1. konformisttir. başında uçan iki uçak görüp milyonda bir de olsa "ya başıma bişey gelirse " dediğinden dünya da yansa burnuna duman kokusu gelmedikçe halinden memnundurlar. lafa gelince cumhuriyeti nasıl kurduğumuzla ilgili gözlerimizi yaşartacak bin tane örnek anlatırlar, ne kadar vatansever olduklarını anlatır, atatürk ilkelerine bağlılığı övüp bugünlere kemalizmden saptığımız için geldiğimizi anlatır dururlar. ama iş bedel ödemeye geldiğinde her şeyi kolluk kuvvetlerine bıraktıklarından kolluk kuvvetleri ne yapsa haklı görmek zorundadırlar, çünkü kurtuluş savaşı sürecinden sonra bir hak talepleri olmamıştır bu yüzden de bedel ödeme gereği duymamış sadece bedel ödetmişlerdir. milliyetçi ve gerici partileri eleştirmek mevzu bahis bile değildir ancak ülkenin ezilenlerinin hala bu profilin yanında olması düşünülemez. geçmişte ordu kemalist iken gözlerini kürtlere alevilere gayrimüslimlere yapılanlara kapattın . bugün ülkenin "bağzı" şehirlerinde yaşayacak ev bırakmadı bu gerici tayfanın ele geçirdiği ordu, "milli irade"ye bağlı ölüm timleri kuruldu, kamu kaynaklarıyla keskin nişancılar insan avladı ve örtülü ödeneklerle canlı canlı silahsız insanlar yakıldı. ve sen hala ohal diktasında önünü ilikliyorsun, neden çünkü konformistsin ve doğal olarak ilkesizsin.

    bu profil 7 haziran öncesi ve sonrası, mart seçimleri öncesi hdp konusunda yaptığı bütün eleştirileri kendisi bugün gerçekleştirmiş, hdp ise bu profilin iddia ettiği hiçbir şeyi yapmamış ilkelerinden vazgeçmemiştir. geziden beri egemen siyasetin hdp konusundaki her çarpıtmasına çanak tutarak aynı dili konuşmuşlardır. o yüzden bu seçmenlerin hepsini hdp tüzüğünü okumaya davet ediyorum, hdp nerde bu ilkesine karşı bir hareket yapmıştır bilimsel olarak anlatsınlar. hatasız bir siyaset egemenin belirlediği konjonktürde gerçekleşemez zaten ben temel bir hata var mı onu soruyorum?

    edit: gerçekten merak ettiğimden soruyorum, dinleyeceğim ve polemik aramıyorum.

    edit 2: dünün en beğenilmeyen yorumu olmuş. gurur duydum. hani biri de neden beğenmediğini tam açıklayaymış iyiymiş. mesaj atan arkadaşlara zıt veya aynı görüşte olsun teşekkür ederim, her şeye rağmen buranın güzel tarafı biraz olsun tartışma kültürü olması.
  2. ön tanım: hala yazılandan anlayacak kapasitede insanlardır. bu yüzden buraya yazıyorum

    geldiğimiz noktada barış görüşmelerinin sona erdirilmesi, kürtlere siyaset alanının daraltılması, hayatında sadece siyaset yapmış insanların içeri atılması, gazete ve televizyonların kapatılması, kürt kentlerinin boşaltılması ve bölgedeki halka yönelik özel harekatçılar eliyle savaş hukukuna aykırı şekilde kışkırtıcı eylemlerin yapılması sonrası tak gibi örgütlerin boş durmayacağını bilen bir hükümet ve onun yancısı mhp var. güç kimdeyse ölümlerin sorumlusu odur, barışı kim bozmuşsa, kim elindeki her şeyi düzeltme imkanını kullanmak yerine, bir tek kişinin kriminal geçmişinden kurtulup padişah olması için bütün ülkeyi yakmaya çalışıyorsa (bunu akpliler bile kabul ediyor) sorumlu onlardır.

    ne yazık ki çok çok üzülerek ve bu durumun tamamını lanetleyerek söylüyorum ki; kimi bu kadar sıkıştırırsan o isyan edecektir ve intikam alınandan intikam alınarak yine eski döneme dönülecek ve bu savaş bitmeyecek, tak gider başka örgüt gelir, ama herkes bilsin ki bu savaş bu şekilde asla bitmeyecek bu bilimsel bir kural nerdeyse , bizi kurtaracak olan barıştan başka bişey yok hal böyleyken ölümlerin asıl müsebbibi faşist gerici rejim ile "terörü protesto" görüşmeleri/eylemleri/açıklamaları yapmak bu seçmen profilini hiç rahatsız etmemektedir. chp bu faşist cephe ile ne 15 temmuzdan sonra ne de bugün beraber hareket etmek zorunda değil, "birlikte görünürsek birlik mesajı veriririz ve ülkeye faydası olur" dedikleri ülkenin dibini dinamitleyen bir hükümet var. kurucu ilkelerini bertaraf eden bir birlikteliğin içinde olmak zorunda değil, geldiğimiz noktanın hükümetin yanlış politikaları olduğunu anlatması zor bir seçmen profili de yok aslında.

    tak gibi örgütlerin nasıl hareket ettiğini neler yapabileceğini, nerede durup nerede uyanacağını devlet çok iyi biliyor. devlet kendini tak'a göre ayarlamaz ama tak'ın barış görüşmeleri sürecinde bir harekete girişmedikleri de bilinen bir konu. daha çok kan döküldükçe daha çok "geldik yoktunuz" ,"türksen övün, değilsen itaat et", "aşk bodrumda yaşanır" gibi yazılamalar yapılır. sokakta çocuklar keskin nişancılarla vurulur, sağ yakalananlar ölü çıkar karakollardan, siviller bodrumlarda yakılır, cenazelerin sokaktan alınmasına bile izin verilmez, ölü kadınların bedenleri teşhir edilir. ve sonuçta kendini patlatmaktan çekinmeyecek binlerce insan tak gibi örgütleri oluşturur, bu sosyolojik bir gerçektir benim fikrim değildir bu profile tavsiyem son günlerdeki yakınlaşmalara tepki koymalarıdır.