1. inanislarin cok cok otesinde bir mabed. ilk defa constants tarafindan yaptirilip, 15 ekim 360 tarihinde ibadete acilmistir. ilk hali kagir duvarli ve ahsap catilidir. zamanin diger kiliselerine olan heybetinden mutevellit "buyuk kilise" anlamina gelen "megali ekklisia" olarak isimlendirilmistir. teslis inancinin uclemesindeki tanri'ya ovgu olsun diye isa mesih''e atfedilen "tanri'nin oglu" anlamina gelen "thea sofia" ismiyse zaman icerisinde donuserek ayasofya (aya, saint gibi terimlerle de anilmakta) ismini almistir.

    thea sofia 404'te cikan bir ayaklanmada halk tarafindan yakilinca; imparator ll. theodisios tarafindan, mimar raffinos tarafindan ikinci defa 416'da tekrar ibadete acildi.

    532 kis aylarinda cikan bir ayaklanmada bu defa dumduz edildi. bu defa imparatator justinyen, tahtini kurtarabilmenin vermis oldugu sevkle bu defa mimar izidoros ve matematikci anthemius'a yaptirtti. ic suslemeleri, sutunlar gibi gorsellik ve saglamlik tasiyan ogeler; efes, belkis ( akp oraya baraj yapti, dunya ayaga kalkti ama nafile. urfa / birecik yakinlarinda), kizikos ve baalbek gibi sehirlerin antik ve saheser mozaikleriyle susletti.

    latinlerin istanbul'u yagma donemlerinde (1200'ler) soyuldu. tum degerli madenler ve taslar calindi. 1346'da tekrar bir kismi coktu kubbesinin buyuk bir kismi. parasizliktan 1354'e kadar enkaz kaldigi ve halka ekstra vergiler yuklenerek finansman bulundugu soylenmekte ise; bir sekilde tamir edildi ve fatih istanbul'u alana kadar kendisini muhafaza etti.

    fatih, mihrabi dogudan kibleye cevirtti. ikonalar kapatilmadi ve ilk cuma namazini kildi. kapatilan ikonlarin 1/4'in oldugu bilinir; fakat digerlerine nedense dokundurtmamistir. 7 dil bilen, sair, maresal (girdigi hicbir savasi kaybetmeyen tek hukumdardir), entelektuel olmasiyla beraber, gaddarligi, sertligiyle dunyaya nam salan bir insanin bu davranislari ilginctir.

    en buyuk tadilat ll. abdulhamid tarafindan 1 dakika suren ve sehri yerlebir eden buyuk depremden sonra yapilmistir. aslinda bugunku cehresine kavustugu gundur.

    atatürk 1935 yilinda, bu mabedi bakanlar kurulu karariyla muzeye cevirtmistir.

    hala aciktir cami ve muze olarak. namaz kilmak isteyenler, padisah mahfilinde kilabiliyorlar. 24 saat hatim indiriliyor.

    meydanin tam karsininda ise mimar sinan'in ciragi sedefkar mehmet aga'nin insa ettigi devasa; ll. ahmet'in yaptirttigi gibi koca sultanahmet camii durmaktadir.

    gunumuzde siyasi semboldur. soylu ve ihtisamlidir. ayakci yobaz takimin hristiyanliga karsi psikolojik ustunlugu ele gecirmeye calistigi ve sembolize etmeye calistigi bir mekandir.

    bir de su var. kapalicarsi, ayasofya'nin vakfiyesidir. oradan gelen gelirler ayasofya icin kullanilacaktir serhi koydurmustur. peki ozel mulkiyet ne zaman baslamistir?

    adnan menderes

    ek: su yaziyi neredeyse 1 saatte yazdim. mobilden girince otomatik olarak taslak olarak kaydetmiyor. bu islere bakan arkadas veya moderator neyse; bakin lan!
  2. kadir gecesi programi ile icerisinde ezan okunan ve daha once fetih kutlamalari ile meydaninda namaz kilinan muze. durum ile ilgili olarak dun yunanistan unesco'ya bir cagrida bulunmus. kaynak.

