1. çocukluğumun ülkesini, gençliğimin kentini ne hale getirdiniz?

    ben daha 17 yaşında, daha parmak kadarken indim uçaktan. patlamanın olduğu noktada sigara yakıp, ilk defa istanbul"un havasını soludum. acısı, mutluluğu, lirizmi ve aşklarıyla beraber 7 sene geçirdim. o kente o havaalanından veda ettim.

    sevgiyle gelip, korkak halde gittim. toklaştığım, hiç tanımadığımız halde içtiğimiz insanlardan çekinerek veda ettim.

    her şeyimizi çaldılar. çok lekelendik. bu kadarı da ayıptı.

    türkiye artık terör ülkesidir. bir zamanların - benim gözümde - sevgi ve duygusallık vatanı, artık, bok yoluna ölen insanlar ülkesidir.

    ve o malum şahıs. sana artık edecek küfür bulamıyorum. öleceğin günü bekliyor odamdaki şampanya. bir tarih. bir nesil.

    başımız sağolsun.
  2. 7 yıl çalıştığım havalimanında gerçekleşen patlama.

    öncelikle şunu belirtmek isterim şöyle aranan ya da böyle x-ray cihazlarının olduğu yer sadece sıradan vatandaşın kullanabileceği şekildedir yani sıradan vatandaş x-ray'e tabi tutulur aşağıda sizlere gözlerimle gördüğüm ancak aranmadan geçebilen kişileri yazıyorum ki sadece bu kapılardan üst düzey diplomatlar aranmadan geçebilir(kabine üyeleri) yani milletvekili olsanız bile geçemezsiniz ancak orada görev yapan polisler, güvenlik görevlileri aranmadan geçiyorlar yani bu kişilerin arasında art niyetli olacak birileri varsa rahatlıkla geçmiştir. ayrıca havalimanı vip iç hatların orada bir asansör vardır yanlışlıkla normal yoldan girmiş vip yolcular o asansör ile vip katının girişine iner yanio asansör vasıtasıyla istediğinizi içeri sokarsınız.

    ayrıca havalimanlarının alt katlarında ürün kabul arama noktaları vardır buralard a yol geçen hanı gibiir yani söyle 1 saat izleyin rahatlıkla istediğinizi sokar çıkarırısınız.

    araçla girdiğiniz kapıdan da kafalarına göre araç çevirirler yani gözü tutmayan aracı çevirir güvenlik mensupları yani range rover ile gelirseniz çevirmez ancak toros ile gelirseniz çevrilirsiniz.

    güvenlik tamamen allahlık durumda arkadaşlar nasıl oldu niye girdi demeyin.

    ha bir de rüzgar güneyli eserken uçaklar şirinevler bakırköy üzerinden çok alçak uçarak geçer pste inerler. bir gün piste değiy ataköye inecek.

    çok üzüldüğüm ama yazmaktan başka birşeyimiz olmuyor maalesef.
  3. "havalimanına doğru gitmeye çalışmayın, trafiği tıkamayın, şu an oraya doğru gitmeye çalışmanızın içeridekilere hiçbir yararı yok"...diyorlar da karşı apartmanda bir kadın şu an elinde telefonla çaresizce orayı burayı arıyor...ne yapsın şimdi bu insanlar? sigara yakıp izliyoruz biz de, film izler gibi...

    insan memleketini neden sever? başka çaresi yoktur da ondan mı?
    mesut
  4. kültür merkezinin bahçesi, miting alanı, durak, meydan, kırmızı ışıklar, karakol önleri, havalimanı... sonraki neresi ? metro, vapur, avm, okul bahçesi... ?

    ölümümün hep ya kanserden ya kazadan olacağına inanırdım. artık resmen canlı bomba saldırısında öleceğime eminim. ya da çok sevdiğim birini canlı bomba saldırısında kaybedeceğime de emin oldum. (hic tanisamasam da sevgilimin oda arkadasi suruç'ta katledildi. bir konferansta ayak ustu tanistirildigim, merhabalastigim sebnem yurtman 10ekim'de ankaradaki emek baris demokrasi mitinginde katledildi. ben veya en sevdiklerim ne zaman peki?) o kadar çok ki! her ay! her yerdeler! hiç bitmeyecek hiç.

    edit: ne kadar kolay söylüyorlar sayıyı. 28 can ne demek ulan. senin çocugun mu, ailen mi sanki. sen mi bir ömür o toprakla yaşamaya çalışacaksın. 28 derken gram yanmıyor canları. gerçi 101'i, 37'yi, 33'ü gördük değil mi, bu sayı iyi bile!
  5. .........................'de bugün saat ............ itibariyle meydana gelen henüz hangi terör örgütünün gerçekleştirdiği teyit edilemeyen bombalı intihar saldırısında ...............yurttasimiz hayatını kaybetmiş .............vatandaşımız yaralanmıştır hayatını kaybedenlere rahmet yakınlarına başsağlığı yaralilarimiza acil şifalar diliyor; bu menfur saldırıyı lanetliyoruz.

    yetkililer için bu formdaki boşluklarin doldurulup, bizlere okunacağı "olay"
  6. aynı havalimanı aynı güvenlik önlemleriyle başka bir ülkede olsa hiçbir saldırı gerçekleşemezdi. yurtdışındaki çoğu havalimanlarında uçağa alınana kadar kontrole dahi girmiyorsunuz. düne kadar her zaman atatürk havalimanını en güvenli yer olarak bilirdim.

