1. "giden yolcu peronlarında bekleyen otobüs kaptanların dikkatine. haraket saatiniz gelmiştir, lütfen peronları acilen boşaltınız. aksi takdirde cezai işlem uygulanacaktır. iyi yolculuklar diler, teşekkür ederiz."
  2. "terminalimizde çığırtkanlık yapmak yasaktır." anonsunu ilk duyduğumda baya bi şaşırıp gülmüştüm. ne bilim farklı geldi işte..
  3. istanbul'a gitmek üzere yola çıktığınızda her an kendinizi karabük'e gitmeye ikna olmuş bulabilirsiniz
  4. ankara şehirlerarası otobus terminal işletmesi'nin kısa ismi , ''o'' harfini koysak hoş olmaz deyip eklememişler sanırım birde son gidişimde yerinin değişeceğini duymuştum konu hakkında detaylı bilgim olmasada şehirin dışına doğru alınacak diye biliyorum
  5. minyatür ankaradır. şehir dışından gelenleri şehrin boğucu griliğine alıştırır.
    kup
  6. tuvaleti bulabilmek için 15 dakika dolandıran yönlendirme tabelalarını yidiğim, infografiğine kurban başkent terminalidir.
  7. ankara'da mısın? kalacak yerin mi yok? paran mı bitti? işte aklına gelmesi gereken ilk yer burasıdır. hiç kimseyi bir daha belki de hiç göremeyeceksin. her insan ayrı bir nota sanki ve sen...
    maestro
    yok
  8. ankaradaki ilk senemde ankarada en sevdiğim yerdi: aşti giden yolcu katı.
    5 yıl sonunda ayrılırken de aynı yerden nefret ettim ve şimdi gelen yolcu katına gidebilmek için yıllık izin bekliyorum.

    bir de terminalin adı olduğunu anlamam uzun sürdü.
    ilk gidişimde otobüste host soruyor aştide mi inceksiniz ben ısrar ediyorum terminal diye. açıklama da yapmadı adam. ancak inince öğrendim.

    he bir de önemli ayrıntı öğrendim sonraları: aşti içerisinde çığırtkanlara itibar etmeyiniz.
  9. çooook uzun zamandır gelmemişim buraya. bu seferde bana kalsa arabayla gidecektim. tek başına uzun yol olmaz dediler diye otobüs bileti aldım.

    öncelikle aştiye girer girmez iğrenç bi koku başlıyor. tarif etmem imkansızzzz. her yer kokuyo. otobüslerin olduğu açık alana çıktım, insanlardan otobüslerden uzaklaştım kokuda hiç azalma olmadı. her yeremi işemişler bu nedir yaa...

    ayrıca etraftaki tipler hangi ülkeden olduğu bilinmeyen tuhaf insanlar. her an herşeyi yapacak gibi duruyorlar.

    girişte xray koymuşlar. iki güvenlik muhabbet ediyo. kimse makinaya çanta koymuyor. bi ben geçirdim çantamı.

    bileti internetten aldım. burda gişeye geldim bastırcam elime alcam. neymiş bi saat kala çıktı alınıyomuş. ne alaka bi düğmeye bascaksın dedim. sistem vermiyo dedi. siz gidin bi saat kala gelin dedi. 7 dk var bekledim. dolandım geri geldim. siz bize niye güvenmiyorsunuz diye atarlanmaya kalktı. senle bi alakası yok ben pimpirikliyim (suratımdaki ifade hiç atar yapma deliye bağlarım susturamazsın) dedim. baktı arıza yapcak gibi duruyorum verdi bileti.

    kısacası aşti iğrenç bi yer olmuş. ayrıca güvenlik flnda hiç yok ortalarda. elini kolunu sallayan geliyo gidiyo.

    otobüs rötar yapmış bide. nerdeyse vazgeçicem yaa
  10. kanalizasyonu olup olmadıgı şüpheli yer. hayır bu sevgilisini uğurlayanlar veda moduna girmesinler diye özel sprey kullanıyorlar sanırsınız. bir an once otobüs kalksın da bitsin bu eziyet modundadır giden de kalan da. o merdivenlere oturup o korkulukları tutan insanlar var arkadaş. ayrıca sürekli işleyen bir mekanda otobüs ve ankaray neden belli bi saate kadar çalışır onu da anlamak güç.