• izledim
    • izliyorum
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (9.39)
battlestar galactica
miğferlerindeki bir sağa bir sola hareket eden ışıkla bilimkurgu tarihinin unutulmazları arasında yerini alan saylonlar geri dönüyor. üstelik kendilerini geliştirmiş olarak. artık, insanlardan ayırt edilemeyen yepyeni modelleri de var. ve bir kez daha uzayın uzak bir köşesindeki insan kolonilerini yıkıma uğratıyor, savaş yıldızı galactica ve yanındaki irili ufaklı gemilerden oluşan filonun peşine düşüyorlar.


  1. orijinali 1978 yılında sadece bir sezon boyunca yayınlanan ve daha sonra 2003 yılında tekrar canlandırılan bilim kurgu uzay dizisi.

    yaratıcısı glen a. larson, 12 kişilik konsey, insanlığın kayıp 13'üncü kabilesi, 12 koloni ve kolob'dan esinlenen kobol gezegeni gibi mormonizmden unsurlar kattığı dizi fikriyle, hollywood'da yıllarca mali destek arar. nihayet 1977 yılında star wars'un gişedeki başarısıyla aradığı destekçileri bulmayı başarır.

    Larson, 3 saatlik bir pilot filmin peşinden, iki 2 saatlik film daha yapmayı planlar ancak abc iki film yerine haftalık dizi yapmaya karar verir. yayınlanan 17 bölümün ardından, düşen izleme oranları ve artan bütçe nedeniyle dizi nisan 1979'da iptal edilir.

    https://www.imdb.com/title/tt0077215/?ref_=ttpl_pl_tt

    başrollerinde adama rolünde lorne greene, apollo rolünde richard hatch ve starbuck rolünde dirk benedict olan dizide, başta bahsettiğim gibi mormonizm'den birçok unsur vardı. ancak esinlenmeler sadece bununla sınırlı değildi. karakter isimlerinden belli olduğu gibi eski mitolojiler, çok tanrılı ve tek tanrılı dinlerden de ve astrolojiden esinlenilmişti.

    konusu kısaca şöyleydi: 9 koloniler, saylonlar olarak bilinen sibernetik ırkla yüz yıllardır savaş halindedir. saylonların tek amacı insanlığı yok etmektir. savaşta nihayet bir ateşkes anlaşması imzalanması noktasına gelinmiştir. ancak savaş yıldızı galactica'nın komutanı adama saylonların ateşkese sadık kalacaklarından şüphelidir ve şüphelerini teyit etmek için uzaya gizli devriyeler gönderir. adama haklıdır. saylon armadası yakın bir gezegende saldırmayı bekliyordur ve saldırırlar. koloni filosunun çoğu yok olmuştur. geriye sadece galactica kalmıştır. saylonlar diğer büyük kolonilere de saldırır. büyük şehirlerin hepsi yok olur. galactica geriye kalan tüm gemileri toplar ve kaçar. artık insanoğlunun hayatta kalabileceği ve saylonlardan kaçıp sığınabileceği yeni bir dünya bulmaktır.

    abc 1979'un sonbaharında diziyi devam ettirmek için, filonun dünya'ya gelişini konu alan yeni bir film ve dizi yapmaya karar verir. ancak masrafları kısmak için dizinin dünya'da geçmesine zorlaması ve orijinal kadronun çoğunun katılmaması, izleyiciler tarafından hoş karşılanmaz ve galactica 1980 adı verilen bu yeni dizi de, iki saatlik bir filmin ardından gelen 10 bölümden sonra iptal edilir.

    düşük reytingler yüzünden iptal edilmesine rağmen dizi hızla kült statüsüne ulaştı. ve yıllar içinde diziyi yeniden canlandırma teşebbüsleri oldu. ancak 2003'e kadar hiçbiri başarılı olamadı. 2003'te universal television 3 saatlik bir mini dizi çekmeye karar verir ve mini dizinin başarısı üzerine sci-fi kanalı haftalık dizi olarak devam etmesi için yeşil ışık yakar. adama rolünü edward james olmos üstlenirken, orijinal dizide erkek olan starbuck ve boomer rollerini yeni dizide kadınlar üstlenir. bu sefer starbuck'ı katee sackhoff ve boomer'ı grace park canlandırıyordur.

    https://www.imdb.com/title/tt0407362/?ref_=nv_sr_1

    bu sefer insanoğlu 12 koloni denilen bir grup gezegende yaşıyordur ve geçmişte kendi yarattıkları saylonlarla savaşmıştır. ateşkesin ardından saylonlar kendi yollarına giderler. ancak 50 yıl sonra tekrar ortaya çıkar ve 12 koloniye saldırırlar. insanoğlundan geriye kalan 50 bin kişiden oluşan filo, galactica'nın önderliğinde bir kez daha kaçmaya başlar. amaç efsanelere konu olan 13'üncü koloninin olduğu dünya'yı bulup, oraya sığınmaktır. ancak yolda onları çok büyük sürprizler beklemektedir. saylonlar, eski saylonlar değildir artık. çok daha azılı bir düşman haline gelmişlerdir.

