1. genelde dik yürüyen kendinden emin tavırlıdırlar, aynı gün içinde ilçe garajı ile havalimanına birlikte uğradığınızda aradaki fark daha belirgin ortaya çıkar. son zamanlarda dikkatimi çeken bir husus da kedi kafesleri sayısındaki artış.herkesin bir kedisi var, instagram sayesinde hayvan dostu insan sayımızın artması takdir edilesi. havalimanı insanlarına bir notum şu olabilir uçak indiğinde hayvan gibi bagajlara abanıp sabırsızca uçağın ön kapısına yığılıyorsunuz, kediniz sizden daha sabırlı bekliyor.
  2. asla ve de asla istasyon insanları olamayacak kitledir. havalimanı insanları kendileri gibi olmayan ve hatta olamayan sanal, maskeli insanlar topluluğudur benim gözümde. bu görüş muhtemelen uçağın sadece zengin insanlar tarafından kullanılan bir ulaşım aracı olduğu günlerden beynime kazınmış olsa gerek. hep bir gösteriş hali var bekleyenlerde. o yersiz pahallı kafelerde oturup dergi karıştıran, birasını veya kahvesini yudumlayan, onları içmezse asla uçamayacağını ( zaten uçan şey de uçak sen sadece yolcusun güzel kardeşim) söyleyen ama normalde evde demleme çayı dışarıya bin kere tercih eden, birasını tekelden alan ve de bu sebeple o ortama olabildiğine iğreti duran bir yığın insan var artık havalimanlarında. ama gerçek haller ne yaparsan yap uçağa biniş ve inişte, uçağa yerleşme halinde ortaya çıkıyor ne yaparsan yap, macchiato da içsen, margarita da görünen durum semaver kardeş yapacak bir şey yok:)