Kimdir?
ilker şaguj [hatay-reyhanlı, 1989] kafkas üniversitesi rus dili ve edebiyatı bölümü’ne iki yıl devam ettikten sonra ankara üniversitesi italyan dili ve edebiyatı bölümü’nü bitirdi. şiir ve yazıları bireylikler, underground poetix, siber gnosis, japonya, şerhh, kargış, natama, panoptikon, marşandiz gibi dergi ve fanzinlerde yayımlandı. hulki aktunç firak sözlüğü, bir yusuf masalı sözlüğü (ismet özel) ve dönüşsüzün selinde sözlüğü’nü (mehmet mümtaz tuzcu) hazırladı.
şiir:
musap [2013], kış algını [2017], bostandaki pırlağuç [2018]
sözlük:
metin eloğlu sözlüğü [2015], sonu zor sözlüğü (mustafa irgat) [2016]
-
Günümüz şiirinin önemli isimlerinden biri daha, şairlerin kitaplarını tarayarak sözlükler hazırlıyor, İtalyanca'dan yaptığı Alda Merini, Amelia Rosselli, Ungaretti, Quasimodo çevirileri mevcut. İnceleme yazıları yazıyor (bkz: https://ilkersaguj.wordpress.com/) -
mükemmel bir gün
1
aman da aman ne de güzel sıkılmışım uyandığımda
koleje geldim öncesinde dudağıma ruj sürdüm
bıyığıma ruj sürdüm refüje ruj sürdüm
matkaba ruj sürdüm bmx’ime ruj sürdüm
pembe vıcık kamyon koridor bahçıvan ruj sürdüm
tabanlarım sızlayıncaya kadar olağan şiddetimle zıplayarak
basamak indim zıplayarak basamak çıktım
zıplayarak arkeolojik kazıların toplamında bazı hesaplar yaptım
kuşlar biraz daha fazla ötsün diye onlara rüşvet verdim
annem hâlâ eteği uçuşan kızların bodyguardlığını yapıyor
annem hâlâ eteği uçuşan kızların bodyguardlığını yapıyor
2
çarşı iznine çıktım kerhaneye gittim
eve döndüm annemi annesine küfür etmesi için zorladım
buzul çağındaki bir türbeyi ziyaret ettim
karbiratör mü ne ona ruj sürdüm
dürbünüme ruj sürdüm soyduğum pastanelere ruj sürdüm
ortalama bir köprüden sırıkla atlamak için
matematik kursuna yazıldım
hayalarıma şık bir takım elbise dövmesi yaptırdım
cürmümü bulmaya horasan’a gittim yönetmeliğe uydum
berbere gittim berber koltuğuna ek yapılan tahtaya oturdum
sakalımı kestim kendime para sıkıştırdım
beklentilerle uzaya eşekle gittim
allah’ı çok yerdiğimin farkına varıp oturdum
rahleye on emirin grafitisini yaptım
oturdum elifbayı cin ali serisi gibi çoğalttım
çok sıcak diye donumu indirip indirip indirip indirip
otuz bir çektim
paçalarımı katladım
kapıyı vurup çıktım menzilden
kapıyı vurup galaksiden çıktım
3
kestiğimiz kurbanın kanını yoksul bir vampire hibe ettim
onunla televizyon karşısında cimnastik yaptım onu ısırdım
bana siktir git demesi için ikna ettim
takkeli vampirlere ateist vampirlere satanist vampirlere
gamalı vampirlere gölbaşı kaymakamlığına uğrayıp
çüş dedim ruj sürdüm
bahtıma sıçıp dilimi ısırdım tövbe dedim
her tövbeye birer kez domaldım
her yenilgide kameraya bembeyaz kıçını gösteren
ingiliz oğlan taraftarın o bembeyaz kıçını siktim
insan döngüsünü sorguladım sıçtım
devamlı mario oynayıp bokunu çıkarmadım
birin birinde kurtardım prensesi canavarı erteledim
prensese iltifat ettim seni çok özledim dedim
kartondan ev yapıp rus ordusuna katıldım
beynimi havalandırdım giyotinle kafamı kazıttım
fransız kraliyetine
dönemler arası geçiş yaptım ip atladım diyet şeyler yazdım
güç kalkanlarımı devreye sokmayı unutmuştum devreye soktum
devriyeye çıktım balayında bal yaptım kelebek yakaladım
orda da gittim ilk denemede tek kaşını kaldırma kursuna yazıldım
4
herkül’ün yerine getirdiği görevlerin rekorunu kırıp
rekorlar kitabına ‘mehmet ali sel’ adıyla girdim
