1. uçuk(herpes simpleks)
    halk arasında korkulu rüya sonucunda oluştuğuna inanılan uçuklar virüslerin marifetidir.
    gerçi halk da haksız sayılmaz zira çok korkan insanlarda oluşan sayısız hastalıktan sadece biridir uçuklar. geleneksel tedavi yöntemleri ile de yine korkutularak tedavi edilir.
    korkutma diye bir yöntem var ve sadece hıçkırık için kullanılmıyor. çok ısıtılan bir bez aniden uçuğun üstüne bastırılıp uçuk tedavi ediliyor. dikkat edin uçuk tedavi edeceğiz diye komple zarara girmeyin! :) eski usullere modern tıpta itibar edilmediğini unutmayın!
    içi su toplamış küçük kabarcıklar (blisters) şeklinde başlar.
    nadiren ağız içerisinde olsalar da genellikle ağız dışında meydana gelirler. aft ağız içerisinde tüm bölgelerde olabilmesine karşın uçuk genellikle ağız içerisinde damak tavanı gibi hareketsiz bölgeleri tutar.
    bulaşıcıdır.
    virüsler tarafından meydana getirilir.
  2. düzenli olarak her ay ya da her iki ayda bir beni bulur kendisi. ilaclari artik fayda etmiyor, 2hafta öyle dolasiyorum. bıktım.
  3. bildiğim kadarıyla virüs bir kez bulaştı mı dönem dönem tekrar ediyor.
    ağızdan sonra burnumun kenarında çıktığını da görmüştüm geçen yıl. kışın daha yoğun olarak görüldüğü söyleniyor.

    bir de vücuttaki hastalık/stres durumunda hemen patlak veriyor. benim nedense depresif dönemimde daha fazla... hastalık yüzünden ateşlenince 2-3 tane çıktığına da şahit oldum.

    bir de virütik olduğu için bulaşıcı, kişiden kişiye veya dudağın farklı bölgelerine ve hatta yüze yayılabilir.
    anaokulundayken kopardığım ve kaşıdığım için önce diğer dudağıma sonra çeneme derken tüm yüzüme yayılmıştı. detaya girmeyeyim ama berbat bir hastalığa dönüştü şimdi bile iğrenerek anıyorum.

    neyse, siz uçuğunuzu ellememeye koparmamaya çalışın... öyle.
  4. hastalığın etkeni olan virüs sinir hücresinde sessiz kaldığı için ateşli hastalık, yoğun stres v.b. bağışıklık sisteminin etkilendiği olaylarda aktif hale geçip bu tabloyu oluşurur.
  5. buna sebep olan herpes virüsü çok istisnai şekilde ansefalit hastalığına sebep olabiliyor.

    bu hastalık da beyinde kalıcı hasarlara hatta ölüme yol açma potansiyeline sahip.

    düşman başına.
  6. en iyi ilaçlarından biri de, sarımsaktır. hem antiseptiktir, hem de iyileşme sürecini hızlandırır.
  7. muzdarip olduğum durum.eğer uçuk bir kere çıktıysa artık ömrünüzün sonuna kadar çıkacak demektir.özellikle metabolizmanızın zayıf olduğu anlarda ortaya çıkar.uçuk bulaşıcıdır aynı zamanda uçuğa dokunduğunuz elinizi yüzünüzün başka yerlerine de sürerseniz mantar gibi hemen uçuk ürer dudak çevrenizi sarar.denediğim onca ilaç arasında sadece vectavir uçuğu hemen kurutuyor ve dağılmasını engelliyor.
  8. kurutmanın en iyi yolu avcunuzun ortasına bir miktar tuz döküp bir damla suyla hamurlaştırarak uçuk (özellikle açılmış) üzerine yapıştırmak olan bela. tabi bu ağız hareketleriyle bir süre sonra dökülecektir ancak ilaç ya da zor bulunan bir şey değildir, tekrar tatbik edilir. (bkz: dikkat edersen tatbik dedim)
  9. kaşıntılı ve acılı açık yaralarla belirti gösteren, sebebi olan virüs (herpes simplex: hsv-1) vücuda bir kez girdikten sonra (henüz) onu vücuttan temizleyecek bir tedavinin bulunmadığı hastalık. sinir diplerinde saklanarak, belli şartlar oluştuğunda atağa geçerek üreyen, çoğalan virüs, deri yüzeyine çıkarak baş gösterir ve uçukları yaratır. neden olan virüsün bir diğer tipi (hsv-2) genital herpese neden olur. virüslerin genital bölgelerde ve ağızda faaliyet göstermesinin nedeni o bölgelerde derinin gerçekten ince ve geçirgen olmasıdır. vücudumuzun diğer bölgelerinde deri dokusu kalın olduğundan yüzeyden içeri virüs nüfuz edememektedir. genital bölgede etki gösteren tipinin oral seks yoluyla ağız bölgesine bulaşması gerçekten nadirdir fakat ağızda etki gösteren ve insanların büyük çoğunluğunda bulunan virüsün genital bölgede etki gösterdiği vakalara daha sık rastlanır.

