-
galiba ben hiç iyi değilim
biraz bahar gerekiyor allahım ben hiç iyi değilim
biraz çağla birkaç erguvan gerekiyor
ahmet hamdi tanpınar biraz da zarifoğlunun geç dönemleri
sağcılık gerekiyor biraz, biraz isyan, biraz unutuş
hem toz olurum istesem hem korkarım gitmekten
karakoncolos bahtım şikayetçidir benden
yordum seni ey yeşil gözlü şair ama gene de korudum
seni koruyunca ben baharı kaybettim
ben baharı kaybettim
benimle birlikte başladı gocuk giyme modası
anlamadım sere serpe anlamadım nasıl sevilir
anlamadım yaşamak nasıl böyle kuzguni
uzun etekler balıkçı yakalar elhasıl kış mevsimi
bu yüzden anlamadım bürümcük nedir
ama şimdi bahar gerekiyor allahım ben hiç iyi değilim
bahar gelince saatlerin ileri alınması gerekiyor
sahilde ellerinden tutulması gerekiyor çok uzun saçlı çok esmer kızların
şırfıntı, sırnaşık bir şeydir bahar belki bilmezsiniz
patronların ağzında bir şakaya dönüşür
bahar en çok içimizin devasa yoksulluğuna yaraşır
ütüsüz pantolonlarımıza, üstten açık iki düğmemize
biber kızartan annemize, iş işleyen kardeşimize
ben bu şiiri bu baharda bitirirsem bahse girerim
bir mavisine bir de gazozuna bahse girerim
sigarayı bırakırım sekiz saat uyumaya başlarım
ben bu şiiri bu baharda bitirirsem dilim çözülür zihnim açılır
hem bahar gelsin diye ihanet ettim musaya
bunun için atıldım senatodan, balıklı havuzlara altın saçtım
el hakü müttekasürü ezberledim hallaçla asılmadan hemen önce
biraz bahar gerekiyor diye başlayan bir şiir yazdım
galiba ben hiç iyi değilim
ismail kılıçarslan -
düşünme
arzu et sade
bak, böcekler de öyle yapıyor
orhan veli -
20 yasinda ben,
35 yasimda ben,
40 yasimda ben ve
bugunku ben dordumuz.
birden 20 yasimi, 35 yasimin karsisina oturttum.
40 yasimin karsisina da, ben gectim.
yirmi yasim, otuz bes yasimi tutucu buldu.
kirk yasim ikisinin de salak oldugunu soyledi.
yatirstirayim dedim.
- sen karisma moruk - dediler. buyuk hir cikti.
komsular alttan ustten duvarlara vurdular.
yirmi yasim kirk yasima bardak atti.
evin de icine ettiler.
bende kabahat.
ne cagiriyorsun tanimadigin adamlari evine ...
can yucel -
al bu buseyi kaşın üzre sen!
ve işte şimdi ayrılıyorken,
izin ver itiraf edeceğim-
yanlış değildi söylediğin
günlerin bir rüyaydı derken;
uçup gittiyse umut yine de
geceleyin ya da gündüz,
hayalde, ya da hiçbirinde
peki kaybımdan eksilen ne?
rüya içinde bir rüyadır
hep gördüğümüz, göründüğümüz.
edgarallanpoe -
hayat kısa,
kuşlar uçuyor -
açmaz / açamaz / deme / hiç / bir / zaman / bu / nar / çiçeği /
açacaktır / elbet / bizim caddelerimizde de bayram olacak... -
su yorumcularına i
ben ne güzel işerim güneşe karşı
arkamda medrese duvarı önümde çarşı
bir sürekli kaşınmadır yaşadığım
törelere ve alışkanlığa karşı
geldim gittim geldim bir şey bulamadım
üzüldüğüme ve yorulduğuma karşı
ah aklıma her şey gelir, her şey gelir
doğan güne karşı batan güne karşı
sözde kirlettiğimiz bütün her şey duruyor
bak ne diyorum sana, ele güne karşı
biz duralım bir sürekliyiz duralım
durukluğa, tüberkiloza ve uranyuma karşı
durduk, ateş besledi, kuşları sürekledi
arkamız medrese duvarı önümüz çarşı
güneşe güneşe karşı
turgut uyar -
düşün, uzay çağında bir ayağımız,
ham çarık, kıl çorapta olsa da biri
düşün, olasılık, atom fiziği
ve bizi biz eden amansız sevda,
atıp bir kıyıya iki zamanı
yarının çocukları, gülleri için,
koymuş postasını,
görmüş restini.
he canım,
sen getir üstünü. -
birhan keskin şiirleri.
dürtme içimdeki narı
üstümde beyaz gömlek var... -
sevgilim, bir günün...
sevgilim, bir günün ortası şimdi
taşıtlar hızla gelip geçiyor, her yer kalabalık,
ben seni düşünüyorum bir bodrum kahvesinde
uzat bana uzat ellerini
izinli askerler görüyorum, kırıtarak yürüyen işçi kızlar
istanbul her günkü yaşantısı içinde, uğultulu,
güvercinler güneşten bir sessizliği biriktiriyor
ben seni düşünüyorum seni
hani tıpkı o ilk günlerdeki gibi
kalbim diyorum kalbim
daha dün tezgâhtan çıkmış bir su sayacı gibi
aşkı anılar besliyor düşler kadar
bu yüzden diyorum ki aşk eskidikçe aşktır
sevgi eskidikçe sevgi
günümüz ekmeğimiz, türkümüz
çoluğumuz çocuğumuz
binalar yan yana yükselip gidiyor
vapurların ağzı köpük içinde
uzaklarda ne kapılar açılıyor
tirenin biri bir istasyona varıyor
ordan çıkıyor biri
her şey biliyor her şey
sen biliyor musun bakalım
seni nice sevdiğimi?
üstüne titrediğimi?
geldiğimi?
gittiğimi
hadi!
cemal süreya