• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (9.00)
profesör - john katzenbach
aklının sana oynadığı oyuna ne kadar direnebilirsin?

psikoloji profesörü adrian yakında hafızasını kaybedip öleceğini öğrenir. o an aklında tek bir düşünce vardır: eve gidip hayatına kendi elleriyle son vermek. ancak birkaç saat sonra yolda on altı yaşlarında sırt çantalı bir kız görür. hemen ardından bir araç onu zorla alıkoyar ve gözden kaybolur. profesör şaşkındır. gördükleri bir illüzyon mudur yoksa gerçekten gözlerinin önünde bir kaçırılma olayı mı gerçekleşmiştir? eğer öyleyse harekete geçmek zorundadır, zaten kaybedeceği hiçbir şey kalmamıştır.

sayılı günleri kalmışken ve hafızası ona her an yeni oyunlar oynarken, labirentin içine sıkışmış bir fare gibi ondan yardım bekleyip beklemediğine bile emin olamadığı bu kızı kurtarmaya çalışmak ne kadar mantıklıydı? hastalığı onun bu bulmacayı çözmesine yardım mı edecekti yoksa gördüğü halüsinasyonlar onu hiç planlamadığı bir sona mı götürecekti?


  1. bir süredir bu tür, psikolojik gerilim romanlar okumuyordum, hamlamışım biraz. daha yüzüncü sayfada filan (tamamı 512 sayfa), "ya ben bunu gündüzleri okuyayım, acaba yanında bir de hafif bir paralel kitap mı okusam" moduna girdim :)

    kitabın kurgusu iyi, farklı karakterler üzerinden anlatılırken, profesör kadar olmasa da amatörce psikolojileri bayağı anlayabiliyorsunuz. pek empati kurmak isteyeceğim kişiler değildi kitaptaki karakterler ama öyle de insanlar var işte :/

    kitabın yükselerek artan geriliminde "ayy o kısmı detaylı anlatmaz umarım :/" diye korktuğum kısmı yazar umduğumdan daha iyi geçmiş, yoksa onun sapkın olduğunu biraz düşünebilirdim.

    daha önce okuduğum bu tarz kitaplar gibi bu da olabildiğince mutlu sonla bitiyor ama gerçekçi kayıplarla.

    geçen seneki fuardan" 3ü şu fiyata oluyor" diye aldığım diğer iki kitaba ne zaman sıra gelecek bakalım :)