1. ülkemizin zayıf kaldığı bir çok noktadan biri. düzenli ve sağlıklı bir yaşam için gerekli bir ihtiyaç.
  2. herhangi bir yan etkisi yoktur. aksine vücudu rahatlatır. 5 senedir 3 aylık periyotlarla kan veriyorum. herhangi bir rahatsızlık hissetmedim. aksine daha sağlıklı olduğumu söyleyebilirim. şöyle bir faydası da vardır; alınan kan incelendiğinden ötürü kan hastalıklarında erken teşhis konulabilir. verin, teşvik edin...
  3. sağlık sorunlarım nedeniyle yapamadığım eylem...
  4. bir talesemi taşıyıcısı olarak kandaki hemoglobin oranımın 16'nın üzerinde olduğunu öğrenmemi sağlamıştır. 3 insana can verdim, yetmezmiş gibi bir süredir de kendimi daha enerjik hissediyorum. normalde yaşadığım bahar kırgınlığın yaşamadım. sanırım hepsi kan vermemle alakalı.

    teşekkürler kızılay..
  5. 18-68 yaş arasında, ağırlığı 50 kg ve üzerinde olan her sağlıklı bireyin gerçekleştirebileceği bir işlem olan kan bağışı da kan vermek kapsamında değerlendirilebilir. vücudumuzda ortalama 5-6 litre kan bulunur ve bağışta alınan kan 450 ml kadardır.
    bağış aralığı erkeklerde 90 günde bir, kadınlarda ise 120 günde birdir.

    ilk olarak kimlik, adres bilgileriniz ve kan bağışına uygun olup olmadığınızın anlaşılmasında değerlendirilecek sorular içeren bir form doldurmanız istenir. bu form yasal bir zorunluluk olup, kayıtlarınız birtakım yasa ve yönetmelikler gereğince gizli tutulur.

    formu doldurduktan sonra sağlık personeli tarafından parmak ucunuzdan bir miktar kan alınarak kan sayımınız yapılır. kan düzeyi düşük olan kişilerden bağış alınamaz. kan seviyesi normal olan sağlıklı bireyler kan bağışında bulunduklarında eksilen kan hücreleri, kemik iliğinin çalışmasıyla hızla yenilenir. alınan kan miktarı sağlığı olumsuz etkileyecek düzeyde olmadığı için kansız kalmak gibi bir durum da söz konusu değildir.

    muayene sonucunda doktor, bağışlanacak kanın size veya kanı alacak hastaya zarar verebileceği kanısına varırsa sebebini size açıklayarak kan bağışınızı bir süre erteleyebilir. bazı durumlar ise yaşamınız boyunca kan bağışına engel teşkil edebilir.

    hepatit a ve hepatit e enfeksiyonu geçirenler tedavi sürecini tamamladıktan sonra 12 ay boyunca kan bağışında bulunamaz. hepatit b ve c geçirenler ise tedavilerini tamamlamış olsalar dahi hiçbir zaman kan bağışında bulunamazlar. bazı ilaçlar da kan bağışı için engel oluşturabilir.

    kan bağışına engel teşkil edecek bir duruma rastlanmazsa 10-15 dakika sürecek olan kan bağışı işlemine geçilir. kan bağışı tamamlandıktan sonra bir süre bağış yatağında dinlenmeniz faydalı olacaktır. bağış sonrası bir saat boyunca, kan dolaşımı reaksiyonlarının önlenmesi amacıyla uzun süreli ayakta kalmamanız, kan verdiğiniz kolunuzdaki koruyucu bantı 2 saatten önce çıkarmamanız ve bu kolla ilk birkaç saat ağır eşyalar taşımamanız önerilir.

    bağış olarak alınan her kan anti-hiv testi (aids), anti-hcv testi (c sarılığı), hbsag testi (b sarılığı), sifiliz (frengi) testi ve kan grubu testine tabii tutulur.
    bağışladığınız kana uygulanan tarama testlerinden herhangi birinin pozitif çıkması durumunda size haber verilerek doğrulama testleriniz yapılır. günümüzde kan yoluyla bulaşan hastalıkların taranmasında kullanılan testlerin hiçbiri %100 kesinlikte tanı koydurucu değildir. uygulanan tarama testleri kanı alacak hastanın sağlığını korumak amacıyla yapılır. aids, hepatit gibi hem kan hem de cinsel yolla bulaşan hastalıklar için bulaşın gerçekleştiği andan testlerde pozitif hale gelinceye kadar geçen ve tanı konulamayan ölü bir süre söz konusudur. bu ölü dönemdeki kişinin test sonuçları temiz gözükmekle birlikte diğer insanlara hastalık bulaştırma riski vardır. bu nedenle kan bağışı için başvuru yaptığınızda doldurduğunuz formdaki sorulara vereceğiniz dürüst cevaplar çok önemlidir.