penis raketiyle masa penisi oynadım penis kortunda
mayomu vibratörsüz kullanmayacağıma yemin ettim
bu var ya bu sana girsin diyen arkadaşıma
gireni bana girmeyeni sana deyip yanlışlıkla
bin kişilik bölüğü içime aldım
günlük normlardan kurtulup dazlakların olduğu
hapishaneye yazıldım
akara kokara satıla satıra siyasi partilere ruj sürdüm
kilisenin emriyle power rangers’ın arasına sızdım
1 mayıs’ta yaşasın dünya travestiler günü dedim
tahrik olacağımız durumlarda tahriş oluyoruz dedim ona
ocağın altını kapattım vurdum kapıyı çıktım icra memurundan
gelinlik giyip ortakahveye gittim gece yarısı
istanbul’u sordum kör oldum jerry’yi yakaladım
var mı lan bana yan bakan ne olur bakın lütfen bakın lan
diye yalvardım
sabah sabah bukowski’yi aradım
kestane kebap yemesi sevap diye bağırdım
bak bak baksırlar diye bağırdım
koleje geldim ben var gelmek kolej dedim
sikko işlerle uğraştım tırnağımı deldirdim
‘sigara içilmez cezası 60 tl’ yasağının altına
sprey boyayla ‘buraya çöp dökmeyin lan’ yazdım
çok tehditkâr imajımı kullandım
gökyüzünü saydım kendimi saydım bir ile on arası
bir sayı tuttum içimden
rekabete sevk ettim kendimi
kalubelaya yetiştim cevabım hayır dedim netliğimi korudum
altyapımı kontrol ettim amblemimi yeniledim
sponsorluk yaptım çirkin kadınlara
onlara ‘selamımı söyleyin yeter’ dedim
maçu pikçu’ya gecekondu yıkımına gittim er rayn’ı kovaladım
beyaz arka fonlara al capone’lara ruj sürdüm
5
evi cepten arayıp bir tomar zarar ettim
vejetaryenliği vajinaryanlık sanıp hiç am sikmedim
dogville manderlay filmlerini izleyip sarhoşken
oralarda dümdüz yürüyebileceğimi düşündüm
demir dövdüm emir verdim ruj sürdüm
isyan etmek isyan bastırmak
ağlayan bir çocuğa sus sus deyip bağırıp sussun diye yine vurmak
değildir dedim
babama hayret ettim
dibimi düşürdüm metin üstündağ okudum
baz istasyonuna çok yakın bir benzin istasyonunda internete girdim
nükleer bombalara komutanlık ettim
sijin evinişde yiyecek yemeğiniş gog mu dedim
dil dile değmeden öğrenilmez dedim kuş dilini öğrenmek için
uçan uçmayan ne kadar kuş varsa düzüştüm
pembe panter’i beşiktaş’a transfer ettim
libidomla bilardo oynadım
iyi faça atıyorum diye rambo ilan edildim
penis büyütücü kullanıp basketbol oynadım yıllarca
hayvan kadar oldum
6
mayakovski turgenyev puşkin yadına mısır patlattım
mısır’ı kendime ithaf ettim
yerel seçimlere barikat kuran bireyci anarşistler besledim
el altından
lehim kullandım bali çekerken
kırk haramilerin mağarasına ali babaya ruj sürdüm
dokularımı zedeleyen vahşi insanları yargıladım
şift tuşuna basıp iki kere zıpladım havada
koleje geldim chuck norris’in hayatını kararttım
picigeto ile pegasus’u kapıştırdım gönderdiğim mektuplara
balık pulu yapıştırdım
in cin top oynuyordu ya oynarım ya bozarım lan dedim
garnizon komutanı oldum pavyona çıktım dilekçe verdim
kâğıtların çizgilerini temizleyip çizgisiz kâğıt elde etme kurumunda
baş temizleyici oldum
rodeo yapmayı erteledim
kırmızıya saldırdığım için hapse düştüm
aşiret kurdum cami avlusuna binlerce çocuk bıraktım
sikko işlerle uğraştım tanrı da bizi bıraktı cami avlusuna dedim
yanaklarımı makyajla değil küçük tokatlarla pembeleştirdim
çişimle ebru yaptım sonra saygıyla eğildim orijinallerine
gittim firavunu fiştekledim makineleştirdim gülleri
şıkırdadım fıkırdadım fokurdadım mahmure’ye ruj sürdüm
dünya tepsi şeklinde kalsaydı mutlu olurdum dedim
antarktika’ya kargoyla bir kilo domates broşür ve anten gönderdim
