1. bugün facebook'ta ilginç bir tanımına denk geldim, burada da paylaşmak istedim. tanım daha önce hiç aklıma gelmeyen bir bakış oluşturduğu için paylaşmaya değer görüyorum:

    homophobia:

    the fear that gay men will treat you the way you treat women.

    homofobi:

    gey erkeklerin, sana, senin kadınlara muamele ettiğin gibi muamele edecekleri korkusu.
  2. homoseksüel bireylere karşı duyulan nefret, korku. bunlar beraberinde önyargıyı getirir. homofobi bir nefret suçudur, insanlar salt siyah beyaz karakterlerde değil, renklidirler. insanların renklerini karartmayın.

    youtube'da homofobi'yi anlatan onlarca video var, kendinizi homofobik olarak tanımlıyorsanız bir göz atmanızı rica edebilirim.

    unutmayın, insanlar renklidir.
  3. tanım olarak eşcinsellere ve esşcinselliğe karşı duyulan nefret,öfke, ayrımcılıktır.

    şuanda eşcinselliği bir kan grubu kadar normal bulsam da geçmişim için aynı şeyi söyleyemiyor olmam beni üzüyor. yıllarca toplumdan çoğumuz eşcinselliği kaka olarak gördük. ayıp bulduk anormal bulduk. yani en azından ben öyleydim. erkek dediğin sert olmalıydı. ilk okuldan lise 2'ye kadar benim için utanç verici bu dönemi yaşadım. aynı zamanda seksist bir yapım da vardı. ilkokulda kızlara aşırı mesafeliydim kızlarla takılan kız olur diye sınıfın erkekleri olarak düşmandık tamamen. hafif yumuşak efemine bir yapıya sahip birine sen erkekler tuvaletine girme demeler, 8. sınıfta ve lisenin başlarında beden dersinde hoşa boş bıraktığı zaman bizle futbol oynamak yerine gidip voleybol oynayan erkeklerle dalga geçmeler vs. vs.

    yaşadığım kırılım ise çok yakın bir kız arkadaşımın eşcinsel olduğunu öğrenmemle başladı. sanırım 15 ya da 16 yaşındayım arkadaşımla oturuyoruz. birinin ondan hoşlandığını ve bu kişininde bir kadın olduğunu söyleyince tam anlamıyla şok olmuştum. olabilir diyip tüm gün susmuştum. zaman içersinde kabullendim bu arkadaşım sayesinde yeni eşcinsel insanlarla tanıştım. ardındann okudum araştırdım,ezildiklerini ve en önemlisi ise benim yıllarca ezdiğimi farkettim utandım. böyle böyle bu fobiyi geride bıraktım.

    biraz itiraf gibi biraz geç kalmış bir özür gibi olacak ama geçmişte sürekli dalga geçtiğim, ayrımcılık yaptığım, kalbinizi kırdığım için çok utanıyorum, özür diliyorum.
  4. eşcinsellik değil homofobi hastalıktır ve tedavi edilmelidir. ama üzülmeyin homofobi tedavisi olan bir hastalıktır.
  5. ibneliğe tahammül edilemediği gibi lezbiyen pornolarından çıkamama, sistematik ölümleri görmezden gelip "sevmeme özgürlüğümüz var krdşm" deme hali. kısaca kendini bilmezlik, aymazlık falan.
  6. bunu egale etmek için savunanların, "ama o onun tercihi, biz karışamayız" diye savunması da en az homofobi kadar kötüdür. emin olunsun ki hiçbir insan dışlanacağını, hor görüleceğini yahut sosyal statü elde edemeyeceğini bile bile kadını veya erkeği tercih etmez. nasıl ki bir heteroseksüel erkeğin erkeği tercih etme şansı olmadığı gibi.

    homofobiye gelirsek de, dünya nefretle çevrili. insanlar birbirinden nefret ediyor her ne kadar maskelerinde bu yazmasa da. bırakın yönelimi, kıyafetine, ayakkabısına, telefonuna, saçına, mesleğine nefretle bakıyor. o yüzden ne zaman insanlar birbirine sevgi ile bakmaya başlarsa o zaman zaten homofobi de kalmayacaktır.
  7. mesut
  8. homofobi öldürür. özellikle ortadoğutoplumu içerisinde homofobi; dinicilk ve faşizmden dahi önde gelen en tehlikeli nefret türü ve söylemidir. her gün çevresindeki, ailesindeki ve arkadaşlarında karşılaştığı homofobi yüzünden bir çok genç intiharı tercih ediyor. bu kelimeyi kendinizle ilgili her ağzınıza aldığınızda, sadece bu söylemden dolayı ölüme sürüklenen 12-13 yaşında gencecik insanları düşünün. homofobi bir hastalıktır ve tedavisi vardır.