• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (9.00)
Yazar eiichiro oda
one piece - eiichiro oda
24 aralık 1997 yılında ilk cildi japonya'da yayınlanan "one piece" japonya tarihinin gelmiş geçmiş en çok satan kitabı olma rekorunu elinde tutuyor. kasım 2011'de 64. cildi yayınlanan serinin japonya'da toplamda 250 milyondan fazla sattığı bilinmekte. serinin 61. cildi ise tek kitap bazında 3.8 milyon adet satarak japonya'nın en çok satan kitabı ünvanını taşımakta. onu 60. cilt (3.4 milyon), 59. cilt (3.2 milyon), 57. cilt (3 milyon) ve harry potter zümrüdüanka yoldaşlığı (2.9 milyon) takip etmektedir. dünya çapında da en çok okunan manga'lardan biri olan "one piece" temel olarak monkey d. luffy adlı 17 yaşında, doğa üstü bir meyveyi yedikten sonra elastik özellikler kazanan bir gencin korsanlar kralı olma çabasını anlatır. vaktinde türk televizyonlarında da yayınlanan animesi de türk seyircisi tarafından da bilinmektedir.

para, şöhret ve güç. dünyadaki her şeyi elde etmiş korsanlar kralı gold roger'in ölümünden önceki son sözleri, tüm dünyanın gözlerini denizlere çevirdi. "istediğiniz benim hazinem mi? sizin olsun! gidin bulun haydi! elde ettiğim her şeyi 'orada' bıraktım." işte bütün dünyada büyük korsan çağı'nın başlangıcı böyle oldu.


  1. 17 yaşında kasabasından ayrılan monkey d luffy'nin, one piece(?)'i bularak korsanlar kralı olmayı amaçlamaktadır.

    ilk sayılarında manga biraz çocukca gelebilir ama ilerledikçe konun derinliği, karakterlerin bolluğu ve sağlam altyapıları ile mangaya haran bırakmaktadır. manga içinde her türlü hikayeye yer vermektedir;ırkçılık sorunu, devrim mücadelesi, arap bölgelerinin büyük devletler tarafından kontrol edilişi ve çıkan kargaşalar vs. konuları bulabilir veya çıkarım yapabilirsiniz.
    nakama kavramanın tam olarak ne olduğunu, arkadaşlarınız için neleri feda edebileceğinizi, okurken veya izlerken(anime) bir çok kez güleceğiniz, eğleneceğiniz, bazı yerlerde gözlerinizin dolacağı, fedakarlığı ve bir çok duygusu size yaşatacak, içinde bir çok bilimsel konuya değinecek shonen mangası.

    ana kahramanımızın ilk başlarda çok güçlü gözüktüğü, ilerledikçe aslında ne kadar güçsüz olduğu ve sağlam dayaklar yediği, sağlam güç dengesi bulunan büyük bir dünyadır. şuan 780. sayıda olmasına rağmen hikayenin % 40 bitmiş diyebilmekteyiz(oda sensei ye bağlı).

    *manga 1997 yılında weekly shonen jump dergisi ile yayına başlamış, halende devam etmektedir. en az 10 yıl daha devam edeceği tahmin ediliyor.

    *300 milyon kopya satmıştır, japonya tarihinin en yüksek satış rakamlarıdır. yaratıcısı, çizeri olan oda sensei yılda 25 milyon $ (2 milyar japon yeni) kazanmaktadır.

    *manga/anime ile ilgili tüm bilgiler için : http://onepiece.wikia.com/wiki/Main_Page

    *türkçe ciltleri 'gereklişeyler' tarafından basılıp, satılmaktadır.

    *türkçe olarak okumak isteyenler için: http://mangayurdu.com/project/one-piece/

    *ingilizce olarak okumak isteyenler için: mangabird.com / mangasky.com

    *anime bölümleride bir çok sitede bulunmaktadır. google dan kolayca bulabilirsiniz.