deniz seviyesine indim dibe daldım siki tuttum
kızı söyletip gelini ağlattım insana sen insansın dedim
yeşil bir traverten armağan ettim hükümet görevlilerine
rusça ve italyanca fiil çekimleri ezberledim
paskalya adasındaki heykellere kafa attım kafa tuttum
sfenkse omuz attım durup durup
sevgilimi yalayıp iğne deliğinden geçirdim sivrilttim onu
anneler çocuklarını kundaklamasa araba kundaklamazdım
ben de dedim
ertesi gün işbaşı yaptım kuliste milletin
kirli sikko sözlerini temizledim
sahneye kimlik attım hıyarı ben yedim
cyrano de bergerac’a ikram ettim hıyarımı
küçük balıkları büyük balıklarla avladım reşit oldum
tüm salak arkadaşlarımı parti var diye eve çağırıp
kendimi patlatmayı planladım ölelim ölsünler istedim
7
soğan doğrarken timsah gözyaşı döküp ibnelik yaptım
sevgilim bağırsaklarımı da yalar mısın dedim
schindler’in listesine bakıp bakıp
din mensuplarının laflarına kelle ödülü koydum
kıyma makinesine kıymık attım kasabın parmaklarını emdim
acılarıma patates baskısı yaptım içlerini oyup oyup
tel üstündeki cambazın arkasında kamyon sürdüm kornaya bastım
sokakta dilenmek için ekonomi okudum
mezbahaya klon koyunlar bağışladım
gökyüzüne uçakla sevgilim hümanizm özgürlük karı evlilik gibi
kelimeler yazdırdım açılamadım sevgilime böyle kekeledim
paşa paşa koltuk sevdalısı oldum
kalktığım her koltuğa yapıştırıcı sürdüm
ruj sürdüm
zombilerin siki kalkarlarlar mı acaba dedim
başkente uzaylı saldırıları düzenledim
pesimist negatif çiçekleri koklamadım
yumuşak makine’yi zindana kapattırdım sansürlerime
çıplak kadın resimleri koydurttum
118 33’ü arayıp kırıttım istikbâlimin numarasını istedim
nefretimi kapattığım yangın kutusunu baltaladım
düğmeye basmadan önce bunu anons ettirdim
balgamla otuz bir çektim
eşek kadar bir elektrikli testereyle dağları
dibinden kestim kopardım
uyum sağladım bu duruma kendimi koşullandırdım
laik olmayı layık olmak sanıp benden beklenilenleri
tastamam yaptım
ira ve eta’ya şarkı bestelemesi için onur akın’a rica ettim
tepebaşı’ndan pera’ya indim küçük bir alandan geçtim
balistik raporu istedim max payne’den
geğirirken renkli baloncuklar yaptım
sokak çocuklarına devlet zoruyla
iyiymiş devletçilik dedim muzır neşriyatı
nakliye şirketi olarak düşündüm
radyasyonlu bebek maması yedirdim mutasyonuma
koleje geldim ruj sürdüm
iyi niyetli oldum bana sıkılan gaz bombasını
doğalgaza dönüştürdüm
biber gazınıysa çorbama ektim kurutup pul biber yaptım
patlatmadığım balonlardan zeplin yaptım
çiş biledim düşmanlarıma
8
pijama partisinde doğan bir çocuğa isim babası oldum
ptt koydum adını
elektrik faturalarımı reydın’a ödettirdim
sikimden aşşaya çılgın projeler düşündüm
salıyı salladım perşembeleri perişan oldum
denize ne kadar çük atarsan at çıkmaz çeyrek
türkan şoray çıkmaz dedim
bana ne atarlarsa hışımla tuttum
şu yaşımda şişme stantlar kurdum diktatörleri dik tutmaya çalıştım
kalıcı bir tutum sergiledim anti neşesizlik manifestosuna katıldım
kıyak bir yalan uydurdum duma duma dumbala laika
jest ve mimiklerimi ve giysilerimi bir saat ileri aldım
yalnızlığımdaki açığı kapatmak için jeton ve
ankesörlü telefon kartları biriktirdim
insanlara kendimi borçlu hissedip hep teşekkür ettim
gugıl’a devlet başkanını sordum
gugıl’a devlet başkanını sordum
kolej’e geldim
düzensizlik bile düzendir bence dedim
her
kes
i
ser
t
bir
anaaar
şiye
ça
ğır
dııııııııııım.