    4 sezon sonra 2009'da sona eren bu yeniden yapımda, din unsurları daha da çok daha büyük bir rol oynuyordu. spoiler vermemek için bu konuya daha fazla girmeyeceğim ama ilgilenenler için bir incelemesi şurada:

    https://www.beliefnet.com/entertainment/movies/2005/05/born-again-battlestar.aspx?

    yeni battlestar galactica 4 sezon yayınlanmasına rağmen, tüm zamanların en iyi dizilerinden biri olmayı başardı. bilim kurgu kalitesi, insanoğlunun, savaşa, siyasete, kültüre ve dine bakış açısına ışık tutan göndermeleriyle, eleştirmenlerden olumlu notlar aldı. geriye dönüp bir daha izlediğinizde, aralarda bıraktıkları ipuçlarının, şaşırtıcı finalin sinyallerini verdiğini görüyorsunuz.

    kısacası, çekimleri, hikayesi, oyuncuları ve müzikleriyle efsaneler arasına girmiş bir dizidir. ^:so say we all^

    orijinal kadro

    yeni kadro
  2. şahane bir bilim kurgu dizisi. şimdi battlestar diyince, galaktik diyince, efendim bilim kurgu da diyince akla ışınlar, roketler falan gelir ama ilgisi yok. battlestar galactica, olayı çok farklı bir yerden ele alıyor. neyse baştan alayım.

    klasik bir robot isyanı hikayesi ile başlıyoruz. cyclonlar ve insanlar bolca savaşmış akabinde barış imzalamışlardır. insanlar barış ne güzel hey hey diye günlerini gün ederken cyclonlar güç toplamış ve ani bir saldırı ile tüm insan hedefleri vurmuştur.

    teknolojisi eskidiği için müzeye çevrilmekte olan yıldız gemisi galactica, cyclonların savunma güçlerini kilitleyen siber saldırısından etkilenmez. apar topar topladığı insanlar ile uzaya açılır. sayıyı tam hatırlamıyorum ama sanırım 49 bindi, geriye kalan 49 bin insan ile uzaya açılır ve kaçmaya başlar.

    insan ırkının sonu gelmiş gibi görünmektedir ancak bir umut vardır. o da ataların toprakları olarak bilinen ancak büyük ihtimalle sadece efsaneden ibaret olan dünya gezegenini bulmaktır.

    battlestar galactica'yı özel yapan, farklı yapan, oturup uzay savaşları anlatmak yerine, böyle bir durumda insanların siyasi, sosyal ve dini reaksiyonlarını ele almaktır. 49 bin de kalsak insanın nihayetinde insan olduğunu, iktidar mücadelesini, hırsı görürüz. tabii cyclonlar da boş durmamaktadır.

    izleyin, izletin.
  3. madde 1- battlestar galactica sezon bölümleri, mini serileri, filmleri, müzikleri ve sair tüm ögeleriyle bölünmez bir bütündür.

    madde 2- bsg , tüm dizi ve filmlerden öte, ayrı ve sarsılmaz bir yere sahip, kişisel tarihimin gelmiş ve geçecek en başarılı sanat eserleri arasındadır.

    madde 3- ilk üç madde değiştirilemez; değiştirilmesi, teklif dahi edilemez.

    so say we all!..

    - bsg Main Title

    - Prologue

    - Battlestar Sonatica

    - The Sense Of Six

    - Baltar's Dream

    - The Shape of Things to Come

    - Prelude to War

    - So Much Life

    - Worthy of Survival

    - Kara Remembers

    - All Along The Watchtower

    - Passacaglia

    !---- spoiler ----!



    !---- spoiler ----!
  4. 1978 yapımı olanı trt ekranlarında izlemiştim. birdenbire bitivermiş ve türün meraklılarını üzmüştü.
    2003 yılında çekilen diziyi ise bir kaç yıl önce izledim. ilk diziyle hemen hemen hiç alakası olmamakla birlikte çok daha iyiydi.
    dizide insanların olimpos panteonuna benzer bir külte tapması buna karşılık cylonların daha belirsiz, bugünün semavi dinlerinin tanrısına benzer bir tek tanrı inancı olması çok ilginç geldi izlerken.
  5. en sevdiğim karakter starbuck'tı ya da kim bilir aklımda en iyi kalmış isim. o eski diziler nerede diyeceğim çok klişe olacak ama hakikaten de dört gözle yeni bölümünü beklediğim dizilerden biriydi.
  6. bilim kurgu değil de, soap opera kavramından türetilmiş bir "space opera" tanımı yapılabilir muhtemelen.

    sadece bilim kurgu diyerek meseleyi kapatmak, yetersizdir yani. din, tanrı, mitoloji vb. bir çok noktaya dokunan hikaye akışı nedeniyle, izlediğim en iyi üç - beş dizi arasında tepelere atarım kendisini. mini seriyi cnbc-e 'de izlediğimi dün gibi hatırlıyorum, ki 13 sene geçmiş üzerinden. o iki bölüm, dizinin kendisinden de kat be kat iyidir ve muhtemelen popüler dizi tarihinin en etkileyici işlerinden de birisidir.

    arkasından gelen (bkz: caprica) ile, özlem diner sandık ama yok, onun gibisi gelmedi bir daha.