    ibadete acilmasi ile ilgili cok buyuk bir kamuoyu var ve gercek anlamda ibadete acilirsa cok taraftar toplanabilir. hemen hemen idamin gelmesi ile benzer etki yaratir bir kitle uzerinde.

    ama neden bu kadar onemli ben cozemiyorum. hosgoru dini(!) nasil gider de baska bir dinin en onemli ibadethanesini camiye cevirir? endusluslere ait camilerin kiliseye cevrildigi argumani ile onlar yapiyorsa biz de yapariz mantigi guduluyor. ee hani sen hosgoru diniydin? diger ilahi dinlerden bu ayrim ile one cikardin?

    neyse cok polemige girmemek lazim ama muze kalmasi herkes icin iyi olacaktir. iki adim ilerisindeki devasa camiye ayak kokusundan girilmiyor. bu olumsuzluklarin onune gecilmeli. ayasofya cami olsa ne olur kilise olsa ne olur. yilda toplasan 10 gun dolduramaz cemaat orayi su hali ile daha cok ziyaretci cekiyor.

    Edit: bu girdi bir dusunce savunmasi degil sadece gozlem aktarmasidir. Ayak kokusu ile neyi savunacam. Dini mekan uzerinden politik guc gostermek dinin geregiyse bilemem. Gercek sen kabul ettigin kadar gercektir. Devletin bekasi icin kardes katli de bir gercektir kimine gore. Unesco kultur mirasi da bir gercektir. Birilerinin ne kadar hosgorulu oldugu uzerinden savunma yapiliyirsa benim ayak kokusu gozlemim de bir gercektir ama savunma degil.
  3. beş vakit namaz kılan imam hatip mezunu bir bireyin yorumunu aktarıyorum bu konu hakkında kendisi ile tartışmaya giren başka bir mümine verdiği cevap: "sabah namazında diğer camileri doldurun da ayasofya düşünülür." sabah namazları türkiye genelinde camiler bomboş ama gel gör ki ayasofya ayasofya görende sanki namaz kılacak başka cami yok sanar.
    ve cami olursa girişler beleş gerisini siz düşünün.
  4. o çözümlemeye gelene kadar türkçe öğrenelim dedirtendir.
  5. sürekli mistisizmle açıklanmaya çalışılan bir yapı olsa da, bugüne kadar gelmesinin en önemli sebeplerinden birisi de o dönemin bilimadamları tarafından hesaplanıp yapılmasıdır.

    tabii dönem dönem yapılan restorasyonlar da bunda etkilidir.
  6. yaşanmışlık kokuyor. daha önce içinde bulunanları hapsettiğine dair belirtiler, görmesini bilen gözlerin önüne seriliyor adeta. sadece görmesini bilen gözlerin önüne. istanbul gibi kirli olan ve kokuşmuşluğu her zerresinde taşıyan(kişilerden ötürü) bir şehri çekilir kılan kadim duraklardan sadece biri.

    kültürlerin bileşimi. sanat olarak adlandırdığımız ürünlerin birçoğunun günümüze - yıpranmış olsa da -
    ulaşması, fikrime göre mucizevi bir durum. farklı perspektiften bakankarın farklı inançlara sahip olanların bu değerlere - kısmen de olsa - sahip çıkmaları göz yaşartacak cinsten bir hal.

    kişinin ayağını bastığı yere geçmişte yaşayan birinin daha basmış olması hazların doruk noktası ki ayasofya bu tabirin tıpa tıp "aynası". geçmişte o motifleri işleyen kişilerin saiklerini anlamak ve hissetmek, yüreğinde özümsemek işlerin en estetiği.

    geçmişin dokusunu - hiçbir mirasın bekçisi olmadan - iliklerinize kadar çekmenin mekanı. kedilerle göz göze gelmenin, güvercinlerin kanat çırpışlarına eklenen çan seslerinin ve ilahilerin ve ezanların hoş ezgilerini harmanlayıp bedenden içre duyumsamanın
    mekanı.
  7. "halvdan buradaydı" yazıyormuş.
  8. kiliseyi camiye çeviren din değil, o dine mensup bir padişahtır ve elbette bazı gerekçeleri vardır.

