılında moma’da gerçekleştirdiği “the artist is present” isimli sergisi ulay’la karşılaşmasının dışında başka bir başarı aslında. 700 saatten fazla sessiz ve hareketsiz bir sandalyede oturarak karşısına gelen insanlarla göz teması kuran marina; sadece bakışarak 3 ay boyunca duygusunu aktardı ve böylece performans tarihinde bir dayanıklılık rekoruna da imza atmış oldu.

    işte o gün karşısına oturanlardan biri de eski hayat arkadaşı ulay’dı. videoyu izlerken öyle tuhaf duygulara kapılıyorsunuz ki… özlem, aşk, vefa sanki herşey, herşey var bu bakışlarda. tüm bu sanat yolculuğu esnasında bu kadar dayanıklı duran bu kadın en nihayetinde bir kadın. aşık olmuş bir kadın. ve o duygularını böyle anlatıyor:

    “işlerim, sanatım söz konusu olduğunda fiziksel ve duygusal anlamda son derece dayanıklı ve kontrol sahibiyim. ancak bu ne yazık ki özel hayatımda böyle değil. son derece duygusalım, çoğunlukla acı çekiyorum ve bu acıyla nasıl baş edilir hâlâ bilemiyorum. ilişkiler uzlaşmayı gerektiriyor, benim sanatım ve sanatçı kişiliğim o kadar ön planda ki, bu çoğunlukla engel oluyor. ben de yalnız kalıp acılarımla baş etmeye çalışıyorum.”

    ulay’ı gördüğü an gözyaşlarına hakim olamayan marina abramovic bir performans sanatçısı, bir kadın ve aşık olarak karşımızda oturuyor.

    https://www.youtube.com/watch?v=OS0Tg0IjCp4
  3. yıllar daha da mı güzel yapıyor bu kadını diye düşünmeden edemiyorum doğrusu. performanslarının çoğunu izlemeye cesaret edemem, sınırları zorlayan bir kalıba sahip. günlerce kanlı hayvan kemikleriyle aynı odada kalmak, onları etlerinden temizlemek... savaşa dikkat çekiyordu kuşkusuz burada sanatçı ama icra ettiği sanatın akıl almaz taraflarından biriydi şüphesiz.

    ulay ile olan aşkı ve yaşadıkları da enteresan. o kadar tutkulu aşkların sonu ayrılık mı acaba diye düşünmeden edemedim. ayrılmadan önce ise çin seddinde buluşmaları son kez belki ama başka bir başlangıç adına.. yıllar sonra marina' nın tek başına sergilediği performansta ulay' ın eşlik etmesi, göz temasları, sonrasında süzülen yaşlar.. allah' ım ne etkileyici bir an demeden edemiyorum. ilk izlediğim zaman itiraf etmem gerek onlarla birlikte ağladım, zira aksi düşünülemez hatta yaşanamaz gibi geliyor. marina' nın yıllanmış güzelliğine rağmen aşkı üzerinde o kadar güzel taşıması muhteşem bir görüntüye seyirci bıraktı bizleri.
  4. şöyle bir manifestosu vardır:
    1.bir sanatçının hayattaki duruşu


    -bir sanatçı kendine ve başkalarına yalan söylememelidir
    -bir sanatçı başka sanatçıların fikirlerini çalmamalıdır
    -bir sanatçı sanat piyasası için kendisinden ödün vermemelidir
    -bir sanatçı başka bir insanı öldürmemelidir
    -bir sanatçı kendisini bir idole dönüştürmemelidir
    -bir sanatçı kendisini bir idole dönüştürmemelidir
    -bir sanatçı kendisini bir idole dönüştürmemelidir

    2.bir sanatçının aşk hayatıyla ilişkisi:

    -bir sanatçı başka bir sanatçıya aşık olmaktan kaçınmalıdır
    -bir sanatçı başka bir sanatçıya aşık olmaktan kaçınmalıdır
    -bir sanatçı başka bir sanatçıya aşık olmaktan kaçınmalıdır

    3.bir sanatçının erotikle ilişkisi:

    -bir sanatçı dünyada erotik bir bakış açısı geliştirmelidir
    -bir sanatçı erotik olmalıdır
    -bir sanatçı erotik olmalıdır
    -bir sanatçı erotik olmalıdır

