• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (8.45)
bir zamanlar anadolu'da - nuri bilge ceylan
kasabalarda hayat, bozkırın ortasında sürdürülen yolculuklara benzer. her tepenin ardında "yeni ve farklı bir şey" çıkacakmış duygusu, ama her zaman birbirine benzeyen, incelen, kıvrılan, kaybolan veya uzayan tekdüze yollar...


  1. nuri bilge hep eleştirilirdi senaryolarında diyalog çok az diye. bu film tüm bu eleştirilere tokat gibi bir cevaptır. özellikle o köy muhtarının olduğu sahne diyalog nasıl yazılır? nasıl sırıtmaz? sorularının cevabını verir. bir diğer sevdiğim şey ise özel bir sinematografik öge olan elma sahnesi.
  2. ne polisler, ne katiller ne de maktül. bu filmin ana karakteri savcının hayatı, sanki onu canlandıranilmek adına bir film yapılmış.
  3. muhteşem bir gerçekçiliğe sahip olan başyapıttır. izleyen herkesi muhtarın sofrasına oturtmuştur. yine herkese elma metaforunda kaderine kapılmış giden kendini hatırlatmıştır. yalnızca filmi değil sahne arkalarını dahi tekrar tekrar izletir.
  4. her sahnesinde küçücük bir detaydan büyük hikayeler okunabilecek, müthiş bir nbc filmidir. kesinlikle yalnız başına izlenmeli ve detaylara odaklanılmalıdır. filmin az ve öz diyaloglarına yedirilmiş çeşitli duygular silsilesi ile oyuncuların yansıttığı gerçeklik birleşince de nuri bilge'nin bu işi ne kadar iyi yaptığı konusu kafada daha bir netleşiyor.
  5. daha önce de çok yazıldığı gibi mükemmel bir anadolu portresi. izlemeyenlere tek söyleyeceğim kesinlikle izlemeleri gerektiği.

    bu entry'nin hedef kitlesi ise bu filmi izlemiş kişiler. youtube'da gördüğüm making of once upon a time in anatolia videolarını çok beğendim ve benim hem filme, hem nuri bilge ceylan'a, hem de yönetmenliğe olan bakış açımı değiştirdi. ben de bunları herkes izlesin diye buraya koymaya karar verdim.

    intihar konuşmaları
    muhtar'ın odası
    hastane kapısı
    muhtar'ın kızı
    otopsi
    cesedin bulunması
    cesedin taşınması
    araba sahneleri
    savcı'nın son sahnesi
    muhtar'ın bahçesi
    hastanedeki kalabalık
  6. nuri bilge ceylan'ın kuşkusuz en sevdiğim ve bence uzak ara en iyi filmidir. yabancı basın tarafından başyapıt sıfatıyla anılan film için yapılan tek eleştiri filmin süresi üzerineydi. (157dk) fakat nuri bilge ceylan bir röportajında "nasıl ki bir roman 600 sayfa olabiliyorsa, ben de bilinçli bir şekilde hikayemi bu kadar uzun tutabilmek istedim, pişman olduğum, atmak istediğim tek bir kare bile yok" demiştir. iyi ki de tek bir kare bile atmamış.
  7. hakkında günlerce konuşabilir tespit yapabiliriz lakin insanlaea zulme gerek yok.

    bu mevzu taaa adem ile havva'ya oradan da habil ile kabil'e dayanır. çünkü mesele ölen ile öldüren ve diğerlerinin tepkileridir.

    jandarmanın kilometre hesabı, polisin iki günlük sakalı ve katili darmaduman eden evde ki kız.

    muhtarın derdi, savcının itiraf edemedikleri ve doktorun sıkılganlığı.

    bozkır anadolu.

    nuri bilge ceylan'ın sinema tarihimiz için oldukça önemli olan filmi.
  8. bozkır filmini 3 saate yakın izlettirmeyi başarmış çok başarılı bir nuri bilge ceylan filmi.
    film bitti ama bendeki izleri bitmedi,
    bundan sonrası için bir devam filmi olması gerekiyor sanki, devam filmi derken filmde ki eksik kareleri tamamlamak adına bir nevi flashbacklerle dolu ikinci bir film olsa şüphesiz ki başarılı olacaktır.

    !---- spoiler ----!

    cinayetin işlenis sekli, doktorun hayattan elini eteğini çekmesi, gecmişi ve depresif halinin nedenleri, savcının karısını intihara sürükleyen nedenler, ilk akla gelen eksik parçalar. birde muhtarın evinde sofraya oturduklarında komiser naci tebessüm ettirmiştir.
    -yalnız et on numara olmuş onu diyim.

    !---- spoiler ----!
  9. muhtar rolünde oynayan ercan kesal doktorluk yapmıştır filmin çekildiği yerde (keskin) ayrıca anılarını da peri gazozu (bkz: peri gazozu) adlı öykü kitabında toplamıştır. nuri bilge ceylan ın o gri , koyu planları ile bozkırın gerçek yüğnü görüyoruz. soğuk ve sert
  10. nuri bilge'nin western ögeleriyle bezediği yol filmi.

    - kasaba meydanında ama'sız yuvarlanan yalnız bidon
    - texas'ın sepya ovalarında yola vuran şerifin at katarı vs anadolu'nun yeşil çayırlarında meçhule yol alan yasal mermi konvoyu
    - ufukta uzanan tren ve sarı uzun otlar arasından atı üzerinde beleren şerif naci ve ekibi

    örnekler çeşitlemeye müsait. ancak genel anlamda bir zamanlar anadolu'da, maskülen kuralları belli western evrenindeki fiziksel şiddeti psikolojik düzlemde ikame eder. gerek ikili (duello) gerekse kitlesel çatışmalarda.

    her iki örnekte de kadın ve erkek dünyalarının sınırları nettir ve çoğu iç içe geçmez. münasebetler güçlü, baskıcı ve kanun uygulayıcının kanundışılığa yakın yüzünde gerçekleşir. mert ile yavşak kolkoladır.