1. birçok kişi tarafından eleştirilen paradır. duymayan kalmamıştır sanırım. iki saat "çalışma"yla 20.000TL kazanmış bir gece kulübünden. şimdi olaya iki farklı açıdan bakıyorum izninizle.

    ilk bakış açım onu savunan bakış açısı. adam sabah akşam snap atarak bir üne kavuştu. ki sonuçta kolay bir şey bu. adam gayet zekice kendini sattı ki piyasada kendini satmak çok önemlidir. adamın orada sahneye çıkmasından beklenen elbette güzel şarkılar falan çalması değildi o yüzden. "bu adam ne yapsa sahnede izlenir?" diye düşünen insanlar "dj'lik yapsın, popüler şeyler çalsın zaten insanlar dinler" diye düşünerek sahneye çıkartmışlardır. e adam beklenen kalabalığı da toplamış. mekanın kapasitesinden daha fazla insanı getirtmiş oraya. bu da güzel bir satış taktiğidir. sahneye çıkan mutlu, seyirci mutlu, mekan sahibi mutlu.

    ama bir de olayın şu tarafı var. ne müzisyenler var yıllarını teknik geliştirmeyle geçiren, iki dakika bir şeyler çalsa "niye durdun nolur devam et" denecek, gecesini gündüzünü kendini geliştirmek için harcayan ve yeri geldiğinde günlerce uyku uyumayan. bu adamlar ünlü olabilir olmayabilir orası ayrı. hatta müzisyen de olmayabilir. tiyatrocu, ressam, heykeltıraş da olabilir. ama onların hiçbirini izlemeye insanlar böyle akın akın gitmez. "hee o mu geliyormuş abi, bakarız ya gideriz belki" der duyanlar. neden? o adamlar eğlenceli olmadığı için mi? saatlerini telefon başında snap atarak geçirmedikleri için mi? maalesef. her türlü iddiasına varım tanıdığım müzisyenlerin (bu işten para kazananlardan bahsediyorum) tamamı bilgi konusunda da, çalışıp emek verme konusunda da o iki saat sahnede durup 20.000 kazanan adamdan kat be kat üstünlerdir. her türlü iddiasına da varım. saatlerce muhabbetine doyum olmayan bir adam, "abi ne zamandır birlikte çalmıyoruz gel birlikte çalalım mı bir şeyler" sorusunu sorduğum bir adam (bu şekilde sormamın sebebi, bir müzisyenden hiçbir zaman bir şeyler çal diye bir talepte bulunmamamdır. o işi birlikte yaparak eğlenmeyi teklif ederim. öbür türlüsünü şu yorumumda da bahsettiğim gibi saygısızlık olarak görürüm) isterse sabah akşam snap atmasın. gideyim de biraz muhabbet edeyim diye okul çıkışları otobüs+metro yaparak yanlarına gittiğim, aklıma takılan her soruyu büyük bir samimiyetle ve güzelce anlatan adamların yanında sahnede birkaç hareket yapıp başkalarının şarkılarını bilgisayardan açanların hiçbir değeri yoktur. ha seyirci memnun, mekan sahibi memnun, sahneye çıkan memnun demiştim ya. işte kaliteli müziği de bu bitirdi zaten.

    müzikle kalın. ama gerçek müzikle. saygılarımla.
    jimi
  2. kerimcan durmaz adeta ülkenin ve özellikle sosyal medyanın en popüler yüzü haline gelmişken ve insanlar oturduğu yerden kazandığı parayı konuşurken ve "ay çook tatlı" diyebilirken bir diğer tarafta öldürülen trans birey hande kader"ı yok saymaları türk milletinin ikiyüzlülüğünün kanıtıdır.
  3. üretici-ürün-müşteri-arz-talep diyerek üzerine düşülmemesi gereken konu.

    bu ülkede ömrü uzatıyor, dengenizi artırıyor denen bileklikler tanesi 200 liradan yok sattı.

    buna mı takıldınız ?

    şahsi dipnot: ruhu olmayan işle uğraşmayın, ruhu olmayan müziği de dinlemeyin.
    kuz
  4. madem bu kadar dert edenler var siz de kendinizi rezil edip şaklabanlık yapın parayı kapın bu kadar basit.
  5. hakkında bu kadar konuşularak fiyatı arttırlıyor, popülaritesi artıyor.
  6. zekidir. her ne kadar dalga konusu olsa da o parayı da çatır çatır yiyerek hayatını muhteşem bir şekilde devam ettirir.
    sanaldan hakaret edilmesi hiçbir şeyi değiştirmediği gibi, popülerliğini de arttırmaktadır.
    bizde napalım...
    (bkz: faturalar birikti)
  7. şahsı ile ilgili değil de, ismi kerimcan veya o türevde olan bir insanın şu dünyada iyi para kazanamadığını hayal edemiyorum.
  8. ekşi tadı veren tartışmaların baş tacı. ^:anlayana^
  9. banane, bize ne, size ne denecek durum..
    bu adam balondur, uçar gider bir gün; hatta "ünlü dj parkta yatıyor." şeklinde haberler çıktığında "oh olsun" diyecek veya "kimdi be bu değişik" diyeceksiniz... sallayın gitsin...

    (bkz: zenginin parası züğürdün çenesini yorar)
  10. şantiyede on ay canımı çıkaracak kadar çalışıp kazanacağım parayı bir gecede kazanmıştır. çok özür dilerim ama adaletine soktuğumun dünyası işte. kimin onu dinlediğiyle ve ne tür bir iş yaptığıyla ya da işini iyi yapıp yapmaması beni çok alakadar etmiyor. elbette hitap ettiği insanların problemi bu. ben bunun sonuçlarını değerlendirmekten başka bir sonuç çıkaramam buradan.

    popüler kültürün tehlikeli bir şey olduğunu ve tehlikesinin içinin boş olmasından kaynaklandığını düşünüyorum. buna rağmen bu kadar kazanıyorsa bu çürümeyi doğru yönetiyor demek ki.

    popüler kültür zehiriyle zihinleri çürütüp felç bir toplum yaratmak önemli tabi. ekolojik tabanlı düşünmeye çabalayan, heslere karşı durup doğaya karşı sorumlu hissettiğim için gaz su ve cop yiyen ben mi kazanacaktım.

    adaletine soktuğumun dünyası.