1. bu akşamki manchester maçında yine son dakikalarda kanser eden ama korktuğumu yaşatmayan canım takımım. özledik, çok özledik böyle mücadeleyi. tribünlerden bir şarkısın sen'i duyunca eskilere gittim. tüyleri diken diken enfes bir maç yaşattığın için ayrı, emenike ile sinir krizine ve kansere yakalansak da ayrı seviyorum. çocuk gibi mutluyuz be.

    son zamanlarda ihtiyacım olan mutluluğu aldım. bir sevdasın sen fenerbahçe.

    edit: ekleme.
  2. bir tane orospu çocuğu tarafından çiftliğe çevrilmiş takım. "yönetim istifa" demek için stada gelen taraftara anında paralı köpekleri anadolu gfb'yi salar, kimin ne olduğunu bilmediği yavşaklar gelir bu adamlara hesap sorar, stat müdürü gelir maça giden arkadaşımı almaya çalışır, polis gelir bu gerçekten bilet alan adamları(paralı köpek anadolu gfb beleş gelir çünkü) toplayıp stattan götürür, paralı köpekler de kalanlara dayak atar. böyle bir kulüptür artık fenerbahçe. ölmemeye yemin etmiş, doğduğu güne sıçtığım bir herif tarafından yönetiliyor. senin allah belanı versin adam. kazandığımız maçın da aldığımız puanın da amına koyayım. inşallah kalan her maçı kaybederiz. o kararı vermeyen yargıtay'ın da amına koyayım. boş oturun orada pezevenkler. bir dosya incelemek kaç senenizi aldı.

    koskoca kulübün amına koydunuz. hayattan soğuttunuz. emeği geçen herkesin allah bin belasını versin.
    ae
  3. tek bir mevki ve tek bir görev için birbirinden farkı olmayan 5 tane oyuncusu olan sıfır kadro mühendisliği, sıfır planlama eseri ve lig başlangıcına 3 gün kala değişen hocası ile bu takımın başarılı olma ihtimali yoktu zaten. üstelik devre arası transfer yaparak mevcut teknik ekibin istediği kadro da kurulabilirdi. ama esas sorun ne hoca, ne teknik ekip ne de oyuncular: bu gün görüldüğü üzere fenerbahçe spor kulübünün bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve bütün tribünleri işgal edilmiş haldedir. bu durumdan kurtulmanın ilk aşaması kangrenli parmağı kesmek, yılanın başını ezmektir; aziz yıldırım ve şürekasının gitmesi artık elzem olmuştur.

    ancak maalesef ki aziz yıldırım öyle bir bela olmuştur ki fenerbahçe'nin başına, ölmediği veya kendi isteği ile bırakmadığı sürece o koltuğu mezara götürecektir. istifa çağrılarının işe yaramadığını hepimiz gördük, ali koç ve başka isimlerin başkanlık için en yüksek perdeden dile getirildiği ortamlarda dahi malum diktatör istifa seslerini ve taraftarın isteklerini hiçe saymaktadır.

    benim kanaatimce esas problem, 3 temmuz'da küllerinden doğan camianın bu savaştaki amiral gemisi, kulübün gerçek sahibi olan taraftarın da takımdan bugün itibariyle ümidi kesmesi. bireysel ve münferit taraftardan farklı olarak tribünün cefasını çeken gerçek tribün emekçileri ve esas taraftarlar(gfb,kfy,unifeb...) stada giremiyor. ve maalesef ki taraftar gruplarının stada alınmaması bu sezon boyunca sıkça yaşandı. bunun sonucunda da o eski saraçoğlu cehennemi yerle bir oldu. herhalde çoğu fenerbahçeli de artık fenerbahçe spor kulübünün futbol şubesini kafasında sıfırladı, son üç sezondur hayalden öteye ulaşmamış olan şampiyonluk kelimesini bile boğazın serin sularına gömdü.

    yeni yönetimin (aziz yıldırıma bırakması için vahiy falan gelirse belki) ve gelecek hocanın(muhtemelen aykut kocaman) ilk önce halletmesi gereken iş taraftarı geri kazanmak olacaktır. zira ben dahil bir çok fenerbahçeli artık hissizleştik ve belki de ilk defa tribüne gitmemenin gitmekten daha fazla katkı sağlayacağına inanmaya başladık. tutkulu olduğumuz uğruna kavga ettiğimiz takımı tribünden destekleyememek bizi yaralasa da bir gün geri döneceğiz; fenerbahçelilik onurumuzla!
  4. türkiye'nin en büyük spor kulübüdür.
    ae
  5. ''fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü, ne kupa büyüklüğüdür. onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konamaz”

    başkan, yönetici, oyuncu, herkes gelir gider fenerbahçe baki kalır! o yüzden istediğiniz kadar nefret kusun istediğiniz kadar saldırın ama lekeleyemezsiniz. fenerbahçe'ye el uzatanlar önce kendi elleri ne kadar temiz ona baksınlar.

    bu yönetim de gider bu zamanlar da geçer merak etmeyin kötü sonuçlar ne takımı etkiler ne de bizim sarı-lacivert sevgimizi.
  6. hiç bi özelliği olmasa bile en azından türkler tarafından kurulmuş bir takımdır
  7. avrupa liginde grubumuza ajax, celtic ve molde çıktı. ajax ve celtic gibi güçlü takımların olduğu kura çektik. diğer takım zayıf gibi görünsede küçümsememekte fayda var. bu sene heyecanlı bir avrupa ligi bizi bekliyor. başarılar fenerbahçe.
  8. hakkında, mustafa kemal atatürk'ün;

    "fenerbahce kulubunun her tarafta mazhar-i takdir olmus bulunan aseri mesaisini isitmis ve bu kulubu ziyaret ve erbab-i himmeti tebrik etmeyi vazife edinmistim. bu vazifenin ifadesi ancak bugun muyesser olabilmistir. takdirat ve tabrikatimi buraya kayd ile mubahiyim."

    dediği, yarıştığı her dalda tepeye oynayan spor kulübü

    son kale!
  9. kadın voleybol takımı bu akşam burhan felek spor salonu'nda dinamo moskova karşısına çıktı. çok zorlu geçmesi beklenen maçın ilk iki setini fenerbahçe grundig çok rahat aldı. ancak üçüncü setten itibaren özellikle pasör skorupa'nın oyununun düşmesiyle birlikte hatalar arttı ve üçüncü seti kaybettik. başa baş geçen son setin son bölümünde ağırlığını koyan sarı melekler maçı 3-1 alarak rövanş için avantajlı bir skor elde etti. haftaya moskova'da alacağımız 2 set bizi dörtlü finallere taşımaya yetecek.

    maçta defanslarıyla mükemmel bir oyun çıkaran libero gizem hem takımına hem de biz izleyenlere güven verdi. orta oyuncumuz harmotto moskova'nın en büyük hücum silahı goncharova'yı bloklarla bezdirdi. müthiş smaçörümüz kim ve kim'i bu yıl skorer oyunuyla rahatlatan çaprazımız mihajlovic skor yükünü üstlenerek takımı galibiyete taşıdı. koç abondanza ve yarımcılarının üçüncü sette değişikliği geri almayı unutması ise üst düzey bir ekibe yakışmadı.