    4.bir sanatçının acıyla ilişkisi:

    -bir sanatçı acı çekmelidir
    -acı sayesinde en iyi işler çıkar
    -acı dönüşüm getirir
    -acı sayesinde bir sanatçı kendi ruhunu aşar
    -acı sayesinde bir sanatçı kendi ruhunu aşar
    -acı sayesinde bir sanatçı kendi ruhunu aşar

    5.bir sanatçının depresyonla ilişkisi:

    -bir sanatçı depresyonda olmamalıdır
    -depresyon hastalıktır ve tedavi edilmelidir
    -depresyon bir sanatçı için üretici değildir
    -depresyon bir sanatçı için üretici değildir
    -depresyon bir sanatçı için üretici değildir

    6.bir sanatçının intiharla ilişkisi:

    -intihar hayata karşı işlenmiş bir suçtur
    -bir sanatçı intihara teşebbüs etmemelidir
    -bir sanatçı intihara teşebbüs etmemelidir
    -bir sanatçı intihara teşebbüs etmemelidir

    7.bir sanatçının ilhamla ilişkisi:

    -bir sanatçı ilham almak için kendi içindeki derinliğe bakmalıdır
    -ne kadar derine bakarsa o kadar evrensel olur
    -sanatçı evrendir
    -sanatçı evrendir
    -sanatçı evrendir

    8.bir sanatçının kendini kontrol etmekle ilişkisi:

    -sanatçı hayatı konusunda kendini kontrol etmemelidir
    -sanatçı işi konusunda kendini kontrol etmelidir
    -sanatçı hayatı konusunda kendini kontrol etmemelidir
    -sanatçı işi konusunda kendini kontrol etmelidir

    9.bir sanatçının şeffaflıkla ilişkisi:

    -sanatçı aynı anda almalı ve vermelidir
    -şeffaflık anlayışlı olmak demektir
    -şeffaflık vermek demektir
    -şeffaflık almak demektir
    -şeffaflık anlayışlı olmak demektir
    -şeffaflık vermek demektir
    -şeffaflık almak demektir
    -şeffaflık anlayışlı olmaktır
    -şeffaflık vermek demektir
    -şeffaflık almak demektir

    10.bir sanatçının sembollerle ilişkisi:

    -bir sanatçı kendi sembollerini yaratmalıdır
    -semboller sanatçının dili değildir
    -dil çevrilmek zorundadır
    -bazen anahtarı bulmak zordur
    -bazen anahtarı bulmak zordur
    -bazen anahtarı bulmak zordur

    11.bir sanatçının sessizlikle ilişkisi:

    -bir sanatçı sessizliği anlamalıdır
    -bir sanatçı işine başlayabilmek için bir sessizlik alanı yaratmalıdır
    -sessizlik çalkantılı bir okyanusun ortasındaki ada gibidir
    -sessizlik çalkantılı bir okyanusun ortasındaki ada gibidir
    -sessizlik çalkantılı bir okyanusun ortasındaki ada gibidir

    12.bir sanatçının yalnızlıkla ilişkisi:

    -bir sanatçı yalnız geçen uzun dönemlere zaman ayırmalıdır
    -yalnızlık son derece önemlidir
    -evden uzakta
    -atölyeden uzakta
    -aileden uzakta
    -arkadaşlardan uzakta
    -bir sanatçı uzun bir süreyi şelalerde geçirmelidir
    -bir sanatçı uzun bir süreyi patlayan volkanlarda geçirmelidir
    -bir sanatçı uzun bir süreyi hızla akan nehirlere bakarak geçirmelidir
    -bir sanatçı uzun bir süreyi okyanusla gökyüzünün birleştiği ufuk çizgisine bakarak geçirmelidir
    -bir sanatçı uzun bir süreyi gece gökyüzündeki yıldızlara bakarak geçirmelidir

    13.bir sanatçının işiyle ilişkisi:

    -bir sanatçı her gün atölyeye gitmekten kaçınmalıdır
    -bir sanatçı iş programına bir banka çalışanının davrandığı gibi davranmamalıdır
    -bir sanatçı hayatı ve işi yalnızca rüyasında bir fikir geldiğinde ya da gün içinde kurduğu bir hayalle aniden heyecanlandığında keşfetmelidir
    -bir sanatçı kendini tekrarlamamalıdır
    -bir sanatçı fazla üretim yapmamalıdır
    -bir sanatçı kendi sanatındaki kirlilikten uzak durmalıdır
    -bir sanatçı kendi sanatındaki kirlilikten uzak durmalıdır
    -bir sanatçı kendi sanatındaki kirlilikten uzak durmalıdır

    14.bir sanatçının sahip oldukları:

    -budist rahipler hayatta yalnızca dokuz şeye sahip olmanın en iyisi olduğunu söyler:
    1 yazlık cübbe
    1 kışlık cübbe
    1 çift ayakkabı
    yemek yemek için 1 tas
    sivrisineklerden korunmak için 1 tül
    1 dua kitabı
    1 şemsiye
    üstünde yatacak bir minder
    ihtiyaç olur diye 1 gözlük
    -bir sanatçı sahip olacağı minimum sayıda şeyin ne olduğuna karar vermelidir
    -bir sanatçı daha da az, daha aza sahip olmalıdır
    -bir sanatçı daha da az, daha aza sahip olmalıdır
    -bir sanatçı daha da az, daha aza sahip olmalıdır

    15.bir sanatçının dostlarının listesi:

    -bir sanatçının ruhunu yükselten dostları olmalıdır
    -bir sanatçının ruhunu yükselten dostları olmalıdır
    -bir sanatçının ruhunu yükselten dostları olmalıdır

    16.bir sanatçının düşmanlarının listesi:

    -düşmanlar çok önemlidir
    -dalai lama der ki, arkadaşlara merhamet etmek kolaydır ancak düşmanlara merhamet etmek çok daha zordur
    -bir sanatçı affetmeyi öğrenmelidir
    -bir sanatçı affetmeyi öğrenmelidir
    -bir sanatçı affetmeyi öğrenmelidir

    17.farklı farklı ölüm senaryoları:

    -bir sanatçı ölümlü olduğunun farkında olmalıdır
    -bir sanatçı için, kendisinin nasıl yaşadığı, aynı zamanda bir başkasının da nasıl öldüğü önemli olmamalıdır
    -farklı ölüm senaryoları için bir sanatçı işindeki sembollere bakmalıdır
    -bir sanatçı bilinciyle korkusuz ölmelidir
    -bir sanatçı bilinciyle korkusuz ölmelidir
    -bir sanatçı bilinciyle korkusuz ölmelidir

    18.farklı farklı cenaze senaryoları

    -bir sanatçı cenazesiyle ilgili talimatları vermeli, bu sayede her şey istediği gibi olmalıdır
    -cenaze sanatçının gitmeden önceki son sanat eseridir
    -cenaze sanatçının gitmeden önceki son sanat eseridir
    -cenaze sanatçının gitmeden önceki son sanat eseridir
  5. insan hiç kendinden bir parça bulmuyor değil.

    ek: 70'lerde büyük aşk yaşayan, birlikte işler üreten iki performans sanatçısı; Marina Abramovic ve Ulay, 1989'da ilişkilerini ruhsal bir yolculukla bitirmeye karar verirler. Çin Seddi'nin iki ayrı ucundan yürümeye başlayıp ortada buluşurlar, birbirlerine son kez sarılır bir daha görüşmemek üzere ayrılırlar.

    2010'da Marina Abramovic, Moma'da bir retrospektif sergi açar. Serginin bölümlerinden birinde Abramovic bir sandalyede otururken, masanın diğer tarafındaki sandalyede de tanımadığı kişiler 1 dakika boyunca oturur, konuşmanın olmadığı, sessizliğin paylaşıldığı bir oturuştur bu.

    Ancak birden Abramovic'in hiç beklemediği bir şey olur ve karşısındaki sandalyeye Ulay gelip oturur.
  6. son pedofili olaylarıyla birlikte abd'de gündeme oturmuş sanatçı.

    gerçek kan kullandığı spirit cooking isimli değişik bir performansı vardır bu ablamızın.

    izlemek için:

    https://www.youtube.com/watch?v=g9ys-Lfu4Sc