• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (9.00)
heba - hasan ali toptaş
inceldiğinde, çeşitli sebeplerle delindiği de olur uykunun. ne bileyim, bazen zihnimizdeki sivri uçlu bir hatıra deler onu; bazen henüz hazmedemediğimiz bir sözün acısı, bazen kolu bacağı aklımızın dışında kalan bir düşünce yahut bir duygu, bazen de etrafımızda olup biten, bizim fark edemediğimiz meçhul bir şey deler.işte o vakit delinen yerden içerisi görünmez ama dışarısı görünür. hakikat oradan gerçekte olduğu gibi görünmez tabii; uykunun sisi yüzünden, kendisinin biraz berisinde yahut gerisinde görünür.sise benzemeyen tuhaf bir sisin içindeydi şehir. on dokuzuncu katın hizasında ben gerçeğim diyen bir güvercin kanat çırpıyordu. binnaz hanım'ın tombul elleri vardı. ucu bucağı görünmeyen bir boşluğa düştü ziya. hışır hışır öten naylon şeritler. te ilerde suriye! kaldır başını! huoop! yüzü çilli bir çocukluk. efil efil tüten bir pişmanlık.hiç işte, hiçbir şey olmadı. şikâyetçi misin? değilim komutanım.kolonya, limontuzu ve su. bakma öyle karanlıkta mensur. aynalı kahve. güzel nefise. kim o uzaktaki adam? tufana emanet bir dünya.her kötülük, bir iyiliğin içine akıyor işte...heba, göz gözü görmez insafsızlığın, doğruya benzemeye muvaffak olan yalanın, utanmazlığın, lincin, kıstırılmışlığın romanı.edebiyatın kirişlerini çatlatan büyük bir yazardan yalnızlığın, pişmanlığın, askerliğin, heder olmuş bir ömrün romanı. ipek kadar yumuşak ve ipek kadar sağlam.sadık okurları için yeni keşifler sunacak, yeni tanışanları sadık okurlara dönüştürecek bir hasan ali toptaş romanı... (kitap bilgileri idefix'den alınmıştır.)


  1. hasan ali toptaş'ın heba pşmuş bir hayatı anlatan, yürekleri yakan, dağlayan romanı. girişindeki o garip rüyadaki kadının kurduğu cümlelerle beni benden almış, bir solukta okunup bitirilivermiştir. altı çizili onca cümle arasında en'lerim arasına gireni elbette:

    "biliyorsunuz, uyku yekpare bir şey değildir. karmaşık safhaları, inişleri çıkışları, iç içe geçmiş dönemeçleri, dehlizleri, kuyuları ve çeşitli basamakları vardır onun. kimi zaman dünyanın dışına taşacak kadar kalınlaşır mesela, kimi zaman da tutar, tıpkı tülbent gibi incelir. inceldiğinde çeşitli sebeplerle delindiği de olur uykunun. ne bileyim, bazen zihnimizdeki sivri uçlu hatıralar deler onu; bazen hazmedemediğimiz bir sözün acısı, bazen kolu bacağı aklımızın dışında kalan bir düşünce yahut bir duygu, bazen de etrafımızda olup biten, bizim farkedemediğimiz meçhul bir şey deler. işte o vakit delinen yerden içerisi görünmez ama dışarısı görünür. hakikat oradan gerçekte olduğu gibi görünmez tabi; uykunun sisi yüzünden, kendisinin biraz berisinde yahut gerisinde görünür."

    hasan ali toptaş'ın ustalık eseri. o yazsın, biz okuyalım.