1. kitap okuma alışkanlığı edindirme konusunda öneriler söylenmiş, ben de şöyle bir şey ekleyeyim: internet alışkanlıklarımıza dikkat etmemiz gerekiyor. interneti bir çöplük gibi düşünelim. bizim internette takılma sebebimiz, o çöplüğün içerisinde kendimize yarayanı almak. bu bilgilendirici amaçta olur, eğlendirici amaçta olur, farklı amaçlarla olabilir. ama şurası bir gerçek ki, internet bir çöplük, biz de o çöpleri karıştıran insanlarız.

    şimdi, bu çöpleri karıştırma işini gözlerimiz vasıtasıyla yapıyoruz. ve işimize neyin yarayacağını da ancak okuyarak anlayabiliyoruz. ve kısıtlı olduğumuz bir şey var, o da zaman. bunların hepsini birleştirelim. şöyle bir şey çıkıyor ortaya: belli bir zaman içerisinde, internette(çöplükte) işimize yarayacak değerli şeyi(eğlenme-öğrenme amaçlı vs) bulmamız(gözlerimiz yardımıyla okuyarak) gerekiyor. tüm bunlar "skimming" denen şeyi harekete geçiriyor.

    skimming, yani gözle tarama. bu kavram yüzünden, internetteki işimize yarayan bilgiyi o çöplükten çıkarabilmek için gözlerimizle hızlı hızlı tarıyoruz. yani atlaya atlaya okuyoruz. bir yandan zaman kısıtlaması, öte yandan sıkılmak gibi etkenler var. işin kötü tarafı bu atlayarak okuma beyin tarafından benimsenebiliyor.

    böyle olduktan sonra herhangi bir metin okurken beyin direk "skimming" özelliğini çalıştırıyor. dolayısıyla bir kitap okumanız gerekiyor diyelim. o kitap internet gibi çöplük değil. tam tersine bir bilgi hazinesi. cümleler, kelimeler değerli. ama beyin atlayarak okumaya programlanmış. dolayısıyla daha ilk sayfadan, ilk paragraftan okumaya başlarken bir anda kendinizi beşinci altınca paragraflara göz atıp, üçüncü paragraftan bir cümle okuyup tekrar ilk paragrafa dönmüş olarak bulabiliyorsunuz. beyin o an tasmasından kurtulmuş bir köpek gibi, sağ sola koşturmak istiyor. ona "dur, otur" demek çok zor.

    yani demek istediğim internet alışkanlıklarınızı gözden geçirin. kitap okurken konsantrasyonu hızlı kaybetmenizin, çabuk sıkılmanızın, kitabın kapağını bir kere kapattıktan sonra bir daha açmak istememenizin sebebi beyninizin atlayarak okumaya programlanmış olması, ve bunu yapamadığı zaman(kitap okurken) sıkılması, ve bir daha aynı kitabı gördüğünüzde beyninizin size bu sıkılganlığı hatırlatması olabilir.

    not: skimming kelimesi aynı anlamda hızlı okumayı da karşılıyor. benim buradaki kastım atlayarak okumadır. yoksa hızlı okumada her kelimeye bakılır aslında.
  2. abi
  3. kitabi kendi paran ile kitapcida saatler gecirerek alip okumaya baslarsan aliskanlik edinirsin. diger turlu baskasinin kitapligindan alidigin yada kutuphaneden aldigin kitapla okuma aliskanligi kazanilmiyor. o sureci yasayip alisman lazim. kitaba ulasmak icin harcadigin enerji seni okumaya iter. bilmiyorum ben boyle basladim. ilk aldigim kitap (bkz: şeker portakalı - josé mauro de vasconcelos) idi. ankara olgunlarda dolastim, sahaflarda vakit gecirdim, korsan kitapcilarla pazarlik yaptim. sonra eve geldim okudum bitirdim. bu dongu devam etti. suan yuzlerce kitaptan olusan kutuphanem bir o kadar da arkadaslarimin alip getirmedikleri. kitaba para vermeden emek harcamadan okuyamiyorsunuz ben bunu ogrendim.
  4. çevredeki insaniyetsizliğe,çıkarcılığa,açgözlülüğe ve acımasızlığa bakarak.kitaplarda sizi tüm bu aşağılık durumlardan alıp, korunaklı bir evrene taşıyacak hayalgücünü ve umudu bulabilirsiniz.ya da tüm bu aşağılık durumlarla bizzat kitapların içinde yüzleşip,hayat için daha hazırlıklı ve güçlü bir hale gelebilirsiniz.biraz demlemeye bırakın,iki türlü de alışkanlığa dönecek o zaten.
  5. Okumak da en nihayetinde bir zevk işidir. Kişi öncelikle kendi ilgi alanını belirlemeli ve o alandaki eserler üzerinden ısınmalıdır kitaplara. Yani sıkılmayacağınız türde, uzunlukta ve üslupta bir kitap bulmanız atacağınız ilk adım olmalı.

