1. başlığının henüz açılmamasıyla şaşırtan, 1982'de manchester'da bir araya gelip 1987'de çat diye dağılan, hakkında indie müziğin çıkış noktası diyebileceğimiz bir gruptur the smiths.

    kuruldukları günden beri "there is a light that never goes out the smiths'çileri"ni saymazsak dışlanan, reddedilen, hep bir şekilde üzülen mazluma dost olmuştur.
    dost olmuştur diyorum çünkü bu grubun şarkıları sizinle bağ kurmak için çabalar. daha önce yüzlerce defa kendi kendinize sorduğunuz soruları size tekrar sorar. çoğu zaman sizi sizden daha iyi tanır, sizi avutur. normal bir şarkıda duysanız içinize oturacak şeyleri hiçbir şeymiş gibi anlatır. marr'ın hareketli tarzının morrissey'nin sıkıntılı, bol yakınmalı sözleri ile birleşmesi en iyi arkadaşınızla dertleştiğiniz sohbetlerdeki burukluğu tattırır bir bakıma.

    ayrıca en iyi verim alınabilecek dönem 16 ile 21 yaş arasıdır.
  2. "last night i dreamt that somebody loved me no hope, no harm just another false alarm " gibi muhteşem sözlerin yazarı grup
    prkue
  3. bir taraftan johnny marr'in olağanüstü gitarları, diğer taraftan da morrissey'in müthiş lirikleri, ince zekasi ve hüzünlü sesiyle rock dünyasının en temiz müziği. yalnizliğin tadı en çok bunlarla çıkar, şarkılarından samimiyet fışkırır. yüksek dozda alındığında morrissey'i arayip dertleşesiniz, yanına gidip yamacında ağlayasınız gelir içinizden ama moz davetsiz bir yere girmekten nefret ettiği gibi davetsiz girenlere de pek sıcak bakmayabilir. hem zaten et filan yiyip gidersiniz yanina simdi iyice küplere biner ya da yağmura kızmakla meşguldür saçları bozuldu diye. pek de rahatsiz etmeye gelmez bir figürdür kendisi ama siz bir this charming man'sinizdir işte o zaman başka.