    !---- spoiler ----!

    monkey d. luffy (モンキー・d・ルフィー) (mugiwara no luffy (麦わらのルフィー - hasır şapkalı luffy de denmektedir): 17 yaşında bir erkek olan ana karakterdir. hasır şapka korsanları'nın kaptanıdır. korsan olma tutkusu kızıl saçlı shanks'a duyduğu hayranlıktan kaynaklanmaktadır. kaygısız ve bazen de aklı havada biri olarak tanımlanır. genellikle oldukça kabarık bir iştahı vardır, özellikle de ete düşkündür. kazara yediği ve yiyenlere özel bir yetenek bahşeden şeytan meyvelerinden "gomu gomu no mi" sayesinde vücudu bir lastiğin özelliklerini kazanmıştır. luffy'nin hayali korsanlar kralı olmaktır. luffy, ova'da urara takano ve animede mayumi tanaka tarafından seslendirilmiştir.

    roronoa zoro (ロロノア・ゾロ): mürettebata ilk katılan kişidir. 19 yaşında ve üçüncüyü ağzıyla kavrayarak tek seferde üç kılıç kullanabilen becerikli bir kılıç ustasıdır. zoro aslında bir ödül avcısıdır ve korsanları yakalayarak dünya hükümeti tarafından başlarına konan ödülleri alır. luffy'nin hayatını kurtarması nedeniyle tayfalığı kabul etmek zorunda kalmıştır. coğrafi yönleri anlamada son derece zayıftır ve kolayca kaybolur. ayrıca uykuya çok düşkündür ve içmeyi sever. amacı dünyanın en büyük kılıç ustası olabilmektir. zoro, ova'da wataru takagi ve animede kazuya nakai tarafından seslendirilmiştir. kılıçları; sandai kitetsu lanetli kılıcıdır. yubashiri adlı bir kılıcıda vardı lakin enies loby'de shuu tarafından yok edilmiştir ve thriller bark'da gömülüdür. wado ichimonji adlı bir kılıcı daha vardır zoro bu kılıcı ağzında kavrar bu kılıcın eski sahibi kuina'dır ve en çok bu kılıcına önem verir ve son olarak shuusui adında bir kılıcı vardır bu kılıcın eski sahibi efsanevi ejder öldüren bir samuraydır ve zoro sahibini yenip kılıca sahip olmuştur.

    nami (ナミ): mürettebatın 18 yaşındaki rotacısıdır ve mürettebata ikinci katılandır. gemicilik becerileri mükemmeldir ve güçlü sezgileriyle havadaki en ufak değişiklikleri bile hissedip analiz edebilir. ayrıca mükemmel bir hırsız ve kapkaççıdır. en büyük amacı dünyanın tüm bir haritasını çizmektir. nami, ova'da megumi toyoguçi ve animede akemi okamura tarafından seslendirilmiştir.

    usopp (ウソップ): mürettebatın üçüncü olarak katılan 17 yaşındaki nişancısıdır. kronik bir yalancı, yetenekli bir mucittir ve hasır şapka'nın korsan bayrağını boyamada ve ayrıntılı kar heykelleri yapmada da gösterdiği kayda değer bir sanat yeteneği vardır. usopp'un hayali, "denizin cesur savaşçısı" olabilmektedir. usopp, animede kappei yamaguçi tarafından seslendirilmiştir.

    sanji (サンジ): mürettebatın sürekli sigara içen 19 yaşındaki aşçısıdır ve mürettebata dördüncü olarak katılmıştır. açlıktan ölmenin ne anlama geldiğini kendi tecrübelerinden bilmektedir. bu yüzden, yemek isteyen birini asla geri çevirmez ve yiyeceklerin ziyan edilmesi onu kolayca altüst eder. kadınlara karşı zaafı vardır ve güçlü bir şövalyelik hissi vardır. ne pahasına olursa olsun bir kadını asla incitmez. dövüşürken sadece ayaklarını kullanır bunun sebebinin ellerini yemek yaparken kullandığını ve onları riske atmak istemediğini söyler. sanji'nin amacı, bütün deniz canlılarının bulunduğu yer olan "all blue" denen büyük denizi bulmaktır. sanji, animede hiroaki hirata tarafından seslendirilmiştir.

    tonytony chopper (トニートニー・チョッパー tony tony chopper): mürettebatın beşinci olarak katılan 15 yaşındaki doktorudur. şeytan meyvelerinden "hito hito no mi"yi yiyerek insan özellikleri kazanan, mavi burunlu bir ren geyiğidir. hem insanlarla hem de hayvanlarla aynı şekilde konuşabilmektedir. ayrıca çok saftır ve kendisine söylenen her şeye kolayca inanır. aynı zamanda aşırı derecede duygusaldır. amacı, dünyadaki tüm hastalıkları iyileştirebilen bir ilaç yapmaktır. chopper, animede ikue otani tarafından seslendirilmiştir.

