1. -olağanüstü kadro ve büyük oyunculuk örnekleri ile dolu yeditepe istanbul.

    -saf komedi ve yusuf güdük fenomeni ile yedi numara.

    -monte cristo kontu uyarlaması olsa da tuncel kurtiz efsanesi ile ezel.

    -sistemi ve düzeni yerden yere vuran ankara efsanesi behzat ç.
  2. şüphesiz ki yeditepe istanbul'dur. oyuncuları, senaryosu, aforizmalarıyla hala aklımda. herkesin feylesof olduğu bir kenar mahalle trajedisidir, bizden olan insanların hikayesini bize anlatır, buğulu gözlerle izlersiniz. bir de çok özlersiniz ah'lar ederek. ayrıca gelmiş geçmiş tüm dizilerin içinde dil kullanımı en iyi olan türk dizisiydi.

    ikinci bahar var sonra, memoli'yi nasıl ittirmişti ama sahneden. kadın karakterlerin hepsi inanılmaz baskın ve güzellerdi, afet-i devran'ı unutmak ne mümkün. en güzel yanı, yapay olmamasıydı sanırım birçok kaliteli türk dizisinin aksine; zerre abartı, samimiyetsizlik, televizyon yapımı olmanın getirdiği etkileyici olma zorunluluğu...zerresi yoktu. samatya'da yaşamayı istetirdi hep.

    çemberimde gül oya var bir de son olarak. cuma akşamlarını iple çekerdik, salya sümük ağlamayı beklerdik. o zamanlar çok farkında değilmişim ama inanılmaz müzikleri varmış, dizileri müziklerden mahrum bırakan bugünkü saçma dizilerin aksine. ah zarifem, ah!

    yazarken tekrar izlemek istedim hepsini, true detectivemiş peh.
  3. kesinlikle güneşin kızları değildir ama 10 bölümdür izliyorum biri beni tokatlasın
  4. yeditepe istanbul
  5. ezel
    çemberimde gül oya
    leyla ile mecnun
    beş kardeş

    özellikle "ezel" ve "çemberimde gül oya" dizilerinde sıklıkla kullanılan geriye dönüş tekniğine bayılırım.

    leyla ve mecnun diziler üstüdür kanımca. "o gemi mutlaka bir gün gelecek" diye haykırasım geliyor.
  6. behzat ç.
    ee