1. arkadaş, seçilmiş ailedir. o yüzden çocuk, ana-babasına kızdığı kötümserlikte arkadaşlarına hiçbir zaman kızmaz.

    anne-babasına kızan çocuk, dünyaya sebepsizce fırlatılışının sorumluluğunu onlara yükler. ki gayet makul bir tepkidir, zira çocuğu dünyaya getiren ebeveynlerdir.

    arkadaşa da kızar çocuk fakat ebeveynlerine kızışının elementleri olan pişmanlık, çaresizlik ve hatta nefret, arkadaşa olan kızgınlıkta bulunmaz. çünkü eğer biyolojik ailesine kızdığı duygu motivasyonları ile arkadaşına kızarsa, kendi yaptığı seçimi sorgulamış olur.
  2. bir liseden, iki tane de üniversiteden, kafanın birebir uyuştuğu uzun süreli edilinip, geri kalanlarını kullan at şeklinde ve belli bir sınırın ötesinde bulundurmak idealdir. aynı formül özellikle akraba kısmına da uygulanırsa, kokuşmuş ve samimiyetsiz ilişkilerden arındırılmış, kafanın tertemiz olduğu bir yaşam sürülebilir.
  3. bir tane edinmek için nereye başvurmamız gerektiğini merak ettiğimdir.
  4. kelimenin kökeni arka'yı taş'a yaslamaktan geliyor. bir nevi kıç'ı sağlama alma diyebiliriz. bu yüzden arkadaş dediğimiz adına yakışır olmalı koruyup kollamalı.
  5. kötü günde yanında olmayanlar dersek çok da hatalı bir genelleme yapmış olmayacağımız insanlar.
    kalba
  6. şu sıralar "arkadaş" edinmek oldukça zorlu. arka-daş.
  7. olsa bir dert olmasa bir dert.
  8. yeri gelir anne, yeri gelir sevgili, yeri gelir kardeş olur. çocuğunmuşçasına koruyup kollamaya çalışır, üstüne titrersin, en umutsuz mutsuz anında sesini duymak seni mutlu edip hayata bağlar lan o kadar da kötü değil hayat dersin. kaybetmekten korkar hayatının aşkıymışçasına kıskanırsın yeri gelince, bazen de kendinden bile korumak için uzak durursun ..

    ayrıca herkesle arkadaş olunur ama dost farklıdır sözünü çok mantıklı bulmuyorum dost, arkadaş farklı değildir bu tanıma uyanlar benim için dost, arkadaştır uymayanlar sadece çevremde bulunan bir insandır.
    wtf
  9. her daim makbüldür her daim aranılası.