    nico robin (ニコ・ロビン): 28 yaşında bir arkeologdur ve mürettebata katılan altıncı kişidir."hana hana no mi" denilen şeytan meyvesini yemesi sonucu, istediği her yerden çiçekler açtırırmışçasına insan uzuvları çıkartma yeteneği kazanmıştır. son derece zekidir ve küçük yaşlardan beri arkeolojiye ilgi duymaktadır. en büyük amacı, tarihin uzun ve kayıp bir kısmını anlatan antik bir taş olan rio poneglyph'i bulup deşifre edebilmektir. ayrıca poneglyphleri okuyabilen nadir insanlardandır.ohara bilginlerinden geriye kalan tek kişidir. oharaya düzenlenen buster call (yıkım çağrısı)'dan amiral akoiji tarafından kurtarılmıştır.hasır şapkalara barok örgütünden katılmıştır. hasır şapka tayfasının diğer üyelerine göre çok daha soğukkanlı ve sakindir. robin, animede yuriko yamaguçi tarafından seslendirilmiştir.

    franky (フランキー): mürettebata yedinci katılan kişidir ve 34 yaşında bir marangozdur. kola-güçlü bir cyborgdur (insan ve makine bileşimi). yapay vücudu sayesinde inanılmaz güçlüdür ve ön cepheden gelen çoğu saldırıya karşı oldukça dayanıklıdır. sayısız silahla donatılmıştır. bununla beraber franky, çok hassastır ve chopper gibi hislerini saklamada beceriksizdir. amacı, bir hayal gemisi inşa edip dünyayı dolaşmaktır. water seven arkından sonra tayfanın kullandığı gemiyi inşa etmiş ve onu luffy'ye hediye etmek istemiştir. daha sonra arkadaşları ile hasır şapka korsanları tarafından tayfaya katılmaya ikna edilmiştir. sabaody'de kuma tarafından uçurulduğu adada kendini geliştirmiş ve arkadan gelecek saldırılara karşıda dayanıklı hale gelmiştir. aynı adada gemiye de bazı takviyeler yapmış bu takviyeleri daha sonra tayfa yeniden birleşince gemiye uygulamıştır. franky, animede kazuki yao tarafından seslendirilmiştir.

    brook (ブルック): 88 yaşında bir müzisyendir ve mürettebata katılan sekizinci üyedir. yaşayan bir iskelettir. bir kez ölüyü diriltebilen şeytan meyvelerinden "yomi yomi no mi"yi kullanarak dirilmiştir. centilmence bir karakter ile sapık, kaba bir tür karışımı ilginç bir kişiliği vardır. çoğu zaman ağırbaşlı, eğitimli bir tavırla konuşurken bazen şaşırtıcı derecede kötü tavırlar sergiler. amacı, grand line'ın etrafında daire çizip reverse mountain'a dönmek ve böylece rumbar korsanları (kendiside bu korsan tayfasındaydı) tarafından laboon'a verilen sözü yerine getirmektir.tayfada zoro'dan sonra ikinci kılıç ustasıdır. brook, animede chō tarafından seslendirilmiştir.

    !---- spoiler ----!
  2. 780. sayısı bugün çıkmıştır. en iyi arclardan biri oluyor, dressrosa. biraz uzun oldu ama seriyi daha da ilginçleştiriyor.

    !---- spoiler ----!
    !---- spoiler ----!

    doffy, öleceksin başka kurtululun yok. serideki en iyi adamlardan biri daha gitti. umarım law ölmez, ölürse luffy ' nin berserk e bağlama ihtimali var. eğer ölürse doffy ' nin bahsettiği ölümsüzlüğü belki bir şekilde luffy ' e verir.
    kafes(bird cage) küçülüyor, amiral ve sabo ' dan birşeyler bekliyoruz artık.

    *luffy, hawk tekniğini geliştirip, gatlinglerde bile kullanıyor. daha fazla yeni güç lazım, doffy ' i almak istiyorsa.

