1. nereden başlasam bilemiyorum... kendisiyle bu üçüncü sözlük maceramız. umarım uğrayacağımız son durak burası olur. yoğunluğumdan ötürü burada aktif olamasam da sözlüğe her girdiğimde kendisini sol framede görmek beni çok mutlu etti. hoşgelmiş.

    şimdi kendisi hakkında edindiğim bir kaç izlenimimi ve bir kaç anekdot paylaşayım...

    her konuda iyi bir dinleyicidir. sizi dinledikten sonra doğrularını söylemekten asla çekinmez. kendisine ait olan çizgisinden hiç şaşmaz fakat nasıl bir insan olursanız olun, sizi olduğunuz gibi kabul eder. insanların seçimlerine, yaşamlarına, tercihlerine saygısı vardır. sizi asla yadırgamaz. kim olursanız olun... rte'nin torunu bile olsanız sizi dinler.(*:swh) özü sözü bir insandır. insansever olduğu gibi hayvanseverdir de. arkadaşları onu evine davet ettiğinde, kedilerinin evde yalnız ve aç kalacağını düşünerek arkadaşlarını kendi evine misafir eden bir hayvanseverdir.

    çok geniş bir müzik kültürü vardır. onun radyosunda sıkılmadan saatlerce kaldığımı bilirim. radyoda bir başka yazar arkadaşımızla "küfür etme klavuzu" adı altında kendilerince hayali bir kitap oluşturarak bana "seksist" olmayan küfür öğretmeye çalıştıkları geceyi anımsadım bak şu an. çok ciddiyim. o an ben de inanamamıştım da böyle bir şey varmış cidden. biraz da işin geyiğini yapıyorlar, gülüp eğleniyoruz falan... bu yüzden tam da emin değildim gerçekçi olduklarından. radyoda o an ne dinlediğimizi unutup, hayretle kaliteli nasıl küfür edilir'in bana grammer halinde verdiklerini izliyordum:)
    "bak kutup küfürü seksist olarak düşünme."
    "tamam da lake, içinde ana-bacı olmayan bir küfür duymadım ki ben hiç"
    (bu konuşmaları hiç unutmamışım gördün mü?) küfürün hayatımızdaki sanatsal yerini adeta o gece onlarla keşfetmiştim. (*:swh)neyse bu konuyu gereksizce uzattığımı fark ettim şu an. neden böyle bir şey yaptım bilmiyorum (*:swh) çok özür diliyorum sayın yazarlar ve okurlar.

    evet devam edeyim... hukukçudur kendisi. neden avukatlık yapmadığını bilmiyorum. herhalde adaletin yalan olduğu bir dünyada neyi neye ve kime karşı savunulacağının belli olmamasından mütevellit ingilizce çevirmenlik yapmaktadır. hukuk ve ingilizce hakkında sorularınız ve sorunlarınızı gönül rahatlığıyla paylaşabilirsiniz. seve seve yardım eder.

    eğer izmir'de yaşıyorsanız kendisi ile buluşup mutlaka bir bira için. sohbetinin güzelliğinden zamanın nasıl geçtiğini anlayamazsınız. bira içmiyorsanız bile gidin bir sohbet edin. size çok şey katacaktır. hayata farklı ve güzel bakan bir insandır. tanışınca siz de farkına varırsınız zaten. daha önceki sözlükte bir izmir zirvesi düzenlemişti. burada da düzenler mi bilmem fakat düzenlerse kaçırmayın derim. harika bir zirveydi.


    modlardan birinin yan hesabı değil ama daha önce moderatör olmuştur. tecrübesi var yani. sözlük adminlerine de göz kırpmış olayım buradan. (*:swh)

    daha yazacak çok şey var da bu kadar yeterli. kalitesini gelir gelmez anladınız zaten kişiliği hakkında da ne yazsam az kalacaktır burada.

