immanuel kant

Kimdir?

immanuel kant, 22 nisan 1724 – 12 şubat 1804 (königsberg) tarihleri arasında yaşamış olan alman filozofu. alman felsefesinin kurucu isimlerinden biri olmuş ve felsefe tarihinin kendisinden sonraki dönemini belirleyici olarak etkilemiştir. yaşamı kant, eleştirel felsefenin babası olarak kabul edilir. doğu prusya'nın königsberg (kaliningrad) kasabasında doğdu. hep burada yaşadı. üniversite eğitimi sırasında birkaç yıl öğrencilere özel dersler verdi. eğitimi sırasında leibniz ve woolf'dan etkilendi. 1755 tarihinde doçent derecesi aldıktan sonra üniversitede çeşitli sosyal bilimler alanlarında dersler vermeye başladı. kant başlangıçta fizik ve astronomi alanında yazılar yazdı. 1755 yılında "evrensel doğal tarih ve cennetlerin teorisi" adlı eserini yazdı. 1770 yılında königsberg'de mantık ve metafizik kürsüsüne atandı. 1770'den sonra hume ve rousseau etkisiyle eleştirel felsefesini geliştirdi.12 şubat 1804'de königsberg'te öldü. felsefesi modern felsefenin gelişim seyrine uygun olarak bilgi kuramını ön plana çıkartmıştır. kant'ın gözünde bilim, liderleri kesin olan ve yöntemleri, ancak hume'unki gibi felsefi bir kuşkuculuk benimsendiği zaman sorgulanabilen evrensel bir disiplindir. bilim yansızdır ve nesneldir. o, felsefedeki ilk ve temel misyonunun bilimi temellendirmek, daha sonra da ahlakın ve dinin rasyonelliğini savunmak olduğuna inanmıştır. bu amacı gerçekleştirmek için, hem descartes'ın rasyonalizminden ve hem de hume'un empirizminden önemli gördüğü öğeleri alarak, transsendental epistemolojik idealizm diye bilinen kendi bilgi kuramını geliştirmiş, yükselen bilimin felsefi temellerini gösterdikten sonra, özgürlük ve ödev düşüncesine dayanarak hristiyan ahlakını savunma çabası vermiştir. o, fenomenal gerçeklikle, yani bizim duyular aracılığıyla tecrübe ettiğimiz dünya ile numenal gerçeklik, yani duyusal olmayan ve hakkında bilgi sahibi olunamayacak dünya arasında bir ayrım yapmıştır. kant öğretisiyle bilimsel bilginin olanaklı olduğunu göstererek, newton fiziğini temellendirir, fakat varlığın genel ilkeleri, tanrı'nın varoluşu, ruhun ölümsüzlüğü gibi konuları ele alan geleneksel metafiziği olanaksız hale getirir. çünkü, metafizik alanında, ruh, tanrı, evren kavramlarını düşündüğümüz zaman, burada duyu-deneyi tarafından sağlanan malzeme bulunmaz. bilginin iki temel öğesinden biri olan deney, tecrübe öğesi metafizik alanında söz konusu olmadığı için, akıl burada antinomilere düşer. öyleyse metafizik alanında bilimsel bilgi olanaklı değildir. bununla birlikte, kant görünüş-gerçeklik ya da fenomen-numen ayrımını insan varlığına uygulayarak, ahlak olanağını kurtarır.


  1. Demiş ki:

    "Sıcak iklimlerde insanlar her açıdan daha hızlı olgunlaşır ama ılıman iklimlerin getirdiği mükemmeliyete ulaşamaz. İnsanlık en büyük mükemmeliyete beyaz ırk ile ulaşmıştır. Sarı ırkın yerlileri daha az yeteneklidir. Zenciler az gelişmiş ırktandır hatta Amerika’nın bazı yerlileri zencilerinde altındadır.
    ***
    Sıcak toprakların insanları oldukça tembeldir. Ayrıca çekingendirler ve bu özellikleri uzak kuzeyde yasayan halkların karakteristik özelliğidir. Çekingenlikleri ve pasiflikleri batıl inançları tezahür ettirir ve topraklarını yöneten krallar onları köleliğe götürür. Ostoyaks, samoyed, lapp, greenlander gibi sıcak iklimlerin kavimleri pasifliği tembelliği batıl inançları ve içkiye olan düşkünlüğü ile bilinir, ama özellikle son kavimdeki kıskançlığın duygusunun eksikliği dikkate değerdir, bunun sebebi de sıcak iklimin tutkuların üst düzeyde yaşanmasına izin vermemesidir.
    ***
    Burmeli kadınlar açık saçık giyinir ve Avrupalılar’dan hamile kalmaktan gurur duyarlar. Hottentotlar ise pis kokar ve kokusunu çok çok uzaktan alabilirsiniz."

    Kaynak