1. hdp ve sol arasındaki ilişki gerçekten aklımı kurcalayan bir konu.
    hdp kendini sol olarak nitelendiren bir parti. bir üniversite öğrencisı olarak da çevremde hdpye dair görüşleri dinlediğimde genelde " sol " olduğuna dair bir kanı var.

    benim hdp'ye karşı sol olmadığına dair eleştirim kürt milliyetçiliği yapıyorlar. solda milliyetçilik yoktur vs. kanalından değil. bizatihi seçmeninin siyasi karakterinden.

    herkesçe malum, hdp akp ile kürt nüfusun oylarını bölüşen bir parti. aydın türk ve kürt kesimi ( veya en azından daha entelektüel birikime sahip olan bölgelerin dışında yaşayanlar ) dışındaki türkiye halkı çoğunlukla muhafazakar ve dindar olarak nitelendirmekte kendini. özellikle kürt nüfus da bu kesimin büyük bir diliminde.

    böyle bir statükoda tüm kürt seçmen oyunu ( ort. %25 civarı olmalı tüm nüfusla kıyaslarsak ) sahiplense ve batı solunun %5-6 oyunu alıp ana muhalefet partisi dahi olsa. seçmenlerinin çoğu hala sağ seçmen olacak.

    partiler, tüzüğünden ziyade seçmeniyle şekillenir diye düşünüyorum. oyu tüzüğün sayfa sayısı ggetirmiyor sonuçta.

    böyle bir noktaya velev ki geldi. iktidara oynayabilmek için bu durumda bir parti ne yapar. tabi ki kendi kemik kitlesini korumak kaidesiyle oyunu arttırmaya çalışır. ki bu da yine sağ bir parti olmaktan geçiyor. seçmeni böyle bir statükoda sağ olacaktır çünkü.

    bu durumda;
    + solun kapsamı mı farklı ki hdp sol oluyor hala?
    + yoksa sadece kamuoyunca "ezilmiş ve kimlikleri silinmeye çalışılmış" bir halkın temsilcisi olmak , sol olarak nitelendirilmeye yeterli mi?