1. sevgilim;

    bak ben sana eski demeye bile kıyamazken insanlar neler söylüyor gidenlerin ardından. sanki bir zamanlar onu en mutlu eden kişi o değilmiş gibi. uğradıkları haksızlıklarla, söyleyemedikleri sözlerle sitem ediyorlar sevdiklerine. oysa gerçek bir aşk, mutsuzluğu da barındırmaz mı içinde?

    sabahları gözlerimi açtığımda hala seni düşünüyorsam ben sana nasıl "eski" derim? bırak konuşamadıklarımızı, anlaşamadıklarımızı iyi misin? düzenli yemek yiyiyor musun? ah sen pek bakmazsın kendine bilirim. uykuna da dikkat etmiyorsundur. gülümsemeyi ihmal etmiyorsun dimi sevgilim? günün en geç saatlerinde el ayak çekilince ne yapıyorsun? ben onu merak ediyorum işte. kalbinin en içini. her gece incinen yerlerinden şefkatle öpüyorum bilesin.

    ben şimdi sesini duyamıyorum, bir tek bana yazmıyorsun diye mi kızayım arkandan, belki başka biriyle konuşuyorsun, belki mutlu olma ihtimalin var diye mi söveyim sana, mümkün mü bu? sana aşık olurken senden gelecek her şeyi öpüp başım üstüne koyuyorum demedim mi? sözüm söz.

    eskimeyen sevgilim, canım

    iyi bak gözlerindeki usul şefkate, teslim etme onu kimseye ve hiçbir şeye...
  2. oturup da konuşamadık seninle
    düşünüp de taşınamadık doğru dürüst
    amacımızın ucuna da varmışken
    başka aşklar senin neyine

    ben seni herkeslerden
    daha daha iyi tanırım
    hem ben sana herkeslerden
    daha daha iyi bakarım
    daha daha iyi bakarım

    bandıra bandıra bandıra bandıra ye
    bandıra bandıra ye beni
    hiç doyamazsın tadıma
    bütün numaralar bende
    sen de var benim farkıma
    kalma sakın başka yerde
    ne işin var başka yerde
    bandıra bandıra ye beni
    hiç doyamazsın tadıma...
  3. kendini bulunmaz hint kumaşı sandığından, ben hayatıma devam ederken sen diğer dekorların arasında çürümeye devam ediyorsun. biraz daha anlayış gösterseydin her şey yolunda gidecekti. bir ilişki nasıl oluşturulur senden öğrenmiştim, bir ilişkinin nasıl yıkılacağını da öğreten sen oldun. yine de inşallah mutlu olursun, çünkü iyi bir insandın.
  4. sevgilim,

    hiç aklına gelir miydi bir gün eskiyeceğimiz? halbuki ne kadar da dolu yaşamıştık her şeyi, sonu hiç gelmeyecekmiş gibi.. senin heyecanınla uyuyup uyanmak ne güzel, ne tatlı şeymiş meğer. şimdiyse her yeni gün boş ve anlamsız geliyor... biliyorum zamanla her şey yoluna girecek; fakat bugünlerde zaman bile çok acımasız. sanki hiç geçmiyor gibi. hiçbir şeye merhem olmuyor gibi.
    kötü ayrılmasak da sana öfkeliyim aslında. neden biliyor musun? benim içimi dışımı bildiğin için. neler hissettiğimi kestirebildiğin için. yazdıklarım seni şaşırtmadığı için. bense hiçbir zaman senin aklından geçenleri tam olarak bilemedim. ne konuşmak istediğin diğer kızları fark ettim ne de ayrılığımızdan sonraki düşüncelerini tahmin edebildim. hep yanımda ama aynı zamanda hep uzağımdaydın. çok nadiren kalbine dokunabildiğimi hissederdim. ama o zamanlar önemsemezdim. şimdi şimdi fark ediyorum bunun seni benden uzaklaştıran bir şey olduğunu. belki sen benim hissettiğim kadar ait bile hissetmemişsindir. bak, bunu dahi bilemiyorum.
    aslında böyle sitemkar yazmak gibi bir niyetim yoktu, cümleler öyle dökülüverdi işte.
    bilmiyorum üzgün müsün. eğer öyleysen üzülme. daha önce de söylediğin gibi bir sürü sıkıntın var zaten. bir de üstüne ben eklenmek istemem.
    unutulmaz anılarımız oldu. kim bilir, belki daha çokları da olur...

    sen hep mutlu ol,
    hoşçakal sevgilim.