(bkz: musap - ilker şaguj) -
arkalı önlü nanay
mersin ağacının meyvesine gel hambeles de
ben sıkıntımı toynaklara ve takıntılara böldüm
olur a atlar jokeylerden ve hurdacılardan kurtulur diye
en meşhur koku markası terdir
evlerin damına ulaşan asmalara nasıl
toplanırsa kuşlar yazın
ne düşse yere istisnasız benim
elimi tutmalısın çünkü kesmeyeceğim saçlarımı
batacak olsa elimi her attığımda
nurhayat inekler ve zürafalar hiç bitmesin
bitmesini istemediğin şeyleri bana bak
sen de elime tutuştur
bütün kapılar yumruklandı az önce
ikimizden biri bu yana doğru geliyor
kuşlardan beklemezdim
kimse kuşlardan böyle şeyler beklemez
kuşlar sağ salim indiriyorlar kepenkleri
benim dişlerimde susam kalır nurhayat illa kalır
dişlerimin arasındakileri temizlemekten yediğimin tadını çıkaramam ben
dünyayla aynı boynuzun üstünde olduğumu anlayınca
dalmış gibi yaptım bir yere ki beni gördüklerine şaşırmasınlar
ruh deneni cimnastikten imal edilmiş sanıyorlar
ne bahsetseler cıpcılız ya dopdolu fış
koca bir çimdiğin gülmesini görsem
ver elini ta yokuş başına
kulağım sinik sinik çınlarsa da sütü mayalayamamış biri
çokça andım ne oldu iyiliği hep dönemeçle çukur
her yer sofrasının yanından yol geçer
en emin olduğum şey
her inananın evinde bir mushaf
benim ağzım koksa da bayatlamam ben
hırs ve müzakere toplantısına buyruluyorum
belim melim sırf hamur
ekmeğine rutubet sür uyursun
darbesi sillesi mi kaldı oldum bittim utancımdan mosmor
bir kız elimi tutsa çobanoğlu aklımı alıyor ya o da göynümü
bana parmaklarım mı ne kalıyor
her zırnığa cümbüş tamtamı kenef yaptım
zor sarkışlar için tünemedim çıkara
dikini sorun birine şu yolun -kestirmesi olmayıversin-
ricaymış özürmüş sevdiğimden gelmesin
bassalar da olur ha bire ayakkabımın topuğuna
kılsa kıl tozsa ağaçsa önümü göremezsem hepsi bir
hızlı koşayım derken pır
aşağı atlayamam aşağısı dümdüz
hırç hurç ediyor kement ve korucuyla şerif bir etmez
atlar ve kızlar en birinci savaş aleti
içime atlet giymemişken sırtım olduğuna inanmıyorum
pırtıp hilleniyorum sürüden
dargınlığın çaresi de hediyesi de yoktur
dıbık dıbık güz olmamıştır hiç boku çıksın
savaşa gidiyorum nurhayat
cephede herkes diğer tarafa nişan yüzüğünü fırlatıyor
aralık '12
(bkz: kış algını) -
nedircik adlı masal kitabı ve hulki aktunç, mustafa ırgat üzerine hazırladığı sözlükleri yakın zamanda yayımlandı. -
italyan şair giuseppe ungaretti'den batık liman çevirisi ketebe yayınları'ndan çıktı. (bkz: giuseppe ungaretti)