    !---- spoiler ----!
    !---- spoiler ----!
  3. şimdi ben bu animeye yaklaşık 4 yıl önce falan başlamıştım. ilk anime-manga tarzı şeyler okumaya başladığımda daha çok 25-30 sayfalıkları tercih ediyordum, one piece'i duymuş fakat bölüm sayısı gözümü korkutmuştu, ayrıca ilk bölümleri izledikten sonra açıkcası biraz çocuksu bulmuştum. daha sonra arkadaşımın tavsiyesi üzerine 50 kadar bölümü öyle böyle, aman aman zevk almadan izledim. ancak daha sonra anime git gide kendini sevdirmeye başladı ve o zamanlar, bilmiyorum daha 500de falandı galiba. neyse dedim ki güzel animeymiş ben de sonuna gelene kadar nasılsa biter çok da sonunu merak etmeden güzelce final yaparım kendi kendime diyordum. diyordum da o da nesi. bölümler geçtikçe hiç bitmeye dair bir işaret göremiyordum, aksine olaylar gittikçe karman çorman oldu. artık son 50 bölüm kala falan dedim bi bakayım internetten belli bir bitiş tarihi var mı diye. acı gerçeği o zaman öğrendim en iyi ihtimal 10 yıl daha sürermiş.
    seri insanı gerçekten kendine sarıyor. özellikle baş karakterimiz luffy'nin olaylara bakış açısı çok güzel. keşke gerçek dünyada da böyle saflıklarımız her zaman iyi sonuçlansa diye düşünüyor insan. animeyi bitirdikten sonra mangaya geçtim ki çok daha zevkli geçiyor manga da bölümler. özellikle günceli yakaladıktan sonra anime size biraz yavaş gelmeye başlıyor bu nedenle sıkılma baş gösteriyor ancak mangada öyle bir durum olmuyor. türk dizileri gibi boş bakışmalar yerine her sayfası dolu dolu olan mangayı insan daha çok seviyor.

    mangada 2-3 gün önce 781. bölüm çıktı ki son sayfası bu arc'ın en güzel sahnesiydi bana göre.

    her karakterin kendine özgü huyları, davranış biçimleri ve sevdaları var. oda sensei'nin sensei olmasını sağlayan özelliklerden biri de galiba bu. dediğim gibi şu an 781. sayıda manga, ben, oda'nın karakterlerin yapmayacağı işleri sırf sayfa sayısı geçsin yaptığını hiç hatırlamıyorum. ( gerçi bir kere luffy karı kıza hiç bakmayan bir tip olduğu halde nami'yi çıplak gördüğü zaman ağzı 4 metre açılmıştı ama o da insan sonuçta deyip hoş görüyoruz bunu da.) her karakterin ayrı bir özelliği olduğundan bahsetmiştim. ufak bi' şekilde anlatıcak olursak eğer:

    luffy: korsanlar kralı olmak istiyor, bu amaca giden yolda da hiç bir rakibinden korkmuyor, hepsini buttobaste hepsini buttobaste (ağzını yüzünü kırıcam anlamında). ancak kendisine rakip olarak görmediği kişilere ise kötü niyetli olsa bile nakamasına zarar vermediği sürece dokunmayan bi' kaptan. geri kalan konularda pek bi bilgisi yok zaten olsaydı tek başına çıkardı galiba denizlere.

    zoro: şimdiye kadar bir yenilgi aldı. 3 kılıç kullanıcısı. karı kız bunun da pek umrunda değil, tek istediği alkol, kılıç ve uyku. karı kıza ilgisi yok dediysek de var bi' tane yavuklusu aslında ilerde olur bi' şeyler (bir birlerini kesmezlerse).

    nami: para düşkünü itin teki. gemide takılıyor oraya gitmeyelim buraya gitmeyelim hep güvenli yerlerde dolaşalım falan filan. ama bu da lazım tabi, iyidir severiz kendisini.

    usopp: bu da korkak it. ama luffy'nin de kankisi diyebiliriz. manganın son sayılarıyla beraber kendini geliştirmeye başladı ufaktan. haki falan yapıcak gibi bi'şeyler. ama yinede bu adam nasıl cesur olacak bilmiyorum.

    sanji: aslında sürekli hır gür çıksa da bu da marimo'nun (zoro) kankisi diyebiliriz. yaşlarından mütevellit grubun abisi olmak için çekişiyorlar. sanji'nin muhteşem üçlüsü ise, yemek, kadın ve kadın.

    tony chopper: şeytan meyvesi yemiş bir ren geyiği, öyle hatırlıyorum. dünya üzerinde tek arkadaş grubu bu tayfa. bu sebeple tayfa için ölümü göze alabilecek durumda. ( tayfada ki herkes ölümü göze alır ama en belirgini chopper galiba.) tayfanın doktoru ama asıl işi eğlence gırgır. bu da usopp'un kankisi ya da bilemedim ortam orospusu aslında herkesle çok iyi. chopper, usopp ve brook bir araya geldi mi tamamdır.

    robin: manganın en önemli karakteri olabilir. bu dünyayı değiştirme gücüne sahip denilebilir. aman diyim bu kadına dikkat. bundan gayrı olarak da. gayet sakin, ağırbaşlı bir yapıya sahip. zaten koca kadın hala, harala gürele eğlence arıycak değil.

