1. henüz olmayan ama olmak için yaşam planını o şekilde çizen biri olarak umarım bir gün dolu dolu yazacağım ya da belki de tamamen teknolojiden uzaklaşıp o gezgin olma eylemini hücrelerime kadar hissedeceğim.

    kendi yolumu aşağı yukarı çizdim. her ne kadar planlardan ve tasarılardan nefret etsem de buna ulaşmam için belli krokiye sahip olmam gerekiyordu. 3/4'ünü tamamlamak üzere olduğum okulumu bitirip 2-3 sene de çalışarak para biriktirimi yaptığımda sanıyorum önümde engel kalmayacak. hayalini kurduğum en güzel şey özgürlük. bağımsız olma. yurttan, kendimden, toplumdan, öğretilerden...
    bazen ciddi anlamda sıkışıp boğulduğumu hissediyorum. sanki denize dalmışım da yüzeyine çıkmama izin vermiyorlarmış gibi. boğuluyorum ama yaşıyorum. kendimi nerede kaybettiğimi bulmak yerine başka bir nefes ile yeniden filizlenirim belki. cesaret edebileceğim en güzel şey bu! sınırlara sıkışan insanlar düşüncelerini de o sınırlar dahilinde ve belki bir fanus içinde kapalı tutmak durumunda kalıyor. sığmıyor ütopya. açılmak gerek, keşfe önce benlikten başlayıp sonrasında düşünceleri ferahlatmak gerek. doğan güneş bizi çağırıyor, peşine takılıp gitmek, belki de olanca gücümle kaçmak istiyorum. ihtiyacım olan çok şey yok, bir harita, bir bisiklet, biraz da yaşamak için gereken materyaller. mesela su! hepsi bu.
  2. adana dan van kahvaltısı yapalım diye otostopla yola çıktık. kamp ata ata diyarbakır'a geldik ve bir gece kaldıktan sonra silvan da güzel bir ciğer yedik. sonra malabadi köprüsünü gezip van'a geldik. mohsen i dinleyip van merkez'e geçtik. eskici diye mükemmel bir mekâna gittik. yarin sabah beş gibi yüksekovaya gitmek için yola çıkacağız. orada bir gece doğada kamp yapıp geri döneceğiz. diyarbakır a gitmeden yol üzerinde gördüğümüz mağarada bir gece kalacağız. hasankeyf, diyarbakır ve dersim yeni rotamız ve gezi için son planımız olacak. sonra ne yaparız bilmiyorum henüz. bu süreçte muhteşem insanlar tanıdık. bir sürü olay yaşadık. telefonum genelde kapali oldugundan ayrıntılı yazacak ne vaktim ne imkanim oluyor. dönünce ayrıntılı yazacağım. sevgiler.
  3. Yüksekova'dan Dağlıca'ya, oradan da şemdinli'ye geçtik. Dün sabaha karşı diyarbakır'a vardık. Bir kaç bilinen yeri gezip sonra sur içine geçtik. 25 yılını sur'da geçirmiş bir arkadaş, bize çatışma bölgelerinin küçük bir kısmını ve genel olarak sur'u gezdirdi. Bir kaç eve girdik ve insanlarla konuştuk. Böyle kaba yazıyorum çünkü şarjım az ve tekrar yola çıkmam lazım. Gerçekten hayata bakış acım degisti. Umarim ayrıntılı yazabilirim bitince. Sevgiler.

    Edit: resim