    her iki bölgede de virüs bulaştıktan sonraki iki hafta içinde ilk uçuklar ağır sancılı ve uzun süre yerinde kalacak şekilde çıkar. ilk uçuk atağındaki yaralar 15 gün boyunca kuruyup kapanmayarak acı vermeye devam edebilir. sonrasında gittikçe daha seyrek çıkan, daha kolay ve kısa süreli atlatılan uçuklar görülmeye başlar. örneğin ortalama bir genital herpes hastasının virüsle tanıştıktan beş yıl sonra, yılda 2-3 uçuk atağını bir haftalık sürelerle ve az sancılı biçimde atlatması mümkündür. bunun yanında eklemek gerekir ki, herpes hastalarının bir kısmı hiçbir belirti yaşamadıkları için hastalığının farkına hiç varamayabiliyor.

    genital herpes hastalarına valtrex adlı ilaç yazılır tipik olarak. oral yolla alınan ilacın farklı amaçlar için farklı kullanım sıklıkları vardır. çok sık uçuk çıkaran hastaların ataklarını seyreltmek ve baskılamak amacıyla uzun süreli günde bir doz kullanımı mümkündür. bazı hastaların ise kaşıntı hissettmeleriyle birlikte günde 1 veya günde 2 kez uçukların geçmesinden birkaç gün sonrasına dek kullanmaları da sözkonusudur, bu sadece uçuğun süresini ve ağrı şiddetini düşürmeye yöneliktir. valtrex kullanırken dikkat edilecek iki husus çok önemlidir. ilki, bol su içme yoluyla böbrek ve karaciğere çok yüklenen bu ilacın yan etkisinden organları korumaya dikkat etmektir (alkol alınmaması da bu korumanın bir parçasıdır). ikincisi ise, ilacın rastgele ve doktor tavsiyesi olmadan düzensiz kullanımında virüsün ilaca dirençli hale gelmesinden kaçınmaktır. virüslerin bir kısmının valtrexe yenik düşerek temizlenmesi ama direnci biraz yüksek olanları öldürecek kadar uzun veya sık kullanmadan ilaç alımının kesilmesi her seferinde biraz daha dirençli virüslerle vücudu karşı karşıya bırakabilir, bu durumda ilacın artık faydasız olduğu bir an gelebilir. bazen de hastaya aklovir gibi kremler de önerilir ve uçuğun bulunduğu yere sürmek yoluyla kullanılır.

    oral herpes, yani ağız bölgesindeki uçuklar bir şekilde sizi bulacaktır (büyük ihtimalle çoktan bulmuştur), ancak genital herpesten korunmak gerekmektedir. hastalığın kendisi ölümcül olmamakla birlikte, zamanla hastanın günlük hayatına etkisinin minimal hale gelmesi de mümkündür. ancak, hele ki açık yaraları (uçukları) olan bir hastanın korunmaması durumunda aldığı risk çok yüksektir, çünkü açık yaralardan ölümcül hastalıklara neden olan virüslerin ve bakterilerin bulaşması çok daha kolaylaşmaktadır. buna göre, deri yoluyla bulaşan bu hastalıktan korunmak için en etkili yöntem kondom kullanımıdır (ondan daha etkilisi hiç cinsellik yaşamamaktır aslında). hastanın her gün bir adet valtrex alarak virüsün bulaşması riskini oldukça aşağı çekmesi de mümkündür. bu sayede, eşlerden birinin genital herpes hastası, diğerinin sağlıklı olduğu ilişkileri uzun süre aynı şekilde sürdürülebilir. özellikle hem hasta eşin valtrex aldığı, hem de kondom kullanımını uygulayan çiftler için bulaşma riski oldukça düşer. bir yıl boyunca takibi yapıldığında bu pratiği uygulayan 800'e yakın çiftten yalnızca birinde bulaşmaya rastlanan bir akademik çalışma da bulunuyordu ama bulamam şu an.

    yazar notu: buradaki bilgiler bir genital herpes hastasının profesyonel olmayan, kişisel araştırmasından elde ettiklerinden oluşuyor. eğer tıbbi yönden bir hatalı bilgiye yer vermişsem lütfen düzeltmem veya kaldırmam için bana bildirin.
  10. ıslak çay poşeti (sallama çay), uçuğun oluştuğu bölgede 15 dakika bekletilir. gün içinde 2 yada 3 defa uygulandığında, ertesi gün acının geçtiği ve bıraktığı yaranın büyük bir kısmı iyileşme gösteriyor. çayın içindeki kafein ve flavonoidler, uçuğun gelişimini engelliyor.