    maalesef siyasetçilerimizin yanlış politikaları sayesinde son 6 ayda 7 adet intihar saldırısı düzenlendi. yani her ay bir saldırıya maruz kalmaktayız. ve bizden buna alışmamız bekleniyor. ben alışmadım alışmayacağım da. facebooktaki yabancı arkadaşlarımın iyi misin ailen nasıl diye attıkları mesajları kaçıncı kez aldım bilmiyorum. artık insanlar yorum yazmayı bile kısaltır oldular. onlar bile alıştılar çünkü. dün akşam paylaştığım mesaja kanada'lı bir tanıdığım 'waow terrible' demiş. o kadar çok patlama yaşandı ki artık atılan yorumlar bile tek düze, anlamsız ve sahte geliyor kulağa.

    forumlara yorum yazmakla, twitterdan teröre lanet okumakla, facebooktan paylaşım yapıp profil fotoğrafımızı değiştirmekle hiçbir şeyi değiştiremediğimizi hepimiz anladık. dibe batarken boş yere çırpınıyor gibi hissediyorum. hatta ben buraya bu yorumu yazsam ne olur yazmasam ne olur. ölen 38 (belki de daha fazla) canı geri getirmeyecek. yada daha fazla can kaybını önleyemeyecek yazdıklarım.

    dün o saatlerde atatürk havalimanında herhangi birimiz olabilirdik. hepimizin ailesinden arkadaşlarından biri orada olabilirdi. ben belki bu yorumu yazamıyor olurdum.

    ağustos'ta aynı havaalanına aynı saatlerde dış hatlardan iniş yapıp aileme gideceğim. ve içimden bir ses gitme diyor. gitme otur oturduğun yerde. yada illa gideceksen sabiha gökçeni kullan evine toplu taşımayla ulaşmak 4 saat sürsede. sonra düşünüyorum bu ay atatürk havalimanı patladı ya benim döneceğim zaman sabiha'da olursa patlama. komplo teorilerinin her an her saniye gerçekleşebileceğini bilerek yaşamaya devam etmek çok zor.

    siyasetçilerden gelen içi boş kınama yazılarını okumuyorum bile artık. çünkü hiçbiri içtenlikle söylemiyor.

    zaten siz siyasetçiler, özel jetlerinizle seyahat ettiğiniz, toplu taşıma kullanmadığınız, güvenlikli lüks yerlerde oturduğunuz, belki de korumalarınızla dışarıya çıktığınız için memlekette kim ölmüş kim kalmış umurunuzda değil. olmayacakta. bir vatandaş olarak bu benim umrumda. çünkü sizin o gerçekten (kendinize kurduğunuz balon dünyada olduğunuzdan) yaşamadığınız ülkede ben yaşadım, ailem arkadaşlarım yaşıyorlar. sevdiğim insanlar orada. beni dilini bile bilmediğim, başka bir ülkede yaşamaya mahkum ettiniz. ileride çocuklarımı göndermeye korkacağım bir yere dönüştürdünüz ülkemi.
    ama nasıl olsa size veya ailenize sevdiklerinize bir şey olmaz dimi? lütfen bu yazıma aldırmayın rahatınıza bakın.
  7. dün akşam cnntürk yayınında İsmail saymaz emniyet genel müdürlüğü istihbarat dairesinin bir raporunu okudu. aşağıdaki linkte programın tamamı mevcut, 52. dakikadan itibaren izlemenizi kesinlikle tavsiye ederim. zaaf var mı yok mu, işler ne boyutta anlamak açısından çok öğretici oldu benim için :

    https://www.youtube.com/watch?v=CfllmSj7Lho
    mesut
  8. 28 ölü 60 yaralı.

    ne uğruna? kimin uğruna?
    dile kolay gelen bu sayıyı bir yıla yayarsak biz bu patlamalardan kaç kişiyi kaybettik? kaç aile hastanelerde heba oldu? bu soruları kime sormalıyız esasen? hükümet ne işe yarıyor? bu soruların içinde kendimi kaybediyorum ve bunlarla yaşamak mutluluk vermiyor. her gün içten içe ölüyoruz.

    binali yıldırım kaç gündür başkanlık da başkanlık konuşup duruyor. siktiğimin başkanlığını alın da ölmesin lan şu insanlar artık. başkanlık bir tarafınızda patlasın. sizin kara emelleriniz uğruna kaç insan öldü şu zamana kadar saydınız mı? hadi şimdi öylesine toplayın o güvenlik zirvesini, bir de kınayın güzelce. bir ay sonra yeniden bir patlama yine aynı başa sarılsın her şey. ülkeyi bok ettiniz bok. yaşanacak yer sığınılacak bir köşe kalmadı cennet vatan türkiye'de. cehennem ettiniz.
  9. (bkz: 20 temmuz 2015 suruç patlaması)
    (bkz: 10 ekim 2015 ankara patlaması)
    (bkz: 23 aralık 2015 sabiha gökçen patlaması)
    (bkz: 12 ocak 2016 sultanahmet patlaması)
    (bkz: 17 şubat 2016 ankara patlaması)
    (bkz: 13 mart 2016 ankara patlaması)
    (bkz: 19 mart 2016 taksim patlaması)
    (bkz: 27 nisan 2016 bursa patlaması)
    (bkz: 1 mayıs 2016 gaziantep patlaması)
    (bkz: 7 haziran 2016 vezneciler patlaması)
    (bkz: 8 haziran 2016 mardin midyat patlaması)
    (bkz: 28 haziran 2016 atatürk havalimanı patlaması)

    yapacağınız siyasete de basiretsizliğinize de bunu yapanlara da lanet olsun.yaşattıklarınızı yaşamanız dileğiyle.