-
- okudum
- okuyorum
- okumak istiyorum
-
youreads puanı (7.83)
yalnızlık, yabancılaşma, şiddet, pornografi, tüketim ve şöhret açlığı... televizyon kanallarından boca edilen sayısız yalanla kirlenmiş, hiçbir şeyin dolduramadığı bir boşluk... gösteri peygamberi, yeni bir binyılın başındaki modern dünyanın ürkütücü çılgınlığına ilişkin karanlık bir taşlama; medya, şöhret ve pop kültürüne yönelik sivri dilli bir aşağılama...
tender branson, creedish mezhebinin dünyadan yalıtılmış sahte cennetinde doğup büyümüş ve dış dünyaya gönderilmiş binlerce misyonerden biri. kilise doktrinine göre görevi, yaşadığı sürece çalışmak ve gerekli olduğunda ölmek. kaderi beklenmedik biçimde değişip onu şöhretin doruklarına taşırken aynı zamanda medya ve popüler kültürün içyüzüyle tanıştırıyor. yarı tanrıya dönüşme yolunda yaşadıkları yakında yüzleşeceğimiz kıyametin çarpıcı bir habercisine dönüşüyor... branson, mezhepte kendisine zaten hiç verilmemiş olan hayatı "dış dünya"nın çirkinliğine sonuna kadar gömülerek yok etmeyi deneyecektir. ne var ki, hayatına karışan gizemli fertility hollis'e göre, kendine bir kader çizmeye çalışması anlamsızdır. olacaklar zaten bellidir ve olmak zorundadır... ve "intihar etmekle şehit olmak arasındaki tek fark gazetede manşet olmaktır."
chuck palahniuk, önlenemez kaderine doğru nefes kesici bir hızla sürüklenen kahramanının gözünden tüketim toplumunun hastalıklı ve anlamsız yaşam biçimini bize bütün çıplaklığıyla gösteriyor. dövüş kulübü'nün yazarından, en az ilki kadar çarpıcı bir roman, benzersiz bir yeraltı edebiyatı örneği.
-
güzel, yerinde ve sert bir modern zaman insanı eleştirisi. -
yeraltı edebiyatını da sevemedim gitti. tıkanma, gösteri peygamber'i ve dövüş klübü
başka bir yazardan bety blue
aralarında belki en iyisi içe dönük aşırı bağnaz toplulukların ürettiği belki yetiştirdiği demeliyim insan tiplerini anlatan gösteri peygamber'i.
fikrimiz olsun derseniz bu iyi bir fikri verir size yeraltı edebiyatı hakkında. kim bilir belki okuyunca hep yeraltında kalsaymış da gün yüzü görmeseymiş ben döneyim kendi kitaplarıma demek zorunda kalabilirsiniz. -
chuck palahniuk'un yaşadığımız toplumun değerlerinin nasıl suistimal edildiğini, toplumları yönlendirmek için nasıl kullanıldığını anlatan başarılı romanı. özgün adı survivor olan roman yazarın dövüş klübü'nden sonra en yaygın bilinen romanıdır. -
fikrimce palahniuk'un en iyi kitabı. -
palahniuk'un, din tüccarlığı ve toplumsal histeri üzerine güzel bir eleştirisi. -
ajda pekkan nasıl böyle kalabiliyor? sorusunun cevabı niteliğindeki roman. -
hiç tanımadığınız bir insan hayatınıza girer ve hayatınıza yön verecek bir kaç cümle söyleyip gider ya, benim ki tam olarak öyle oldu. bir gün hiç tanımadığım bir kadınla hoş bir sohbetimin üzerine bana 1 gün içinde başlayıp bitirmemi önerdi bende dediğini yaptım ve kitabı sizle paylaşmaya karar verdim. -
televizyon dizisine uyarlanacağı yönünde dedikodular dolaşıyordu. ne oldu bilmiyorum. bugüne kadar film uyarlamasının yapılmamış olması bana hep tuhaf geliyordu ama dizi olayına sıcak bakmıyorum. dilerim gerçek değildir.
!---- alıntı ----!
bir arada olmaktan nefret ettikleri ama yalnız kalmaktan korktukları için insanlar, telefon denilen bir alet kullanıyormuş.
!---- alıntı ----! -
okuduğum dönemde beni zaten pek sevmediğim televizyondan, popüler kültürün parlattığı zırvalardan daha da uzaklaştırmış çok güzel bir kitap.