• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (8.63)
Yazar ferit edgü
hakkari'de bir mevsim - ferit edgü
"o"yu (hakkari'de bir mevsim) sadece gerçekçi bir roman olarak saymak yetmez, gerçeğin inanılmaz bir düşe dönüştüğü, şaşırtıcı bir öyküdür bu. ferit edgü'nün gerçek bir yaşamı, bir roman yaşamına çevirmesindeki beceriye hayran oldum. çünkü 'o' gözlem gücünü anlatı ustalığından alıyor.
-melih cevdet anday-


  1. (bkz: açılmak istenen başlığın açılmış olması)

    yiyecek portakalları ve kardan adama takacak havuçları olmayan çocukların romanı.

    üniversite yıllarımda okumak için kitap istediğim yeni edebiyat hocamın verdiği bir kitaptır. akademisyenlikten başka bir meslek de varmış ve evet yapılabilirmiş hatta yapılmalıymış; öğretmenlikmiş, dedirtmişti.

    şöyle bir ararken ilgimi çeken yerlerine rastladım yeniden:

    "hadi çocuklar,dersimiz oyun. disari çikalim. hep birlikte bir kardan adam yapalim. burnuna koyacagimiz havuç yok, ama bir tezek parçasi koyariz. göz olarak koyacagimiz kara zeytinlerimiz yok, ne yapalim biz de gözlerini oyariz. eline verecegimiz süpürge yok, ama bir çifte veririz. dergilerdeki kardan adamlara benzemeyecek ama aldirmayin, bizim kardan adamimiz da böyle olur, deriz soranlara. soran olursa."

    1977'de yazılır. filmi de çekilmiştir. erden kıral çeker. ferit edgü'nün romanı tezer özlü ve onat kutlar'ın da çalışmasıyla senaryolaşır. 5 yıl sansüre uğrar. çıktığı yıl olan 1983'te ülkesinde gösterilemese de yurt dışında ödüller kazanır. 5 taneler hatta ve içlerinde Berlin 33. Film Festivali'nden Gümüş Ayı da var. Genco Erkal, Rana Cabbar, Erol Demiröz, Berrin Koper, Şerif Sezer, Macit Koper ve Erkan Yücel oynar. kitabın kapak resmini abidin dino yapar. filminse müziklerini timur selçuk.

    kitabı okuduğum dönemde aklıma bir bavul iki dil filmi gelmişti dönemin genci olarak ona yetiştim tabi. o'nunsa filminin de çekildiğini bildiğim ve gerek konu gerek oyuncu kadrosundan ötürü merak ettiğim halde izlemeyi erteledim nedense. hazır link bulmuşken siz de filmi izlemek isterseniz, bu da burda bulunsun.

    filmde kaza sonucu geldiği^:?^ hakkari'de sürgünlüğünü^:?^askerliğini^:?^ öğretmen olarak yapan genco erkal'ın yavrularına bütün öğrettiklerimi unutun dediği bölüm insanı düşündürüyor.

    "yavrularım, ben gidiyorum, zamanım doldu.. bir daha karşılaşır mıyız bilemem.. size burda kaldığım süre içinde birçok şey öğrettim, birçok şey öğrendiniz. ...
    bütün öğrettiklerimi unutun ..
    dünya dönüyor evet, belki de bu dağ başında dönmemesini bilmek daha doğrudur. size hayat bilgisi dersleri verdim ama siz gerçek hayatın bilgisini kendiniz burda bu dağ başındaki köyünüzde, sonra uzak kentlerdeki askerliğinizde, mahpusluklarınızda öğreneceksiniz.
    kitapların yazdığı doğru değildir. benim için doğru olan sizin için doğru değildir. benim için gerçek olan sizin için gerçek değildir. öğrettiklerimin çoğu böyleyse bağışlayın beni..
    çünkü ben başka bir yerden geliyorum, karların erimesiyle de gidiyorum işte.
    burda yaşayacak olan sizlersiniz, sizler karın üstünde yalın ayak yürüyüp ölmeyenlerdensiniz.
    ...
    insanlar yavrularım, üç aylık bebeyken bilinmeyen hastalıklardan ölmeden de yaşayabilirler.
    ...
    hiçbir şey alın yazısı değildir.
    bu kadar..
    benim söyleyeceğim bu kadar işte."