    franky: mesela bu da koca adam amma ne ararsan var. sapık? var. çocuk gibi robot merakı? var. küçük kız gibi hemen duygulanma? var. bi de külotla geziyor ortalarda. ama malafat belli olmuyor neyse ki. geminin ise bokunu çıkarttı. her yerinden bi' şeyler çıkıyor güzel de oldu aslında ne biliyim.

    brook: asil ve bir o kadar da külot (kadın külotu tabii) düşkünü en yeni elemanımız, iskeletimiz. başından geçen talihsiz olaylardan sonra bizim tayfayla karşılaştı ve hayatı düzene girdi. aslında en gereksiz eleman bu olabilir gibi?

    bu aralar yeni eleman alımı olacak gibi. düşündüğüm kişi olursa güzel olur yakışır da. oda buraları okursan al yani tayfaya, çekinme.
  4. 783. sayısıyla takipçilerini teori üretmeye çağırıp, "dressrosa arc patlayacak" diyenleri tekrar yanıltmıştır, üstüne de bir haftalık ara vermiştir.

    !---- spoiler ----!

    son birkaç sayıdır "gear 4 mi geliyor acaba" diyordum, 783 ün son sayfasını görünce evde sevinç nidaları attım. uzun aradan sonra tekrar forumlara, teori sitelerine dönmemi sağladı. bir de bu cliffhangerlerle ara verme işine çok alışmasa bari oda

    !---- spoiler ----!
  5. 780'den 783'e kadar müthiş bir senkrona uğramış ve üstüne oda tarafında ilk defa yapılan bir şeye sahip olan manga.
    !---- spoiler ----!

    neden böyle bilmiyorum ama eiiçiro oda her zaman zoro'nun savaşlarını inanılmaz güzel şekilde devam ettiriyor. gayet sade, keskin hareketlere karizmatik dönüşler ve düşünceler ekliyor. luffy'nin savaşına geliyoruz yahu kardeşim karizmada ufak düşüşler başlıyor. tamam sonra 10.yıl marşı eşliğinde karşımızdakinin ağzına ağzına vuruyoruz ama luffy'nin kavgalarında, o zoro'nun sakinliğini ilk defa bu aralıkta görebildik. doflamingo'nun durdurduğu an, cidden oha dedirtirdi. bu arada bir gear 4 ile aklımızı alma yolunda ilerliyor.
    !---- spoiler ----!
  6. 784 üncü sayısı ile ayrı bir seviyeye çıktı başkahramanımız luffy.

    !---- spoiler ----!

    bound* man

    g2 + g3 kombine olmus. üstüne busoshoku koka gömmüş,ayrıca vulkanizasyon ve bane bane no mi de var. normalde g3 teyken kolunu cok asırı esnetemiyordu... malum lastik esnediginde, agır tarafa dogru kütle cekilir. e.oda ne yaptı... bu formda cok kuvvetli vurabilmek için, bellamynin yetenegini kullandı. uzatıp zaman kaybetmek yerine vurmak için, içeri cekip, sıkıstırıp öyle vuruyor.

    ayrıca saldırı gücü inanılmaz artmıs, ama asıl mesele savunmada. lastigin darbeyi normalde emme özelligi, luffyi ve meyveyi özel kılıyordu. şimdi bu formdaki sertlik ve gücle, aynı meyve özelligi yine devrede. karsıdaki nasıl direk darbe vurursa vursun, meyve görevini yapıp yine saldırıyı sogurucak. sonuc itibariyle; kılıc kullanmak veya meyve gücü kullanmak luffye karsı daha önemli hale geliyor.
    !---- spoiler ----!
  7. 821. bölümü çıkmış olan manga serisi, 19 yıldır kalitesini gittikçe arttıran mangadır. ayrıca bu bölümle adı "vs. four emperors arc" olan yeni saga'ya da başlamış olan manga serisidir.
  8. dressrosa arc bittikten sonra yine bir süre okumayacağım mangadır. neden? çünkü her hafta 20 sayfa beklemek bana acı veriyor. önümüzdeki bahar gibi oturup toptan tüm bölümleri okuyup rahata ererim.
    ayrıca tahminim odur ki animesi ile arasında çok fazla bölüm farkı da yok. neredeyse başa baş gidiyorlar. bu da güzel bir şey.
    naruto'yu düşünüyorum da, rezil ettiler onca filler ile güzelim animeyi.