1. bazı dönemlerde ( ki bu dönemlerin arası kısalmaya başladı ;( ) yemeklere karşı yaşadığım şey! tokum! hiii! o da ne? aman allah'ım yoksa o lahmacun mu? tulum peyniri, sele zeytini, mevsim meyvaları, hiiiii! çilek mi o? dondurmaaaa! inanmıyorum? kek! uuuuu! hem de üzümlü! browni!!!! kebappppp! kabak tatlısı, künefe, mantı, börekkkk...
    ....
    listeyi uzatmıyorum ki, bu saatte başka insanları irade felcine uğratmayayım!

    bendeki tek irade felci bu!
  2. çoğumuzun kronik hastalığı. ne yapılması çok iyi bilindiği halde bir türlü harekete geçememektir. sürekli kararlar alıp aldığın kararları uygulayamamaktır. örnek vermek gerekirse #44375 nolu içerik olabilir. ardından dirseğimde 2 yıldır uyuşma ve ağrı olmasına rağmen doktora gitmemem olabilir.
  3. deliremeyen deli hastalığı, ya da sağlıklılığı.

    dünyanın hali: boktan.

    benim halim ne olacak: çalışayım, para kazanayım, en azından biraz rahat edeyim.

    benim halim: dünyanın hali boktan ama uyum sağlamak zorunda mıyım?

    benim halim: hayır.

    benim cevabım: hayır, demek için çok geç kaldın, hatta kaldık. sorry mario, but princess is in another castle!

    özet:

    irade felci, yapılması gerekenlerin en başından beri bir gereklilik olmadığını bilmek ama zorundasızlığın farkında olunmadığı için eveleyip gevelemek, sürüncemede bırakmak. zira o vakte kadar bir şekilde zorunda olmadığınız şeyleri yine de yapmışsınızdır. e şimdi yapmamazlık etmek biraz eğreti duruyor.