1. düşünen insan, modern insan (bir de bunun sapiens sapiens versiyonu var ki -farklı bir tür için- "düşündüğünü düşünen" gibi bir anlama sahip)

    şimdi kısaca bir şeyler yazayım. ekleme yapacağım geceye doğru.


    "öncesinde homo erectus vardır. dik duran insan... ve bizden hemen önce de naendertaller görüldü. ama şimdi popüler bilim şunu demektedir. aslında insan, naendertallerden veya erectuslardan evrimleşmedi. onlar ayrı bir tür olarak yaşadı. homo sapiens, naendertaller ile çiftleşti ve verimli, üreyebilen çocuklar doğdu."

    -"öncesinde" çok geniş bir tanım. ne kadar öncesinde? 1 milyon yıl, 2 milyon yıl... bir program da, neil degrasse tyson abimiz, ilk insan ile alakalı bir soruya şöyle demişti:
    sizin, sonra annenizin veya babanızın, sonra onun ebeveynlerinin sonra onların fotoğrafını art arda koyarsam, milyonlarca fotoğrafın ardından birtanesini seçtiğimizde, ağaçlarda sallanıyor olduğumuzu görebiliriz. biraz daha geriye gidince, küçük bir memeli, biraz daha gidince balık... yani insan ayrımını nerede yapacağız?

    taksonomik sınıflandırma dediğimiz şey, zaten belli grup içinde alt-üst familya, cins, takım gibi isimlendirmeler ile onu varolan şubenin içinde ki anatomik, fizyolojik farklılıklarını belirtmek veya onu başka bir cins ile ortak özelliklerinden yola çıkarak aynı tür başlığı altına koymak için oluşturulan bir şey. misal olarak, aşağıda apes-human ağacının örnekleri:

    resim1

    resim2

    popüler bilim deyişi bir küçümseme mi bilmiyorum. ama bilim diyor ki, senin dna da yüzde 3-4 Neandertal var. gavur alamanya'nın batısında ki bir mağarada, 1836'da bulunan serçe parmağı ve azı dişi örneklerinden 1997 yılında yapılan analizde mtdna kalıntısı bulundu. ilk bozulmamış çekirdek ise 2006 yılında keşfedildi. 2012 yapılan analizler, bunun bir neandertal ve sapiens'in yanı sıra, üçüncü bir dna örneğiyle denisova adı verilen bir türün varlığını açıkça ortaya koydu. arkadaşın bahsettiği melezleşme meselesi tartışmaları orada iyice alevlendi. zira alt familya sınıflandırmasına bir yenisi eklenmişti.

    melezlenme üreme gücünü azaltıyor yahut kısır bireyler ortaya çıkıyor evet. fakat dna mızda bulunan neandertal genlerin erkeklerde böyle bir soruna yol açtığını, dişi bireylerin bu genleri taşıyabileceğini, zaten taşınamayacak genlerin çoğunun gen havuzunda seçilime maruz kaldığını anlatıyorlar. ben o terbiyesizlerin yalancısıyım.

    "bu konuyla ilgili çevremle yaptığım bazı konuşmalarda değişik fikirler edindim.
    bunlardan bir tanesi; evrim kanıtları arayışında ara form (yani insanın şempanzeden evrimleşmesi konusunda, insan olana kadar geçen süredeki ara oluşumlara dair kanıt) bulunamaması sebebiyle, evrimi kurtaracak bir teori olduğuydu.
    yani, evrimde (belki esasında öyle değilse bile) bir tek cins ve tür olarak nitelendirilen insan gelişiminin tanımlanması zorken, böyle bir teori ile ara form ispatından ya da başkaca vakit kaybı arayışlardan kurtulunacaktı.
    "

    -şimdi buna çok cevap vermek istemiyorum. bir çok bilgi verdim. alta da bir kaç link bırakacağım. gelince yine bildiğimi anlatırım. bilmediğimi de arada öğrenmiş olurum. biraz dayanaklı şeyler yazılsa daha iyi olur.

    "bunun yanında kafa karıştıran filmler de bu yeni fikirleri, artık hazır olan dünyaya yavaştan vermeye başladılar sanki,
    bu mesajlardan biri sense8 dizisi. bu dizi wachowski kardeşler' in gündemdeki projesi. evet genel hatları ile seks, eşcinsellik ve salt sevgi işleniyor gibi görünse de bence ana tema naendertaller ve homosapiens ilişkisi. bu grup kişileri, homosapiens' ten çok daha önce var olan bir türün genlerini yüksek oranda taşımaktadır. bu türün naendertaller olduğunun (izlediğim bölümlere kadar) kesin olarak ifade edildiğini görmedim. ancak söz konusu türün homosapiens' ten önce var olduğu, homosapiens' lerle çiftleştiği belirgin olarak işlenmiş. filme göre, sapiens öncesi bu insan türü, telapatiyle anlaşıyorlarmış. bir kitapta naendertallerin güçlü vücutlarının olduğunu ve konuşmadan anlaştıklarına dair bir bilgi kalmış aklımda.
    "

    -şimdi anlatılan şey, bu türün telepati yapabildiği ama zamanla yok olmaya mahkum olduğu çünkü bu tarz bir iletişimin hayatta kalma şansını azalttığı yönünde. bunun nedeni ise yalan söyleyemiyor olmak ki sosyal bir bireyin hayatta kalma şansını arttıran en önemli olay buymuş. homo sapiens ile karşılaşınca, savaş veya seviş çatışmasında kaybetmişler bunlar. arkadaşın subliminal göndermesine ise gülüp geçiyorum.

    "başka bir bakış açısında ise, evrim için temel prensip olan 'başlangıç' teoreminin 'su' olması hem açmaza davet, hem de suyun gerçekten de hayatın kendisi olduğunu bilen insan için kabul edilebilir bir teori hazırlamaktadır"

    -buradan bir şey anlamadım. evrim teorisi yaşamın su ile başlayabileceğini söylüyor evet. açmaza davet nerede, bir şey yazılacaksa daha açık yazılsın. şimdi arkadaş, hemen arkasına kuran dan ayetler koymuş. ben bunlara karşı çıkınca otomatik olarak dini bir savunma psikolojisine girecek doğal olarak. oysa ben gelip burada ateizm, deizm vurgusu yapmıyorum. evrim teorisine karşıyım veya savunuyorum şundan şundan dersin. kurandan ayetler koymak ne alaka anlamadım.

    kaynakça(*:güzel bir iki şey de koyuyorum buraya):
    *50 soruda insanın tarihöncesi evrimi - prof. dr. metin özbek
    *https://www.nature.com/news/oldest-ancient-human-dna-details-dawn-of-neanderthals-1.19557
    *https://www.ncbi.nlm.nih.gov/myncbi/janet.kelso.1/comments/
    ( janet kelso kim ola ki diyenler için)
    *https://tr.gowikipedia.org/wiki/Denisova_insan%C4%B1
    *https://insanevrimi.blogspot.com.tr/2014/05/hepimiz-biraz-neandertaliz.html
    *http://arsiv.ozgurdusuncehareketi.org/

    ----

    ekleme: kaynaklar eklendi. sevgiler.

    Edit: bu giri bir cevap olarak yazılmıştı lakin giden gitmiş, kalan sağlar...