    -ayasofya'nın önemi ne?

    ayasofya istanbul'un simgesidir. ayasofya'nın kiliseden camiye çevrilmesi dini boyutundan çok siyasi olarak verilen bir mesajdır. doğu roma'nın çöküşünün cümle aleme ispatlanmasıdır.

    -gelelim hoşgörü konusuna..

    fatih sultan mehmed'in fetihten sonra galata halkına verdiği ahidnameyi bırakıyorum şuraya.

    “ben ulu padişâh ve ulu şehinşâh sultan muhammed hân bin sultân murâd'ım. yemin ederim ki, yeri göğü yaradan perverdiğar hakkı içün ve hazret-i resûlün-aley'is-salâtü ve's-selâm-pâk, münevver, mutahhar ruhu içün ve yedi mushaf hakkı içün ve yüz yirmi dörtbin peygamberler hakkı içün, dedem ruhîçün ve babam ruhîçün, benim başım içün ve oğlanlarım başîçün, kılıç hakkîçün, şimdiki hâlde galata'nın halkı ve merdüm-zâdeleri atebe-i ulyâma dostluk içün balaban pravizin ve markizoh frenku ve tercümanları nikoroz baluğu ile kal'a-i mezkûrenin miftâhın gönderüb bana kul olmağa itâat ve inkıyâd göstermişler. ben dahi;

    1. kabul eyledim ki, kendülerin âyinleri ve erkânları ne vechile câri ola-gelirse, yine ol üslûb üzere âdetlerin ve erkânların yerine getüreler. ben dahi üzerlerine varub kal'alarını yıkub harâb etmeyem.

    2. buyurdum ki, kendülerin malları ve rızıkları ve mülkleri ve mahzenleri ve bağları ve değirmenleri ve gemileri ve sandalları ve bilcümle metâ'ları ve avretleri ve oğlancıkları ve kulları ve câriyeleri kendülerin ellerinde mukarrer ola, müte'ârız olmayam ve üşendirmeyem.

    3. anlar dahi rençberlik edeler. gayrı memleketlerim gibi deryâdan ve kur’adan sefer edeler, kimesne mâni ve müzâhim olmaya, mu'âf ve müsellem olalar.

    4. ben dahi üzerlerine harâc vaz’ edem, sâl be-sâl edâ edeler gayrılar gibi. ve ben dahi bunların üzerlerinde nazar-ı şerifim dirîğ buyurmayub koruyam gayrı memleketlerim gibi.

    5. ve kiliseleri ellerinde ola, okuyalar âyinlerince. ammâ çan ve nâkûs çalmayalar. ve kiliselerin alub mescid etmeyem. bunlar dahi yeni kilise yapmayalar.

    6. ve ceneviz bâzirgânları deryâdan ve kurudan rençberlik edüb geleler ve gideler. gümrüklerin âdet üzere vereler. anlara kimesne te'addî etmeye.

    7. ve buyurdum ki, yeniçeriliğe oğlan almayam ve bir kâfiri rızâsı olmadan müslüman etmeyeler ve kendüleri aralarında kimi ihtiyâr ederlerse maslahatları içün kethüdâ nasbedeler.

    8. ve buyurdum ki, evlerine doğancı ve kul konmaya ve kal'a-i mezkûre halkı ve bâzirgânları angaryadan mu'âf ve müsellem olalar.

    şöyle bileler, alâmet-i şerife i'timâd kılalar."

    (5. maddeyi okursanız şayet, ayasofya'nın diğer kiliselerden ayrı tutulduğunu, fethin simgesi olarak değerlendirildiğini anlayabilirsiniz)

    -müze olarak mı kalmalı?

    valla onu bilemiyorum ama "2 adım ötesindeki camiye ayak kokusundan girilemiyor, bu nedenle müze olarak kalmalı" şeklinde bir savunma komik kaçıyor.

