1. ateşli bir tartışmanin fitilini yakmak istiyorum.

    insanlari tek bir sekilde tanırız:
    verdiği tepkilerden.

    bu tepkiler; konuşma, mimik, el kol hareketleri gibi karşıdaki insanın dış dünyadaki etkileridir.
    zaten bunlarin olmadigi duruma "ölüm" deriz.

    şimdi,
    tanıdığımız herhangi bir insanin tüm tepkileri zihnimizde kayıtlıdır. biz bu insani hayalimizdeki senaryoda oynatabiliriz.

    bir teknoloji geliştirdigimizi düşünelim. bununla biz, bir insan ile ilgili hafızadaki tüm verileri gerçek bir robota aktarabiliyor olalim. hatta bu robota da o kişinin dış görünüşünün aynısını yapalım.

    karşımızdaki robot, o tanıdığımız insan ile "birebir" ayni davranışları sergileyecektir.

    bu durumda bu yarattigimiz şey gerçekten bir insan olur mu?
    çünkü biz bu durumda asla bu iki varligi ayirt edebilecek durumda olmayacagiz.
  2. gece gece zihnime neşe katmış sorudur. hiç aklıma tanıdığım kişileri hayali senaryolarda oynatmak gelmemişti. ilk denemem oldukça eğlenceliydi, masada duran soda şişelerini çöpe attırdım.

    burada bir de canlılık konusuna değinmek şart olmuş. zaten dünya üzerinde canlılık kavramı için yapılmış en tutarlı açıklama "üfledi" olduğu için robotlaşma kısmı havada kalıyor. yani bir robotu canlıya benzetmek pek mümkün görünmüyor çünkü canlı olmanın bilimsel karşılığı yok.
    abi
  3. insanları verdikleri tepkileri inceleyerek tanıyorsak hem kör hem sağır olanlar kimseyi tanımıyor mu?

    insanları sadece verdikleri tepkiler ile tanımadığımız için başlık kilit üye ban sözlük silinebilir.
  4. *insanları verdiği tepkilerden tanımayız. bizi insan yapan şey soru sorma kapasitemizdir. maymunlarda tepki verir, üzülür. bir karakteri vardır. sevinir. güler. şaşırır. 2+2 yi toplayabilir ama birşeyi yapamaz! 2+2 nin sonucunu bilmiyorsa bu kaç diye sormaz. mesele soru sorabilmesidir. insanı insan yapan işte budur. bu robot arkadaş içinde geçerlidir.

    -farkında
  5. bence aynı olmaz.

    öncelikle tanıdığımız insanların davranışları çoğu zaman benzerlik gösterse de bunun dışında gerçekleşen olaylar olabilir. çünkü insanlar olarak irade sahibiyiz ve olaylara farklı açıdan bakmamızı sağlayan bir beynimiz var. belli olaylar ve belli zamanlarda insanlar ve insanların davranışları değişebilir ki değişiyor. bu bağlamda eskiden sevmediğimiz şeyleri bir zaman sonra sevmeye başlayabiliriz. bu noktada insan bilimleri, sosyoloji, psikoloji de hemfikir. yani insanların davranışlarını üç beş kez aynı olaya aynı tepkiyi verdi diye sınırlamak sakıncalı bir durum bence. insanların üstünde deney bu yüzden mümkün değil.

    ikinci olarak diyelim ki siz tanıdığınız bir insanın tüm davranışlarını -bildiğiniz tüm davranışlarını- bir robota aktardınız. burada şöyle bir sorun çıkıyor. her gün daha farklı şeyler öğrenip daha farklı şeyleri tecrübe ediyoruz. mesela o insanın hiç karşılaşmadığı durumlar olabilir. bu durumda duyguları ve davranışları aktardınız robot daha önce o insanın hiç karşılaşmadığı bir durumla karşı karşıya gelirse nasıl davranacak?

    böyle bir teknoloji olmasını tabiki de isterim ancak insanlar olarak biz bile bazen kendimizi anlayamıyorken, aynı olaylara farklı tepkiler veriyorken bunu robotun fonksiyonel bir şekilde yapması pek mümkün gözükmüyor.