1. ergen olduğum dönemlerde beğendiğim, hoşlandığım kızlara olan ilgimi hep sözlü olarak ifade ederdim. daha sonra bu durumun hatalı olduğunu, önemli olanın ikili auranın uyumu olduğunu farketmiştim. eğer ikili uyum gerçekleşirse ortada anlaşmaya çalışmak gibi bir problemde kalmayacaktır. bunu farkettikten sonrada ikili ilişkilerim oldukça düzene girmeye başladı. kadınları anlamak kısmına geldiğimizde ise bu durumun oldukça saçma olduğu kanısındayım. önemli olanın kadınları anlamak yerine kendimizi anlamak olduğunu düşünüyorum. eğer bir erkek, bir insan olarak kendimizi anlarsak, bir kadını da rahatlıkla anlayabileceğimiz kanısındayım. burada ki anlamaktan kasıt karşı tarafı kabullenmektedir. kadınları anlamak bir kadın olmadıkça mümkün değildir. en uygun davranış onu kabullenmektir.
  2. öncelikli yapılması gereken "kadınları anlamaya çalışmamak" olabilir, böyle bir dürtüye girin çok daha mutlu ve huzurlu yarınlar sizin olabilir,

    yok illa ben anlayacağım diye bir şartlanmanız var ise "insanları anlamaya çalışabilirsiniz"
  3. gözlemlerime göre acıkınca yemek yiyorlar, susayınca su içiyorlar. ihtiyaçlarını gideriyorlar. gülüyorlar, ağlıyolar, seviniyorlar, üzülüyorlar. akbil bitince akbil yükleyenini bile gördüm. bu kadarı bile büyük bir çoğunluğu anlaşılır kılıyor. anlayamadığım kısmın kaynağı ise ataerkil bir toplumda toplumsal cinsiyetçilikle sınanmamam olabilir.
  4. ne demiş şair "kadınları anlamayın, sevin".