    uygulanan serolojik testlerde hastalık tespit edildiğinde veya son kullanma tarihi geçtiğinde kan imha edilir. ancak temin edilen kanların çoğu, alınmalarını izleyen ilk hafta içinde hastalara kullanılır. verdiğiniz kan ihtiyacı olan hastalara ulaştırıldığında ise sms ile bilgilendirilirsiniz.
    rosa
  6. vermekten çekinmeyin arkadaşlar. her şeyi geçtim telefona gelen "iyi günler dreamtheater bey, bağışladığınız kan ihtiyaç sahibine ulaşmıştır. 3 kişiye hayat, doğaya ise 1 fidan armağan ettiniz. teşekkür ederiz." mesajı bile insana bir tebessüm veriyor. iyi bir şey yaptığınızı hissediyorsunuz...
  7. acayip derecede korktuğum bir eylem. yanlış anlaşılmasın kanım az bencillik yapıyorum falan durumları değil. küçüklükten beri aşıya, iğneye karşı bir fobim vardı. sanki o an yanlış bir şey olacak ve ölecekmişim gibi evet bu bir takıntı. ama o an öyle olmayacağı kesin olsa dahi öyle hissediyorum.

    kan vermenin ne kadar önemli olduğunun hatta buna ihtiyaç konusunda anneannem'den ötürü yanında birebir tanık olduğum, çok gerekli bir fiiliyat evet, bunu aşacağım zamanla umarım. birinin hayatına bir katkıda bulunmuş olmak düşüncesiyle aşacağımı biliyorum. sanırım bir noktaya kadar da insan vücudu için, vücudun kendini yenilemesi için gerçekten iyi bir olay.
  8. bir keresinde böyle canım sıkkın kafam dalgın kızılayda yürüyorum, dur dedim bi kan bağışlayım kızılayın kan bağış yerleri vardı. girdim işte baya bekledim form falan doldurdum biraz daha bekledim. doktor beni çağırdı yine bir ton soru sordu, hastalık, düzenli kullandığın ilaç, sigara vesaire.. her şey iyi tamam güzel. tam kapıdan çıkıcam kan vermeye adam alkollü müsün dedi. bi hastir falan oldum ben de tabii çünkü içtiğimi kendim bile unutmuştum. bir saat öncesinde iki long islandı devirmiştim. ehehe evet ben unutmuşum onu diyip koşarak uzaklaşmıştım valla bayağı da utanmıştım. insan bir saat önce alkol aldığını böyle bir konuda nasıl unutur
  9. belirli filtrelerden geçmesi gerekmektedir.(alkol, hastalık, cinsel ilişki gibi) çünkü sizdeki kanda oluşabilecek hastalıklara karşı bir önlemdir ve yapılmalıdır.

    kan verme işlemini gerekli durumlarda yapmışlığım vardır ihtiyacı olanlara istinaden tabi o an alkol falan almadıysam. önemlidir kan bağışı bu konuda duyarlı olmamız gerek sanırım.

    kızılay bilinen en önemli kuruluş lakin kendilerine bazı haber kaynaklarından dolayı pek güvendiğim söylenemez.

    haber örneği için;

    haber
  10. yukarıdaki 123004 nolu girdiye ek olarak;

    kan sayımında erkekler için uygun aralık 12-18 değerleri arasıdır, bu değerlerin üstünde kan değerlerine sahipseniz de sizden alınmaz,

    ayrıca eğer kan değeriniz 18 e yakın ise kan vermek sizin için bir çeşit tedavi gibidir, 18'in üstüne çıkıldığında yapılan flebotomi işlemi aslında fazla kanı almaktır, o yüzden eğer kan sayımında değerler 17'nin üzerinde çıkıyorsa 3 ayda bir gidip kan veriniz hem canlar kurtarın hem sağlığınızı koruyun.

    ayrıca bu kan verme işlemi sırasında bazen tecrübesiz hemşireler kan damarını çatlatabiliyor, ancak hemen korkmayın :) bu olay biraz canınızı yaksa da kan alınırken farketmeyebilirsiniz bile. Ancak daha sonrasında (ertesi gün) kan verdiğiniz kolunuzda sararma gibi bir şey görürseniz anlayın ki damarınız çatlamış. bu aşamada korkmuyoruz çünkü görüntü haricinde herhangi bir olayı yok, renk sarı > mor > yeşil şeklinde değişim gösterip 2 hafta içinde geçiyor. Eğer böyle bir olay yaşayıp da kan vermekten vazgeçen veya korkan varsa korkmasın diye bildireyim istedim.

    ayrıca iğneden korkmayan ve daha fazla vakit ayırabilecekler için (bkz: aferez)