    edit: efendim yine ad hominemin kralı yapılmış. arkadaş yazdıklarıma cevaben demiş ki “dini mekan üzerinden politik güç gösterisi yapmak dinin gereği mi?” halbuki ben tam tersini söylemiştim. kilisenin camiye çevrilmesi dini değil, siyasi bir olaydır. benim bunu dinin gereği olarak söylediğimi de nereden çıkarttın? aksine alakası olmadığını savunuyorum. ayasofya doğu roma’nın simgesidir. istanbul fethedildiğinde doğu roma’nın bittiğini, osmanoğulları’nın artık tarih sahnesine çıktığını ilan etmek amacıyla ayasofya cami yapılmıştır. yani islam dinin gereği değildir, müslüman bir padişahın yaptığı siyasi bir harekettir. istanbul’daki diğer birçok kiliseye dokunulmamıştır çünkü onların simgesel bir değer yoktur. e iyi o zaman senin mantığına göre ii.mehmet’in yaptığı tüm hareketleri islam’a bağlayalım? stalin ateistti, o zaman yaptığı her şey ateizmi bağlar öyle mi yani? churcill hıristiyandı, o zaman savaş bitmesine rağmen berlin’i bombalatması hıristiyanlığının gereğidir öyle mi? dinin kurallarını fatih sultan mehmet mi belirliyor da onun üzerinden hoşgörü falan diye sayıklıyorsun?

    gelelim diğer ad homineme. ayasofya ve kardeş katli meselesini nasıl bağdaştırdın anlayamadım açıkçası. ben ayasofya’nın cami yapılmasının doğru olduğunu savunmuyorum ki :) ben sadece bunun tarihi gerekçelerini (siyasi mi dini mi) açıkladım. yazdıklarımdan “ayasofya cami yapıldı çok iyi oldu” gibi bir anlam çıkarabilmek için ciddi şekilde anlam karmaşası yaşamış olman lazım.

    kardeş katli demişsin. neden bu olaydan bahsettiğini anlamasam da madem bahsetmişsin iki kelam edeyim. ben tarihi olayları değerlendirirken taraf tutmam, sadece gerekçeleri anlamaya çalışırım. kardeş katli meselesi dinin siyasete alet edilmesidir. dinen yanlıştır, padişah tarafından siyaseten doğru olduğu düşünülmüştür. tepki çekmemek için de “devletin bekasını korumak” diye bir altyapı(kanun ve fetva) hazırlanmıştır. makyavelist bir hamledir. sonuç alınmış mıdır? belki fatih döneminde alınmıştır ancak sonrası için çok ciddi sıkıntılar oluşturduğu aşikar. “devletin bekası” diye yapılan her şeye doğru demek benim yapıma uygun değil. gerçi konumuz da bu değildi zaten.

    son konuya da cevap verelim o zaman. müze olarak kalması herkes için en iyi seçenekmiş. kim bu herkes mesela? bu nasıl bir genelleme? aralarında seküler tarihçilerin de bulunduğu bazı isimler, simgesel değerinden ötürü tekrardan camiye çevrilsin diyor mesela. bak yine siyasi bir nedenden bahsediyorum farkındaysan? yok efendim cami cemaati orayı dolduramazmış, yok ayak kokusuymuş. sen olayı hiç anlamamışsın ki. türkiye’nin en büyük camisi adana’dadır. sabancı’nın katkılarıyla yapılmıştır. sence sabancı bu camiyi yaptırırken insanların orayı dolduramayacağını bilmiyor muydu? insanlar namaz kılacak yer bulamıyor diye mi bu camiyi yaptırdı? seni biraz şaşırtacak galiba ama hayır güzel kardeşim. adana’nın ve türkiye’nin en önemli simgelerinden birinde artık sabancı ismi var. doğruluğunu/yanlışlığını konuşmuyorum. umarım anlatabilmişimdir.
  9. Yabancılar hagia sophia derler. müze olarak hizmet veriyor ve Ben diyeyim 20, siz deyin 30 yıldır restorasyonda ama ziyarete açık. Uzun uzun anlatmaya gerek yok giderseniz görürsünüz ki İçerisinde hem kiliselere hem de camilere özgü bir çok farklı şeyi aynı anda görebilirsiniz. şu kadarını söyleyeyim duvarda bir yerde arapça allah yazar, biraz ilerisinde kucağında isa'yla meryem. İçinde yaşayan bir kedi bile var.

    Amme hizmeti, ben çektim^:Swh^

    Amme hizmeti-2

    Amme hizmeti-3

    Ayasofya'dan Sultanahmet camisi