    Kitap okuma alışkanlığı kazanmanın yolları yaş gruplarına göre ve hatta kişiden kişiye bile değişmektedir. Özellikle yetişkinlerin ve çocukların okuma alışkanlığı kazanılabilmesi için izlenmesi gereken yollar büyük değişiklikler gösterir.

    ayrıntılı bir yazı için kitap okuma alışkanlığı nasıl kazanılır
    yalan
  6. "kitap okuma alışkanlığı"nın içi boş bir lafız olduğunu düşünüyorum. muhtemelen kendisine "kitap okuma alışkanlığı" kazanması gerektiği öğütlenen ilkokul öğrencileri falan da bunun sigara alışkanlığı falan gibi edinildikten sonra bağımlılık yapan bir şey olduğunu düşünüyorlar. yeni nesil bu "kitap okuma alışkanlığı" dayatmasından popüler edebiyat ile sıyrıldı, düzenli olarak kahraman tazeoğlu, ali lidar, azra kohen, e. l james falan okuyorlar. alın size kitap okuma alışkanlığı!

    bence böyle bir alışkanlık durumu falan söz konusu değil, insanın merak etmesi ve bu merakını giderebilmek için kitap okuması söz konusu. illa bir şey kazanmak istiyorsanız merak kazanmanız gerekir. merak ettikçe okursunuz. meraklarınız derinleştikçe daha fazla kitaba ihtiyaç duyarsınız ve okumalarınızı bir düzene sokmak durumunda kalabilirsiniz. sizi dışardan görenler de "kitap okuma alışkanlığı" edindiğinizi düşünerek özenirler falan.

    son olarak önemli olan okumak değil düşünmektir. okumak düşüncelerinizi derinleştirebilmek için bir araçtır. zihninizde işlemedikten sonra yığınla kitap okumanın çok bir anlamı yok. tabi bunu da obsesyon haline getirmemek gerekir belki. öyle yani.
  7. tenten okuyunuz. yaş sınırı yok. hepsini 1-2 günde bitirirsiniz zaten.
  8. ihtiyaç hissetmektir bence tüm mesele. bazı şeylerin yetmediği zamanlarda başlamak gerekir tam da, sonra okumak yetmez ama daha keyif ve bittabi acı veren başka bişey bulunmadığından daha fazla okursunuz.
    yok ihtiyaç hissetmiyorsa er/ dişi kişi (nasıl olur da hissetmez(!), bence zorlamasın hissedeceği anı beklesin)sevdiği şeylerle ilgili olanlarla başlamalı, olayın özü keyif almak en başta sonra su yolunu bulur.
  9. kitap okuma isteğinin öncelikle içten gelmesi gerekir.

    önceleri roman okurdum sürekli, bir ara şiire merak saldım.
    sonra bana bilgi gerek bilgi dedim ve siyaset, politika, uluslararası ilişkiler vb. elime ne geçirdiysem gömüldüm.
    ardından baktım ki kalıcı olması için daha özet bilgiler okumalıyım derleme makalelerin yer aldığı (afedersin) kafam kadar kitaplar okudum.
    şimdi beynimin yorulduğunu hissettim, orta ağırlıktaki romanlarla devam ediyorum.
    felsefe için hala hazır hissedemedim kendimi mesela. ansiklopedik bilgiden ötesi korkutuyor.

    demem o ki; öncelikle kitap okumak isteyecek insan. sonra ne okumak istediğini bilecek.
    zorla yapılacak bir iş değil bence. 'bence'
    ya uykun gelir ya da dalar gidersin kitabın sayfalarında ilerlerken.

    başlarda alışmaya çalışırken belki bir süreliğine günlük şu kadar saat/sayfa okuyayım diye hedefler koyarak kasabilir insan kendini.
    ama olmuyorsa da olmuyordur.
    her şey kitap değil ya.

    'kitap' şu an çevremi öyle sardı ki, herhangi bir şeyle uğraşmadığım vakitler elimde kitap olmadığı zaman sanki hayatımın o dakikalarını boşa geçiriyormuş gibi hissediyorum.
    bu arada öyle çocukluktan falan kazanmadım bu alışkanlığı. lise yıllarının ortasında başladım.

    bir de şunu eklemek gerekir kanatimce. yaşınız bu alışkanlığı kazanmak için geçkinse (25 üzeri mesela) okuma alışkanlığı kazanacağım diye pat diye dünya klasiklerinden dalmayın olaya. ufak ufak başlayın, dikkatinizi çeken ya da ilgi alanınıza giren şeylere bakın. şayet içinizde istek varsa akarsınız o yolda.
    yalan
  10. ilk önce tadına varmak lazım. o açıklanamaz tadı aldıysan mecbur alışacaksın.