1. güneş saati

    bu nemli, bu bunaltıcı gecelerde, pencerenin
    önündeki dallardan, bir kafes örerim kendime
    güneşli günlerde doğurmuş anam beni, neyleyim
    gökle denizin seviştiği yerlerde, gün boyu
    bıkıp usanmadan bakmam için, evime mavinin
    bütün tonlarında perdeler astım sevdiğim
    gece, düşlerde sürdüreyim diye bu yolculuğu
    bir güneş saatiyim ben, kendi halimce
    bir güne bakanım belki de, doğudan batıya dönerim
    alnı gökyüzüne dönük bir güneş çocuğu...
    bu karanlık, bu ıssız gecelerde
    yıldızları bir küpün içinde toplayasım gelir
    benim güneşim bir birikimdir belki de
    yıllarla, aylarla, günlerle açıklanabilir
    mutluluk; onun, onun gözünün içine bakmaktır sevdiğim
    onu bir simge kılmaktır, bir ad vermektir
    ben güneş dedim ona, sen su de, çiçek de
    aksın ömrün yeter ki doğayla birlikte...