1. yaaaaaa bu akşamki beleş çim konserleri harikaydı. izmir insanını rahat kıçı üzerinden ayağa kaldıran tek grup. bi de fuat güner sürprizi yaptılar ki zaten seviyordum daha da çok sevdim.
  2. solisti değiştikten sonra ben onlardan eski tadı alamıyorum ne yazı ki..
  3. geçtiğimiz gün çinilihandaki neşet ruacan workshopuna gitmiştim. değerli ustayı hem dinlemek hem söylediklerinden istifade etmek gerçekten mükemmeldi. zaten kendilerini ne kadar anlatsam az. ki onu övmek haddim de değil. neyse. biz saygıdeğer ustayı dinlerken üst kattaki stüdyoda bir grup vardı. yalıtımdan ne çaldıkları tam anlaşılmasa da "sağlamlarmış ha" dedirtiyorlardı. neyse workshop bitti, hocayı yolcu ettik ortalığı topladık kapının önünde muhabbet ediyoruz. stüdyodaki grup çıktı. bir baktım yüksek sadakat. adamları ilk canlı dinleyişim (yarım yamalak da olsa) stüdyoda olmuş oldu. ayrıca saat 10 civarıydı. yani çoğu kişinin "aaağğbi fazla mesai yaptım ya ölüyorum" dediği saatte adamlar stüdyodan yeni çıkmışlardı. ve o saate kadar da boş durduklarını sanmıyorum. sanatçılık böyle bir şey işte. metin türkcan'ın da dediği gibi "sanatçının duyguları asla tatile çıkmaz".

    bu arada yanlış anlaşılmasın. izlemeye gelenlere ortalığı toplatmıyorlar sonrasında. herkes çayını kayvesini içip izleyip gidebiliyor. ben çalışanlarla olan dostluğumdan ötürü öncesinde ve sonrasında kendi isteğimle yardım ettim.
    jimi