    son olarak şunları söyleyip bitirmek istiyorum. gülerken gözleri küçülen fakat yüreği kocaman olan yazar! iyi ki tanımışım seni. tekrardan hoşgeldin.
  2. buraya bir şeyler kattığına inandığım youser, her zaman böyle devam etmesi dileğiyle..
  3. gelişini takiben bolca kültürlendirici yorum girerek, youreads'e katabileceği çok şey olduğunu gösteren youser. dilerim geldiği bu yer de onu memnun eder.
  4. süslü cümlelerim olmadı hiç, yazmayı da beceremem pek. o da bilir bunu ama "yaz der, karala birşeyler iyi gelecek sana" sen iyi geliyorsun yazmak değil. dediğin gibi boşlukları ve eksilttiklerimi tamamlamak için çabalıyorum. umudumu yitirmemeyi, hayata tutunmam gerektiğini uzattığın dost eli sayesinde yeniden öğreniyorum.
    şu dünyada güzel insanlar var deme sebebim, hep var olsun...
    o sevgiyle atan kalbi dert görmesin.
  5. yaklaşık 5 ay boyunca youreads'e katkıda bulunmaya çalıştım. özellikle müzik grupları tanıtmaya çabaladım. hiçbir anket başlığına yazmamam, youreads fm'in yazışma bölümü olan tünel dışında hiçbir yerde alenen geyik muhabbeti çevirmemem beni burada "çok ciddi bu" tanımının içine gömdü sanırım. gerçek hayatta benimle tanışmış olan birçok kişi var youreads'te. hiçbiri benim arkamdan "madem gitti, yazacaklarım var!" diye atıp tutmadı. tekrarlayayım: bu insanlar benim gerçek hayatta nasıl biri olduğumu görenler. "klavye delikanlılığı" maskesi altında bana aba altından sopa gösteren kimse olmadı. dün geceye kadar olmamıştı. bu da olmuş.

    marttaki ilk izmir zirvesi sonrası yazdığım yorumun sonuna "youreads izmir ulan!" yazıp şu resmi koymuştum. izmir kısmı hariç, bu resmi abi'den almıştım ben zirveden önce. amacım da, katılanlara youreads'in izmir kolu olarak bir hediye hazırlayıp üzerine de bu izmirli olan yazıyı yazdırmaktı. yapamadım. elimde kalan izmirli sloganı da buraya koymak istedim. böylece daha da dikkat çekebilecekti bu zirve ve youreads. bu "youreads izmir ulan!" yazısını da, eleştirildiğim üzere, "youreads sevdalısı" olduğum için değil, zirvenin ilgi çekmesi için yapmıştım. bununla benim buradan gitme nedenlerim arasında nasıl bir bağlantı kurulmuş; anlamadım. yazdıklarımın sahte olduğu eleştirisi ise oldukça garip. hakkında bilgiler girdiğim müzik grupları mı, daha fazla izleyiciye ulaşmasını istediğim filmler mi, sevdiğim ve daha da tanınmasına önayak olmak istediğim yazarlar mı sahteymiş? ya da ima edilen ama yazılmaya cüret edilemeyen şekliyle "samimiyetim" mi sahteymiş? samimiyeti şüpheli insan zirve düzenlemez, 15 kişiyle aynı ortamda bulunup hepsiyle birkaç kelime de olsa konuşmaya çalışmaz, hepsiyle ilgilenmek için çırpınmaz. zaten, eğer samimiyetim sahte olsaydı, bütün yorumlarımı silmeden önce troll'lerdim burayı. madem yorumlarım okunsun, adım duyulsun diye bu sahte samimiyeti kulandığım iddia ediliyor, e ne kazandım o zaman ben bu youreads maceramdan? saatlerimi harcayıp ofiste, evde yazdığım yorumlarımı tek tek, üşenmeden sildim ben. sözümona sahte samimiyetin bana kazandırdığı ne oldu o zaman?

    hırslı olduğum, korkunç boyutlarda ego sorunum olduğu ve hiçbir olumsuz eleştiriyi kabul etmediğim de yazılmış. "kör ölür, badem gözlü olur"un tam tersi bu sanırım. hırslı biri olsaydım eğer, 3-5 kişi haricinde kimsenin okumayacağı müzik grupları hakkında saatlerce araştırıp dinledikten sonra buraya girdiğim yorumları yazmazdım. hırslı biri olsaydım, abi ve genel olarak moderasyonla aramdaki sorunları apaçık yazardım buraya. hırslı biri olsaydım, troll'lerin hiçbirini eleştirmez, onlarla aynı doğrultuda davranıp ilgi çekmeye çalışırdım. ego sorununa geçeyim. ego sorunundan kasıt, bencil biri olduğum, kendimi herkesin üzerinde gördüğüm algısı sanırım. yahu, bu iddiayı cüretkârca buraya yazabilen kişi, benim yayınlarımın en az 1'ini dinlemiş birisi. nasıl konuştuğumu, nasıl hitap ettiğimi, yayınlarımda nelerden bahsettiğimi bilen birisi. ve bana ego sorunum olduğunu söylüyor. buradayken kimse beni açık açık eleştirmedi burada. abi ile olan mesajlaşmalarımız ve buradaki özellikle youreads hatıra ormanı hakkında karşılıklı yorumlarımızda eleştirildim. ayrıca, beni hırslı olmakla, ego sorunum olduğuyla ve eleştiriye katlanamadığım konusuyla itin götüne sokan kişi, aynı orman mevzusunda da ağzıma sıçan bir yorum girmişti. yazdığının ana teması da "sen burada daha yenisin, haddini bil"di. sonra da silmişti. bende ekran görüntüsü de var onun, merak edilmesin.

