-
gidemeyeceğini bildigin yerlere fotoğraflardan bakarak büyürken çevredeki herkes giderek, göstererek büyür. dillerini öğrenirsin kendi çabanla hep hayaller kurarsin. büyürsün. amacın vardır hep çalışırsın. biri gelir tüm birikimini çalar. başlarsın sıfırdan ama calistikca hep acı yasarsin. dogrularini, iyi bildigin herseyi çiğneyip atarlar. tüketirler.. hep kaydırırlar ayagini.. bir yere bagli calisamazsin hiç bir zaman. aç kalirsin yine de devam edersin çünkü internetten hep daha fazlasını gorup, heyecanlaniyorsundur. ama birikmez o para denen kağıt ve gücün biter. derken seni goturecek insanlar çıkar, sana umutlar verirler. çok sevinirsin işte dersin oluyor, olacak, çok istedim olacak.. ama son anda duygu emiciler yine yaparlar ataklarını ve gidemezsin. onlar gider yıllardır görmek, hissetmek istediğin yerlere.. gözüne soka soka. onlardan da kurtulamazsin, bulundugun yerden de.. ne duygu kalır ne his.. calisamazsin artık cabalamazsin. büyüsü kaçmıştır. orası da toprak der gecersin. bulundugun karanlik 4 duvar arasında ölmeyecek kadar yemeğin vardır. o güzel ormanları, doğayı, müzeleri, insanları bilmesen de olur. kaçacak paran yoktur, para da neymiş gel diyecek kimse de yoktur konusabilecegin kimsen yoktur aslında. bu güzelim 4 duvar arasında belki biraz renk yaratirsin ve ölmeyi beklersin.