    arada sırada buraya girip bakmam gerekecek sanırım. özellikle ben buradayken, benimle doğrudan iletişim kurmayan, hakkımda oldukça incitici cümleler kurup sonradan yorum silen ve en son olarak da, ben tası tarağı toplayıp gittikten birkaç gün sonra arkamdan atıp tutan, gerçeklik algısını kaybetmiş, "çamur at, izi kalsın"cılık oynamayı seven bünyeler peydah olmuş. yorumlarımı silmeden önce yazdığım "kimseyle bir problemim yok" açıklamam bile yeterli gelmemiş demek ki. eleştiri dozu böyle olunca, benim de aynı yoldan karşılık vermem gerekti. umarım ileride de bu gereklilik devam etmez.

    son olarak, eğer sırttan bıçaklayan yorumu -daha önce de yaptığı gibi- silmek isteyen bünyeler olursa, hiç zahmet etmesinler; bunun da ekran görüntüsünü aldım. hatta buraya da koyayım "benim bu yorumu yazma nedenim budur" diye. uzaktan gördüğünüz şey bir boka benzemiyorsa, lütfen gözlük kullanın ya da gördüğünüzü sandığınız şeye tekrar tekrar bakıp anlamaya çalışın, olur mu? sonra, göremediğiniz şeyi çamura dönüştürüp bana atıyorsunuz. "dede, gözlerin görmüyor senin" demek zorunda kalıyorum ben de.

    umarım bundan sonra, bir daha böyle bir şey yazmak zorunda kalmam. aynı kanaldan cevap vermeliydim bu mesnetsiz çamur atmalara. buraya kadar okuduysanız, vaktinizi çaldım, kusura bakmayın. son sözüm de youreads ulan!! olsun.

    edit: eleştirilerin devamı gelmiş. ithamlara cevap vermek istiyorum gene.
    1- cevaben bel altı bir şey yazmadım ben. bel altı üslup "paylaşımların sahteymiş" diyerek atıp tutmaktır.
    2- yorumun açık ve anlaşılır olsaydı, bu kadar uzun bir cevap yorumu yazmazdım ben de.
    3- eleştiri farklı bir şeydir, doğru olmayan ithamlarda bulunmak ayrı bir şey. tanımadığın birine karşı bu denli mesnetsiz suçlamalarda bulunup arkasından konuşmanın eleştiriyle alakası yoktur benim gözümde.
    4- benim hakkımda olan yorumların ekran görüntüsünü almam sinsilik değil, kanıt biriktirmektir, uyandırayım. "en ufak done" dediğin yalnızca bir yorumun ekran görüntüsüdür, abartma. yorum silme demiyorum, hobi olarak gene sil tabii ama başkaları hakkında atıp tuttuğunda bunun ekran görüntüsünün alınmasını "sinsi"liğe bağlama bir daha lütfen.
    5- tamam, orman mevzusunda konuşmam haddime olmayabilir, kabul edebilirim bunu. bu sana tanımadığın biriyle ilgili -hem de arkasından- doğru olmayan ithamlarda bulunmanı gerektirmiyor. bu had de senin değildi, hatırlatmış olayım, anlaşalım.
  6. buradan gitmesine üzüldüğüm yazarlardan biri. yazdıklarını silmesine de ayrıca kırgınım, müzik kültürümü geliştirmeye uğraşıyordum ben onları okuyup dinleyerek. ismini bile duymadığım grupları öğrenmiştim sayesinde.

    tesadüf eseri şu an kulzos radyo'da yayını olduğunu gördüm. çok da güzel şeyler çalıyor. şöyle bırakayım.
  7. sözlüğe kattığı enerji ve bilgi birikimi bir yana, radyoda kimi zaman nickini hatırlayamadığım hatun kişi ile beraber kulaklarımızın pasını alan dj performansları icra etmiş ex youser. halbuki şu yaşıma kadar gördüğüm 'ben 5 yaşımdan beri metal dinliyorum ulan her şeyi ben bilirim amk' gibi tiplerden değildi kendisi. tevazu sahibiydi, yazık oldu.